Çerçeveyi iyi görmüş, kaleci de hatalı hafiften. Golden sonra kulübeye koşup sarıldığı isim Reyes gibi geldi bana. İlk gol Avrupa’da geldi darısı La Liga’nın başına.
Ay: Kasım 2011
Sadece kaleciyi izleyin
Senkronize ıssskaa!
Cristiano Ronaldo golleri
Antreman şarkıcısı Joe Hart
Oasis klasiği Wonderwall‘u da ne severiz belli değil. Yanlız ses fena değil de o el kol hareketleri olmamış.
Ölüm kalım
Dün akşamki 0-2’lik Liverpool mağlubiyetinden sonra Villas Boas;
“Önümüzdeki hafta Valencia ile oynayacağımız Şampiyonlar Ligi maçı bizim için ölüm kalım maçı. O maçta tempoyu arttırıp tüm iştahımızı sahaya yansıtmalıyız.”
Chelsea için ölüm kalımdan çok genç hoca için ölüm kalım maçı bence. Abramovich pek sabırlı bir arkadaşımız değildir. Gerçi arada da bir Newcastle deplasmanı ve Aralık ayında City, Tottenham maçları var. Villas Boas ince ipin üzerinde cambaz misali… Hep vurguladığım bir nokta; en büyük şanssızlığı hep Mourinho’ya benzetilmesi ve onunla karşılaştırılması.
Neyse şansı bol olsun ve bir de doktor civanım Muzo B’nin son podcast yayınında kendisine verdiği reçeteyi incelesin;) Terry-Luiz yüksek olmuyor, Mata merkezde oynamalı, içerde Meireles tercih edilmeli vs.
Bu arada dün akşamki Liverpool zaferine inceden girmişken güzel bir dipnot; Liverpool’u ikinci kez çalıştıran King Kenny (1985-1991 arası ve şimdi), Chelsea’ye karşı yaptığı 13 maçı da kaybetmemiş. Reyissin!
Tango 12
UEFA Cuma günü Kiev’de EURO 2012 gruplarını belirleyecek. Aynı zamanda turnuvada kullanılacak olan topu yani Tango 12’yi de tanıtacak. İsim zaten efsane, geçmiş 6 Dünya Kupasında kullanılan topun gelişmiş versiyonu. Ancak teknolojik bir özelliğini okudum ve biraz kıllandım.
Hatırlarsınız özellikle kalecilerin hiç beğenmediği Jabulani vardı. 2010 Dünya Kupasında kullanılmıştı. Balon diye dalga geçiliyor ve top çok yön değiştiriyordu. Tango 12 ondan daha hafifmiş. Aman diiiim!
Ooooo Gary Speed!
Dün bahsetmiştim, Leeds taraftarları kendi altyapılarından yetişip 11 numaralı formayı giyen Gary Speed için Nottingham Forest maçının 11. dakikasında tezahüratlara başlayacak ve 11 dakika boyunca hiç susmayacaklardı…
Podolski’nin trafik kazası
Dün Twitter‘dan paylaşmıştım. Podolski pazartesi sabah antremanına giderken bir trafik kazası yapmıştı. İlk gelen haberler kimsede ciddi bir yaralanma olmadığı ve maddi hasarlı bir kaza olduğu yönündeydi. Ancak bugün Bild’de yer alan fotoğraflar biraz tatsız. Podolski’nin çarptığı araçta bulunan ailenin ufak ferdi suratını fena çarpmış.
Aile de Podolski’ye biraz sitemkar. Kaza sonrası sağlık durumlarını pek sormamış. Hatta arabasından bile inmedi demişler. Podolski de kendini savunuyor. Hem kazadan hemen sonra kendileriyle ilgilendim hem de akşamında telefonla aradım ancak kimseye ulaşamadım diyor.
Neyse beterin beteri var. Yine de ucuz atlatılmışa benziyor. Geçmiş olsun ufaklık.
Merdivenci Hamsik
Dün akşam oynanan ve 90 dakikası 3-3 biten Napoli-Juventus maçında Hamsik’in kaçırdığı penaltı. Aslında çocuk ilkinde atıyor kutlamayı da merdivenlerden inerek ilginç bir şekilde yapıyor ancak hakem ceza sahasına girenler var diyerek penaltıyı tekrarlattırıyor. İşte o anda düşünüyor insan;
Acaba Hamsik o merdivenlerden inmeye devam edip bir süre geri gelmese miydi? 🙂