Rijkaard&Neeskens

Yakışmış!

Aklıma gelmişken önümüzdeki sezon forma sponsorumuz Avea değil Türk Telekom. Ayrıca formaların arkasına ve şortlara da reklamlar alınacak. En rahatsız edici olan, artık forma arkasında yazan numaraların üst kısmında reklam olacak olması, oyuncu isimlerinin ise numaraların altına yazılacak olması.

Bu arada Galatasaray ‘ın yeni sezon formalarından birinin mor olacağı kesinleşmiş. Şu anda kulağa pek hoş gelmese de gördükten sonra yorum yapmakta fayda var.

Santa Cruz da Citizen oldu

Manchester City sezon ortasındaki Kaka’sını çıkarma saçmalığından sonra adam gibi transferler yapar oldu. Aston Villa kaptanı Gareth Barry‘den sonra Blackburn’den Santa Cruz’a da dün imzayı attırmışlar. Bu transfer için Blackburn’e 18 milyon pound ödeyeceklermiş. Barry’e 12, Cruz’a 18 hesap defteri oldu 30 ama koymaz Araplara.

Daha önce de dediğim gibi Arap sermayeli City beni şaşırtmaya devam ediyor. Santa Cruz Robinho ve Stephen Ireland‘ın da desteğiyle City’de çok iş yapar. Önümüzdeki sezon attıkları gol sayısında artış olacağı kesin. Bir de konuşulduğu gibi bunların yanına Tevez gelirse City seneye ilk 4’ü ciddi anlamda zorlar. Kafamdaki tek soru işareti ise Mark Hughes. Teknik adamlığını pek beğenmiyorum açıkçası.

Bu arada Liverpool’da bu yazın ilk transferini yaptı. Glen Johnson‘ın transferi konusunda hem Portsmouth’la hem de oyuncuyla anlaştıklarını resmen açıklamışlar. Zaten forma satışlarına da önceden başlamışlardı.

Omotoyossi

Dün akşam Turkcell Süper ligde kim kimi transfer etmiş diye aranırken Sivasspor teknik direktörü Bülent Uygun‘un açıklamalarına denk geldim. Kendisi Beninli Razak Omotoyossi’yi transfer ettiklerini söylemiş.

23 yaşındaki Omotoyossi’nin ismini 2007-2008 sezonunda Helsingborg formasıyla Galatasaray’a gol atınca duymuştum. Beninli forvet oldukça hızlı ancak biraz dağınık. Geçen sezon Helsinborg’dan Al Nasr takımına transfer olan Omotoyossi, son birkaç aydır da boştaymış. Benim görüşüm, Balili‘yi Antalya’ya yollayan Sivas’ta iş yapacaktır ve özellikle deplasman maçlarında çok etkili olacaktır.

Yanlız bu transferle ilgili ilginç bir nokta var. Her ne kadar Bülent Uygun, Omotoyossi’yi aldık dese de oyuncuyu araştırmak için girdiğim bütün yabancı sitelerde Beninli futbolcunun Metz’e transfer olduğu yazıyor. Koskoca Turkcell Süper lig Şampiyonu Sivasspor‘un teknik direktörüne inanmayı tercih ediyor ve Omotoyossi’ye Sivasspor’da başarılar diliyoruz.

Bu arada Omotoyossi’yle ilgili bilgi ararken zamanında “Helsingborgs Dagblad” gazetesine verdiği bir ropörtajı okudum. 23 yaşına kadar 5 senede 6 takım değişteren Beninli’nin söylediği bir laf çok bomba;

“Biz futbolcuların hayat kadınlarından farkı yok. Parayı kim verirse ona gideriz.”

Zan!

İstediği kadar bonservis bedelsiz olsun, istediği kadar Milli takım oyuncusu olsun ben bu adamı Galatasaray formasıyla hayal edemiyorum. Bizim bir Sabrimiz vardı, o yetiyordu bize. Bu da yanında bonusu oldu. Umarım ben yanılırım, Gökhan beni mahçup eder ama hiç mi hiç inanmıyorum bu adamın Galatasaray’ın futbolcusu olduğuna.

