Euro 2012 elemeleri dün akşamki maçlarla start aldı. Öncelikle maçların cumartesi-çarşamba oynanmasındansa cuma-salı oynanması isabetli bir karar olmuş. Salı günü oynanan maçların ardından kulüplerine dönecek olan futbolcular daha fazla dinlenme şansı bulacak.
Milli takımımıza gelirsek Kazakistan maçı sonrası ciddi bir değerlendirme yapmak doğru değil gibi. Rakibimiz olmayacak seviyedeler. Duran toplar tek tehlikeli yönleriydi ama zaman zaman o bile sıkıntı verdi. Üst üste gelen 2 gol bizi çok rahatlattı ve maçı erken bitirdik. Özellikle Arda’nın milli takım performansı yine bir farklıydı. Emre iyiydi. İlk kez milli olan genç(!) Ömer Erdoğan hiç sırıtmadı. Tuncay’ın sırtı dönük tek forvet gibi oynaması pek olmadı. Olamaz da zaten olayı o değil. Bir de maçı izlerken söylenip durduğum Aurelio vardı. Performansıyla alakalı değil ama hala ona şans verilmesi beni rahatsız ediyor. Aday kadroya çağrılmayan Topal, Necip ve kulübede oturan Nuri’yi görmek isterdim.
Salı günü rakip Saraçoğlu’nda Belçika. Çok daha ciddi bir sınav olacaktır. Dün akşam Almanya’ya tek golle mağlup oldular. Takım savunmasını iyi yapan bir ekip. Sabırlı olmamız ve disiplinden kopmamamız gerek. Dakikalar ilerledikçe arkada vereceğimiz açıklar bizi üzebilir.
2012 yolunda diğer gruplardan da biraz bahsedelim. İtalya Estonia deplasmanında Cassano faktörüyle gülmüş. 1-0’dan 1-2’ye çevirmişler maçı. Fransa yine hüsran olmaya devam ediyor. Blanc yönetimindeki ilk resmi maçlarında kendi sahalarında Belarus’a 0-1 yenildiler. Anelka gülmeye devam ediyordur heralde. Hollanda San Marino’yu 5’lemiş ama burada önemli olan Van Nİstelrooy’un 2 sene aradan sonra golle dönmesi. Huntelaar’dan da hat trick var. Bir diğer hat trick hero da Defoe. İngiltere’nin Bulgaristan’ı 4-0 geçmesinde payı büyük. Son şampiyon İspanya ise bildiğimiz gibi. Liechtenstein deplasmanında Torres, Villa, Torres, Silva yapmışlar; 4-0.