Ah be güzel İzmir’im…

Turkcell Süper Lig’e çıkan Bucaspor’un yeni teknik direktörü Bülent Uygun olmuş. Resmi siteden açıklama gelmiş. İzmir takımları hep sempatikti, yıllardır Süper lige bir tanesi çıksın diye bekliyorduk ama oldu mu şimdi bu?

Bu arada Bucaspor resmi internet sitesinde Erman hocanın özlü sözüne dikkat; “Hayat bir oyundur. Bu oyunda dikkatli olacaksın.”

O zaman dikkat(!) Buca, Türbülent 82 maddelik sözleşme koymasın önünüze…

Inter’in Milano’ya geri dönüşü

Şampiyon maçın ardından gece saatlerinde Milano’ya ulaştı. Saat sabahın 06.00’sında 50.000 taraftarla beraber Giuseppe Meazza’da 3 kupalı sezon kutlandı.

Bir dipnot kutlamalarda Mourinho yokmuş, tahmin ettiğimiz üzere finalin ardından Madrid’de kalmış ve tapas eşliğinde görüşmelere başlamış. Cuma günü imzayı atacağı söyleniyor.

link: http://www.dailymotion.com/video/xdetdq_inter-back_sport

Kupa Inter’in Jose Madrid’de

Hiç teknik taktik açıdan girmeyeceğim. Sıkıcıydı. Hele ilk yarının bir 25-30 dakikalık kısmı var ki maçı izlemeyi bırakasım bile geldi. Mourinho’nun Inter’ini yine Milito taşıdı. 2 harika bitirici vuruş ve 2 gol. Van Gaal Ajan Robben’e bel bağladı ama Hollanda’lı tek başına yetmedi. Zaten Jose’nin Robben tedbiri Chivu ve Pandev de iyi çalıştı.

Mourinho bu sezonu 3 kupayla kapatıp nefret ettiği Italya’dan ayrılıyor. Maç sonrasında “Real Madrid’e gidiyorum” kendi ağzından dökülen sözlerdi. Bekliyorduk zaten bu gelişmeyi. Inter’e tarihi bir sezon yaşattı ve yeni bir sayfa açmanın vakti geldi dedi.

Bakalım 1-0 olsun benim olsun futboluyla La Liga’da neler yapacak. La Liga’ya gelmeden bu sezon Şampiyonlar Ligi yarı finalinde en iyi elediklerinden ötürü bu kupayı sonuna kadar hakkettiler. Sevmiyorum ama takdir etmek lazım çok büyük iş başardılar…

Bayern Munich vs. Inter Milan

Bu final için “Van Gaal vs. Mourinho” ya da “Usta vs. Çırak” da diyebiliriz. Zamanında Barcelona’da beraber çalışan iki teknik adam yarın Madrid’de en büyük kupa için karşı karşıya. Ya Van Gaal Mourinho’yu yenip hala çırağımsın diyecek ya da Mourinho boynuz kulak hikayesi yazacak.

İki takımında finalde karşılaşması sürpriz aslında. Yine yeniden bir Manchester United-Barcelona finali beklenirken, Bayern Manchester’ı Inter ise Barcelona’yı kupanın dışına atarak finale kadar geldiler.

Yarınki final öncesi Bayern’deki en büyük eksik Ribery. Lyon maçındaki kırmızı kartı nedeniyle finalde yok. Inter’de ise ideal 11’i etkileyecek herhangi bir eksik yok. Bayern’in en önemli iki ismi Robben ve Olic olacak. Robben’nin sihirli oyununu anlatmaya gerek yok. Olic ise Şampiyonlar Liginde attığı 7 golle Messi’den sonra Şampiyonlar Liginin bu sezonki en golcü ismi. Messi’nin 8 golü bulunuyor. Inter’in en önemli ismi denilince akla bir futbolcu değil direk Mourinho geliyor. Bakalım bu maç öncesi ve sırasında neler yapacak… Mourinho’nun 4-2-3-1 sistemindeki en önemli ise Sneijder ve Milito.

İki teknik adam için zamanında beraber çalıştılar dedik onu da açalım biraz. 1997-2000 yılları arasında Barcelona’da görev yaptılar. Birbirlerini oldukça yakından tanıyorlar. İçli dışlılar yani. Ama ona rağmen çok farklı oyun stilleri var. Van Gaal için güzel futbolla gelecek olan galibiyet önemli. Mourinho içinse kazanmak için herşey mübah. 1-0 olsun benim olsun.

