Liverpool vs. Chelsea

s-vs-t

Bir Şampiyonlar ligi klasiği; LiverpoolChelsea eşleşmesi. Bu geceki maç son 5 sezonda oynadıkları 9. Şampiyonlar ligi maçı olacak. Liverpool bundan önceki maçlarda Chelsea’ye Anfield‘da hiç yenilmedi. Bu maç öncesi psikolojik bir avantaj sayılabilir.

Premier League’de lider Manchester’a sıkıntı veren Liverpool son haftalarda çok formda. Bir önceki turda Real’i farklı eleyen ve ardından ligde de hiç yenilmeyen Benitez ve öğrencileri, bu eşleşmede biraz daha ağır basıyor. Anfield’daki her maçta olduğu gibi bu maça da hızlı ve baskılı başlayacaklarını düşünüyorum. Torres’e sağdan Kuyt, soldan Riera ve arkadan Gerrard destek verecek. Dossena, Arbeloa ve Mascherano kart cezaları nedeniyle oynayamayacaklar. Özellikle Mascherano’yu çok arayacaklar. Onun yerine genç Lucas’a şans verebilir Benitez.

Chelsea ise, Hiddink balıyla yoluna devam ediyor. Bir önceki turda Juventus’u elemeleri hiç beklemiyordum açıkçası ama dedim ya Hiddink balı…  Chelsea’de sezonu kapayan Joe Cole dışında büyük bir eksik yok. Hafif sakatlığı olan Drogba’nın oynaması bekleniyor. Hiddink geldikten sonra kendini bulan Drogba’nın oynaması çok önemli. Hiddink maçtan önce yaptığı açıklamada, bu maçın bir final olduğunu, mantelitesinin her zaman kazanmak olduğunu ve bu maçta da kazanmak için oynayacaklarını söylemiş. Ancak Avrupa kupalarında 7 maçtır deplasmanda kazanamayan Chelsea’nin işi yine çok zor.

Maça hızlı başlayacak olan Liverpool’un golü erken bulmasını bekliyorum. Liverpool golü bulup üzerine yatar. Bulamazsa Chelsea ben de yatarım der. Kısacası bu maçta az gol olur. Tahminim 1-0 Liverpool

Barcelona vs. Bayern Münich

picture-22

Bu maç öncesi Barcelona bir ilk peşinde. Katalanlar, Bayern Münich‘e karşı daha önce hiç kazanamamışlar. Camp Nou‘da bu ilki gerçekleştirmek için ayrı bir motivasyon olacağı kesin.

Barcelona için söylenecek fazla bir şey yok. Bu sezonun en iyi ve en formda takımı tartışmasız Barcelona. Şampiyonlar liginin de mutlak favorisi ve La Liga’nın lideri. Bir ara bocaladılar ancak şimdi yeniden formlarına kavuşuyorlar. Bu maç öncesi Abidal ve Toure dışında herhangi bir eksikleri yok. Bu ikiliyi de arayacaklarını hiç sanmıyorum. Guardiola maçtan önce “atak felsefemizden vazgeçmeyeceğiz” dedi. Eto’o, Messi, Henry, Xavi ve İniesta saldıracak da saldıracak.

Bayern ise son maçta Wolfsburg deplasmanında 5 yiyerek madara oldu. Takımda moraller oldukça bozuk. Bir diğer büyük problem de defansta. Lucio, Lahm ve Van Buyten’in oynayıp oynamayacağı maç saatinde belli olacak. Bu üçlü oynamazsa Barcelona, Sporting Lisbon adına Bayern’den bir intikam alabilir. Klose’nin de sezonu kapattığını hatırlatayım. Ligde de kötü giden Bayern teknik direktörü Klinsmann‘ın geleceği de bu eşleşmenin sonucuna bağlı. Klinsmann için yolun sonu gözüktü galiba…

Barcelona zaten Bayern’den daha iyi bir takım. Bir de Bavyeralılar bu kadar eksikken ve Barcelona bir ilk peşindeyken farklı bir galibiyet izleyebiliriz. Barcelona 3-4 tane atar ve yoluna devam eder.