Beşiktaş taraftarı bile ne hissedeceğini şaşırmış durumda. Beşiktaş yönetimine giydirenler de var, oh be kurtulduk diyenler de. Mutubet Football güzel yazmış.

Servet’ten gelecek olan 8 milyon euro

Marsilya başkanının istifa etmesinden sonra “Servet transferi yattı mı acaba?” diyorduk ancak öğrenebildiğim kadarıyla görüşmeler devam ediyormuş ve ödeme planıyla ilgili son pürüzler hallediliyormuş.

Gelen 8 milyon euro nakit sıkıntısı çeken Galatasaray’a yapacağı transferler konusunda ilaç gibi gelecek. Galatasaray Türkiye’den sadece 4 isimle ilgileniyor. Bursa’dan Volkan Şen, Gençlerbirliğin’den Orhan Şam, Manisa’dan Ufuk Ceylan ve G.Antep’ten İsmail Köybaşı. İsmail hariç diğer 3 futbolcu için girişimler sürüyor. G.Antep yönetimi ise İsmail’i bu sezon satmak istemediklerini söylemiş.

Galatasaray yönetimi yabancı konusunda kısıtlı olan transfer bütçesini en doğru şekilde kullanabilmek için ince eliyip sık dokuyor. Leo Franco zaten tamam. İmzayı 2 ay önce atmış, Atletico Madrid’le olan sözleşmesi 30 Haziran’da bittiği için resmi açıklama daha yapılmamış. Lincoln ve Linderoth kesin kalıyor. Nonda‘ya takım aranıyor. Bir ihtimal Katar’ın yolunu tutabilir. Önümüzdeki sezon için düşünülmeyen bir diğer isim Ümit Karan Eskişehir’e gidebilir. Avustralyalı Neill stoper için ilk aday. Kaç zamandır basında adı geçen Babel için ciddi girişimler var ancak bu ismin genç yaşta Türkiye’ye geleceğine hiç mi hiç inanmıyorum. Gelirse büyük başarı olur. Ciddi ilgilenilen diğer bir isim de basında az da olsa konuşulan 30 yaşındaki İsviçreli forvet Alexander Frei. Önümüzdeki sezon sözleşmesi bitecek olan Frei’ı Dortmund satmayı düşünebilir ama bizim için doğru seçim olur mu derseniz, bugüne kadar kariyerindeki yüksek gol ortalamasına rağmen bence olmaz. Bu arada Premier League’de küme düşen Newcastle’dan sürpriz isimlerin de adlarını yakın zamanda Galatasaray’la yan yana okuyabiliriz.

Rijkaard‘ın 2 tane genç Afrikalı’yı getirmek istediğini daha önce de söylemiştim. İsimlere hala ulaşamadım ama bir tanesinin Belçika liginden forma giydiğini ve kulübünün bonservis için 5 milyom euro istediğini öğrendim.

Bugün sezonu açıyoruz, Rijkaard ilk antremanına çıkıyor. Milli oyuncular çalışmalara bir kaç gün sonra katılacak. Europa Cup ön elemedeki rakibimiz de bugün belli oluyor. Temmuz’un ikinci haftasında da maçımız var. Umarım o zamana kadar yeni isimlerin bir kısmı takıma dahil olurlar da adaptasyon sorununu erken atlatırlar.

Ashley Young

Barcelona Aston Villa’da oynayan adı gibi genç Ashley Young için 29.5 milyon euroluk bir teklif yapmış. Aston Villa’nın bu paraya hayır diyeceğini hiç sanmıyorum. Eğer Young Barcelona’ya gelirse muhteşem bir transfer olur. Geçtiğimiz sezonu mükemmel geçiren Henry‘nin ilerleyen yaşı nedeniyle önümüzdeki sezon aynı seviyede devam edebileceğini zannetmiyorum.

Ashley Young Barcelona’nın solunda akar gider, çok iş yapar, Barça’ya da yakışır.

Yeni Ronaldo?

