Bıçaklı saldırı

Güney Amerika’da Bolivya temsilcisi Blooming ve Uruguay temsilcisi CA River Plate arasında oynanan Copa Sudamericana maçının 65. dakikasında piskopat seyircinin teki elinde bıçakla sahaya girmiş ve River Plateli futbolcu Henry Gimenez’e saldırmış. Güvenlik görevlilerin müdahalesiyle etkisiz hale getirilen taraftar tutuklanarak saha dışına çıkarılmış.

Maçın hakemi Victor Hugo Carillo olayın ardından maçı tatil etme kararı almış. Bu karara sinirlenen taraftarlar sahaya yabancı ve patlayıcı maddeler atarak kararı protesto etmişler.

Genelde sahaya taraftar girdikten sonra ya elinde kesici, yaralayıcı bir silah olsaydı denir. Buyrun olmuş, ama yine de ucuz atlatmışlar.

Bir Tomasson vardı…

1998-2002 yılları arasında Feyenoord formasıyla parlayan daha sonra Milan’a transfer olarak 3 sezonda 22 gol kaydeden Danimarkalı forvet Tomasson, İtalya’daki dönemin ardından sırasıyla Stuttgart ve Villarreal formaları giyerek kariyerinde düşüşe geçmişti.

Geçen sezon kariyerinin parlama noktası olan Feyenoord’a geri dönen 32 yaşındaki Tomasson, bugün Danimarka Milli takım formasıyla Şili karşısında 1 gol atarsa 1912-1925 yılları arasında Milli takım forması giymiş olan Poul Nielsen’in 52 gollük rekorunu egale edecek. Eğer 1’den fazla gol atarsa yeni rekorun sahibi olacak.

Zamanında Türk basını bu adamı da 3 büyüklerimize transfer etmişti. Gelseydi ne kadar iş yapardı bilemiyorum ama ben oyun stili pek beğenmezdim. Feyenoord formasıyla 1-2 sezonun ardından Milli takım formasıyla en çok gol atan futbolcu ünvanını da aldıktan sonra formasını asar muhtemelen.

Travesti Şişmanaldo

Şişman Ronaldo bileğindeki sakatlık ve muhtemel liposuction ameliyatı nedeniyle oynamadığı Flamengo-Corinthians maçında bile Flamengo taraftarların hedefi haline gelmiş.

Şişman da olsa, travestilerle alem de yapsa oynadığı topa bakarım ben ve severim Şişmanaldo’yu. Kınıyorum Flamengo taraftarını, depresif Adriano‘nuza bakın siz!

Premier League forma sponsorları

Futebol Finance geçen sezon Premier League takımlarının forma sponsorlarından ne kadar para kazandıklarını derlemiş. 2008-2009 sezonunda 20 kulüp forma sponsorlarından toplam 65 milyon pound kazanmış. Bunun yaklaşık 52 milyon poundu Manchester United, Manchester City, Chelsea, Liverpool, Arsenal ve Tottenham’a ait.

Forma sponsorluğu konusunda en düşük gelir 250.000 poundla Portsmouth’a ait. En yüksek gelir ise AIG sponsorluğunda 14 milyon poundla Manchester United’a ait. Manchester United 2010-2011 sezonundan itibaren AON’la birlikte forma sponsorluğundan 20 milyon pound kazanacak.

Bu arada 2007-2008 sezonunda Premier League takımlarının forma sponsorlarından toplam geliri 75 milyon poundken bir sezon sonra 10 milyon pound düşerek 65 milyon pounda gerilemiş.

1. AIG – Manchester United – 14 milyon pound (16.4 milyon euro) 2. Samsung – Chelsea – 10 milyon pound (11.7 milyon euro) 3. Mansion – Tottenham Hotspur – 8 milyon pound (9.4 milyon euro) 4. Carlsberg – Liverpool – 7.5 milyon pound (8.8 milyon euro) 5. Etihad – Manchester City – 7.5 milyon pound (8.8 milyon euro) 6. Emirates – Arsenal – 6 milyon pound (7 milyon euro) … 18. 188Bet – Bolton – 600.000 pound (706.ooo euro) 19. 188Bet – Wigan Athletic – 500.000 pound (588.00 euro) 20. OKI – Portsmouth – 250.000 pound(294.000 euro)

Yeni sezon

Yeni sezon başladı ancak ilk hafta maçlarını doğru düzgün izleyemedim. Galatasaray maçının ilk yarısını ve diğer bir kaç maçın geniş özetlerini yakayabildim.

45 dakika izlediğim Galatasaray için teknik ve taktik açıdan bir şey söylemek pek mantıklı değil ancak Arda’nın yeni yeri hakkında daha önce söylediklerimi geri almak zorundayım. Hem kaptanlık hem de orta sahadaki serbestlik Arda’yı her geçen gün daha da büyütüyor. Defans bana hala sıkıntı veriyor, içim hiç rahat değil. Keita iyi futbolcu ama biraz fazla mı şova kaçıyor? Nonda gönderilmeye çalışılınca bir anda açıldı, eğer böyle devam edecekse paramız cebimizde kalsın başka forvete gerek yok. Rijkaard‘ın Barış yerine Mustafa Sarp tercihi ilginç ama Mustafa da hocasını mahçup etmiyor. Uğur artık al şu formayı Sabri’den! Bir de G.Antep teknik direktörü Jose Couceiro‘ya takıldım. Mehmet Yozgatlı’dan sağ bek, Olcan’dan sol bek olur mu hiç?

Özetlerini izlediğim maçlarla ilgili olarak; Trabzon yeni hocasıyla uyuşmuşa benziyor. Takımla fazla oynamamış, eksik noktaları görmüş ve gereken hamleleri yapmış. Sivas eski Sivas değil. Bülent Uygun kadroyu çok fazla kurcaladı. Fenerbahçe geçen sezondan çok farklı. Daum‘la beraber bazı şeyler geri dönüyor. Son şampiyon Beşiktaş’ın işi geçen sezona oranla çok zor. Kurtarıcı olarak da yıllardır sakatlıklarla boğuşan ve daha önce Eskişehirspor’a önerilen Yıldıray‘ın alınacağı söyleniyor. 10,5 numara olacakmış, ilginç…

Lugano GS ile flört mü ediyor?

Fanatik internet sitesine bi haber attı, bilimum tanıdığım GS’liler gaza geldi. Transfer olur mu olmaz mı onu tipster Koko’ya sorun. Benim başka bir diyeceğim var.

Fener’de oynarken deli, manyak, kasap hatta katil diye atıp tutulan oyuncu bu dedikodu üstüne bir anda hırs küpü, latin ateşi, cesur yürek, en iyi defans gibi sıfatlar ile anılmaya başlandı.

Bravissimo!

PS: Tatile çıkıyorduk ama dayanamadım 🙂