İki takımda kendi liglerinde duble yaptı. Bernabeu’da kupayı aldıran üçlemeyi de yapacak. Aslına bakarsanız iki takıma da sempatim yoktur ama daha önce de söylediğim gibi Mourinho’ya büyük ayarım. O yüzden yarın Van Gaal’in tarafındayım. Maç öncesi favori yine de Inter’dir o da ayrı…

Del Bosque’nin Güney Afrika 23’ü

Kaleciler;

Iker Casillas (Real Madrid), Jose Manuel Reina (Liverpool), Víctor Valdés (Barcelona)

Defans;

Joan Capdevila (Villarreal), Carles Puyol (Barcelona), Gerard Pique (Barcelona), Raul Albiol (Real Madrid), Sergio Ramos (Real Madrid), Álvaro Arbeloa (Real Madrid), Carlos Marchena (Valencia)

Orta Saha;

Xabi Alonso (Real Madrid), Sergio Busquets (Barcelona), Xavi Hernandez (Barcelona), Andres Iniesta (Barcelona), Cesc Fabregas (Arsenal), Javi Martínez (Athletic), Jesus Navas (Sevilla), David Silva (Valencia), Juan Manuel Mata (Valencia)

Forvet;

Fernando Torres (Liverpool), David Villa (Barcelona), Pedro Rodriguez (Barcelona), Fernando Llorente (Athletic)

Dünya Kupası için Brezilya ile favorilerimden biri İspanya. Milli takımlar seviyesinde tartışmasız en güzel topu oynuyorlar. Pas pas pas artık klasikleşti. İleri uçta Torres-Villa ikilisi de rüya gibi zaten.

Del Bosque Güney Afrika’ya kesin olarak götüreceği 23 kişiyi yaklaşık 2 saat önce açıkladı. Barcelona kalecisi Valdes’in bu sezonki müthiş performansı ödüllendirildi. Aynı zamanda Pedro da Güney Afrika’ya gidiyor. Pedro yüzünden yerini kaybeden ise Daniel Güiza. Bu sezonki performansıyla Dünya Kupasına gitseydi zaten olacak iş değildi. Bir de Busquets’e takıldım. Barca’da ısınamadım kendisine işin yoksa yazın da tahamül et.

The Guardian; “England’s World Cup squad” Gallery

The Guardian fotoğraf galerisinin bu haftaki malzemesi Dünya Kupasına gitmek üzere belirlenen İngiltere Milli takım aday kadrosu. Çeşitli sebeplerden ötürü kadroya giremeyenlerle ilgili monteler çok iyi. Galerinin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

Xavi’siz ve Iniesta’sız Barcelona

Sevilla maçında sarı kart cezalısı durumuna düşen Xavi ve sakatlıktan yeni kurtulan Iniesta, yarın ligin son maçı şampiyonluk maçı Valladolid karşısında forma giyemeyecekler.

Barcelona Xavi’nin cezası kaldırılsın diye bütün hafta uğraştı. Gerekli itirazlar yapıldı ancak red cevabı alındı. Sezon içinde Real Madrid’in bu tip bir kaç itirazı kabul edilmişti. Iniesta ise bu hafta takımla beraber antremanlara başladı ancak Dünya Kupası düşünülerek son maçta riske edilmeyecek. Zaten 1 haftalık antremanla 90 dakikayı çıkarması çok zor.

Bu ikilinin özellikle Xavi’nin Barcelona için ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Xavi demek Barcelona’nın beyni demek. Guardiola bu ikilinin eksikliğini ise taktiksel bir değişikle kapatacak. Ortaya Busquets ve Keita’yı koyup Messi’yi biraz daha geriye çekecek. Sağda Bojan, solda Pedro ve ileri uçta Ibra’ya yer verecek. Yani kilit rolü yine Messi üstlenecek. Xavi’nin pas dağıtımını ve “ekstraları” yapacak.

Valladolid ligde kalmak için maça tabii ki asılacak ancak eksikler ne olursa olsun Barcelona şampiyonluk için sahaya çıktığı maçı her şekil alır. Real Madrid Malaga deplasmanında kazanıp bu maçtan haber bekleyecek ancak işleri hiç kolay değil. Malaga kendi evinde kolay kolay teslim olmaz onlar da can derdinde benden söylemesi.