Sir Alex Ferguson akıllı adamdır. Ronaldo’yu sattıysa illa ki kafasında bir plan vardır. Benim tahminim Gremio’da oynayan Douglas Costa‘yı alıp yeni bir yıldız yaratacağı ancak geçtiğimiz sezonun ortasında Partizan’dan aldığı genç Tosic de hiç fena değil. Hem sağda hem de solda oynayan bu çocuğu yeni sezonda Manchester formasıyla daha sık izleyebiliriz.

Şu anda 21 yaş altı şampiyonasında bulunan Tosic, rakibine de fena bacakarası atmış.

Futbolculara gelince iş neden değişiyor?

Gelir vergisi konusunda futbolculara uygulanan özel ayrıcalığa hep ayar olmuşumdur. Hürriyet gazetesi yazarlarından Şükrü Kızılot da bugünkü köşesinde bu konuyla ilgili güzel bir bilgilendirme yazısı yazmış;

TRANSFERLER KULÜPLER VE VERGİLER

TRANSFER dönemi başladı ve milyonlarca eurolar, dolarlar ya da TL’ler havada uçuşmaya başladı. Okurlarımız “Bu kadar para alan futbolcular ile bonservis bedeli alan kulüpler ne kadar vergi ödüyorlar?” diye soruyorlar.

FUTBOLCULAR

Futbolcuların aldığı transfer ücretlerinin gelir vergisinde, “özel bir ayrıcalık” var. Gelir Vergisi yasamıza göre, ücretler yüzde 15’den başlayıp, yüzde 35’e kadar vergilendiriliyor. Örneğin yıllık tutarı 50 bin liranın üzerindeki ücretlerde, aşan kısım yüzde 35 oranında gelir vergisine tabi. Bu oran esnaf, sanatkar, serbest meslek erbabı ve tüccarlar için de geçerli. Futbolculara gelince iş değişiyor. Bunlara yapılan ödemelerden; En üst ligdekiler (Turkcell Süper lig) için yüzde 15, En üst altı ligdekiler (Bank Asya 1. lig) için yüzde 10, Diğer ligdekiler için yüzde 5 oranında Gelir vergisi kesiliyor. Milli maçlar nedeniyle, futbolculara yapılan ödemelerden ise yüzde 5 gelir vergisi kesiliyor. Bu uygulama 31 Aralık 2017 tarihine kadar devam edecek (GVK Geçici Md.72). Transfer görüşmelerinde, özellikle as futbolcuların çoğu “uyanık” davranıp, “net ücret” istiyorlar. Bu durumda, vergiyi de kulüp üstlenmiş oluyor.

TEKNİK DİREKTÖRLER

Büyük kulüplerde, teknik direktörlere yıllık 3 ya da 4 milyon Euro ödenmesi dikkati çekiyor.Bunlara futbolculara tanınan ayrıcalık yok. Yapılan ödemeler, yüzde 35 oranında gelir vergisine tabi. Bunlar da net ücret üzerinden anlaşma yapmışlarsa, yüzde 35 vergiyi kulüp üstleniyor (GVK Md. 96/2). Antrenörlerin vergi durumu da teknik direktörler gibi.

KULÜPLER

Dernek şeklinde olan futbol kulüplerinin; maç hasılatı, Digitürk ve İddia gelirleri, forma ve diğer reklam gelirleri, bonservis gelirleri gibi gelirleri, vergiye tabi değil. Anonim şirket şeklinde faaliyet gösteren futbol kulüplerinin de bu tür gelirleri kurumlar vergisinden muaf (KVK Md.4/j). Yukarıdakilerin dışında ayrı bir şirket kurup, iktisadi faaliyetlerde bulunmaları (örneğin forma satmaları) halinde, iktisadi faaliyette bulunan şirket kurumlar vergisi mükellefi oluyor. Futbolculara yapılan ödemelerden kesilen ya da kesilmesi gereken vergilerin ödenmesi bakımından da futbol kulüpleri “vergi sorumlusu” sıfatıyla sorumlular.