Quarter Final Night #1

picture-13

Manchester United enteresan şekilde sahaya korkak bir kadroyla çıktı. Rooney tek forvet, sağında Park, solunda Ronaldo. Porto ise oyun stilinden vazgeçmedi ve hücum ağırlıklı, 4-3-3’e yakın bir formatla Old Trafford‘dan beklenenden fazlasını aldı. Hulk ve Lisandro Lopez müthiş oyuncular. Hulk’u Japonya’da bulup getiren Porto’ya helal olsun. Manchester kötü oynamaya devam ediyor. Doğru düzgün pozisyon bulmadan 2 gol attılar. Porto’nun güzel oyununa yazık oldu. 2 golden çok daha fazlasını bulabilirlerdi. 2-2’lik skor Porto için avantaj, Manchester bu formsuzlukla Portekiz’e giderse 3. kez üst üste Şampiyonlar ligi yarı finali oynama hayalleri yalan olur.

picture-14

İngilizlerin diğer temsilcisi Arsenal ise, Villarreal deplasmanından gollü bir beraberlikle Londra’ya avantajlı döndü. Senna‘nın golü tek kelimeyle muhteşemdi. İlk yarının hakimi Villarreal’di. Almunia sakatlanınca Arsenal biraz daha sıkıntıya girer diye düşündüm ama 23 yaşındaki Fabianski, girer girmez Senna’nın nefis şutunu çıkararak beni yanılttı. İkinci yarıda daha derli toplu bir Arsenal vardı sahada. Sakatlıktan dönen kaptan Fabregas ve Denilson‘un orta sahada üstünlüğü sağlamasının ardından, o dakikaya kadar sahada varlığı bile hissedilmeyen Adebayor, attığı güzel golle Senna’ya cevap verdi. Arsenal istediğini aldı, Emirates‘te yarı finale çok yakınlar.

Barca, I am crazy for you

3313180649_39aca1eaa5_o

Barca, I am crazy for you On the humid ground I write Barca I am crazy for you, I spend my days Awaiting the match.

How much I miss you, Be I near or far, Happy and finished I am crazy for you.

I know very well that from this place I can’t score any goals for you, But in each action I see Your light reflected. I will cheer you on, Happy and finished I am crazy for you.

When this match starts, The tears will be lost Among the magic We will live here.

I will be trapped Drunk with this light Happy and finished I am crazy for you

‘Barcelonian’ and Catalan, more than a club.

Barcelona taraftarları, Bayern maçı öncesi bu yeni besteyi hazırmışlar. Yarınki çeyrek final maçında ilk defa söyleyeceklermiş. Bu arada Barcelona‘nın bu yeni parçasının, Liverpool taraftarlarının klasik haline gelen ‘You never walk alone’ şarkısına rakip olması bekleniyormuş.

Barcelona’yı severiz ama haddimizi bilelim lütfen. “You will never walk alone” şarkısına rakip olabilecek bir şarkı o-la-maz…

Villarreal vs. Arsenal

SOCCER CHAMPIONS LEAGUE DRAW

2005-2006 sezonunda Şampiyonlar ligi yarı finalinde karşılaşan 2 ekip, bu sefer çeyrek finalde karşı karşıya. 3 sene önceki eşleşmede futbolu oynayan Villarreal, turu geçen ise Arsenal‘di. Riquelme‘nin El Madrigal‘de son dakikada kaçırdığı penaltıyı hala unutamam.

Arsenal uzun haftalar gol problemi yaşadıktan sonra Adebayor ve Eduardo‘nun dönüşü ile bu problemini çözmüş görünüyor. Şampiyonlar liginin sürpriz ekiplerinden Villarreal’de ise geçtiğimiz hafta ayağı kırılan Cazorla şoku yaşanıyor. İspanyollar, hem sağ hem de sol kanatta iyi işler yapabilen Cazorla‘nın eksikliğini elbet hissedecekler. Arkadaşları bu maçı Cazorla için kazanacaklarını söylemişler.

Villarreal’in tecrübeli futbolcusu Pires ise bu maça bir ayrı hazırlanıyor. Arsenal’de forma giydiği dönemde, Barcelona ile oynadıkları Şampiyonlar ligi final maçının ilk yarısında, Arsene Wenger tarafından oyundan alınmasını hala hazmedememiş ve intikam almak istiyormuş. Bunları basın toplantısında kendi söyledi 36 yaşındaki Fransız.

İki takımın da temkinli bir oyun oynacağını tahmin ediyorum. İspanya’da az gol olur gibime geliyor. Hatta büyük olasılıkla da gol bile olmaz. Tahminim 0-0

Manchester United vs. Porto

picture-4

Bugüne kadar İngiltere’de 11 maç yapan Porto, bu maçların 10 tanesini kaybetmiş ve sadece 1 kez berabere kalabilmiş. Ancak berabere kaldıkları bu tek maçta da Manchester‘ı son dakikada eleyip daha sonra Şampiyonlar ligi kupasına uzanmışlardı.

Premier League’deki kötü gidişe Aston Villa karşısındaki son dakika golüyle son veren ve Liverpool’un hevesini kursağında bırakan Sir ve öğrencileri bu maç öncesi mutlak favori. Son maçta oynayamayan Scholes, Rooney ve Vidic‘in bu maçta sahada olması bekleniyor ancak Ferdinand‘ın sakatlığı devam ediyor. En büyük silah her zamanki gibi Cristiano Ronaldo.

Portekiz liginin lideri Porto’nun teknik direktörü Jesualdo Ferreira ise yaptığı açıklamada, her zaman atağı düşünen ve gol için oynayan bir takım oldularını, Manchester karşısında da bundan vazgeçmeyeceklerini söylemiş. Tabii elinde Hulk, Lisandro Lopez ve Cristian Rodriguez gibi isimler varsa saldırcaksın. Eğer Manchester savunmayı unutup arkayı az adamla bırakırsa, bu isimlerin hiç şakası olmaz.

Bu akşamki diğer maçın aksine bu maçın bol gollü geçeceğini düşünüyorum. İçimden de 3-1’lik bir Manchester galibiyeti geçiyor nedense…

Futbol Tanrıları

b_a98461ea2428c22ea8509506925d3b99

Galatasaray, Antep deplasmanından 3 puanı ne teknikle, ne taktikle ne de herhangi bir futbolcusunun üstün performansıyla aldı. Bu akşam futbol tanrıları uzun zaman sonra ilk defa Galatasaray’ın yanındaydı. Antep‘in son 10 dakikada kaçırdığı golleri tv karşısında izleyen Galatasaraylılar arasında kalp krizi geçirme tehlikesi yaşamış olanların sayısı hiç de az değildir.

Neyse lafı fazla uzatmaya gerek yok. Fener‘den sonra Galatasaray da bugün pek bir şey oynamadan kazandı ve derbi öncesi yarıştan kopmadı. Haftaya pazar puan puana çıkılacak olan Sami Yen‘de el mi yaman, bey mi yaman belli olacak. Yenilen sezona havluyu atar.

Puanlar aynı, başlıklar farklı

3219668032_37cc9edfbb

Bugün okuduğum bütün spor sitelerinde ya da gazetelerde kafamı karıştıran bir konu vardı.

Trabzonspor dün berabere kaldı, Fenerbahçe zor da olsa kazandı. İkisinin de puanı 47 ancak bugün atılan başlıklar oldukça farklıydı. Fener için “yarışa geri döndü” tadında başlıklar atılırken, Trabzon için ise “şampiyonluk artık hayal” tadında başlıklar ve köşe yazıları vardı. Bugün Galatasaray kazanırsa ki hiç ümitli değilim, yarın “Aslan da yarışa geri döndü” başlıkları kesin atılır.

Tamam Trabzon iyi oynamıyor, bir isteksizlik ve taraftarın tepkisi de var ama Fener dün çok mu iyi oynadı da kazandı? Şampiyonluk için taraftarlarına ümit verdi mi? Galatasaray‘ın, Fener’in şampiyonluk şansı ne kadar varsa, Trabzon’un da şansının o kadar olduğuna inanıyorum. Hem son maçta Trabzon Fener’i Avni Aker‘de ağırlamayacak mı?

Bu sene oynanan lig bir garip, her an her şey olabiliyor, bugüne kadar gayet güzel gördük bunları. Bir dipnot daha; bu ligin lideri ve bence şampiyonluğun en büyük adayı Sivasspor ama gazetelerde kazandıkları maçlardan sonra hala kenara köşeye sıkıştırılıyorlar. Çok yazık ve ayıp…