You will never walk alone

chelsea-v-liverpool-stamf-003

Maç öncesi Gerrardsız kadroyu ve 3 defansif orta sahayı görünce biraz ümitsizliğe kapıldım açıkcası. Ama bunun aksine maça çok iyi başladık, ilk yarı 2-0’ı da bulduk. İkinci yarı tur gitti, geldi derken 4-4’lük bir skor ortaya çıktı. Kaptan Gerrard‘ı çok aradık, son dakikaya kadar Chelsea‘yi titrettik ama olmadı, tur gelmedi.

Olsun mücadeleniz yeter. Artık tek hedef Premier lig. Siz de bu inanç olduktan sonra ümitler tükenmez. Stamford Bridge‘i inleten 3000 Liverpool taraftarına da sonsuz saygı…

Bu Hiddink‘in balına da başlayacağım. İlk maç gider İvanovic midir nedir kornerden 2 gol atar, ikinci maçta da top oynamazken Reina yumurtlar… Barca seni bir ekmek arası yapsın da gör bakalım!

Harry Kewell; it’s such a privilege to be a part of Galatasaray

Gerçekten muhteşem bir reklam değil mi? Adamın Galatasaray deyişi, aksanı filan yıkılıyor. Her izleyişimde suratımda inceden bir gülümseme oluyor.

Futbol olarak belki bir Hagi değil ama son zamanlarda Türkiye’ye gelmiş en iyi profesyonellerden biri. Umarım sezon sonu elimizde tutabiliriz.

Kabzıman

35

“Bir teknik direktör başına geçtiği takımdaki futbolcular ile daha önce beraber top oynadıysa o takım başarılı olamaz” Kabzıman Toroğlu böyle söylüyor.

Şimdi sana Milan’dan, Ancelotti’den, Maldini’den başlayarak sayısız örnekler veririm ama şu anda bütün Dünya’nın keyifle izlediği takım ile gireyim. Barcelona, Guardiola ve Puyol…

Senin gibi Dünya’da neler olup bittiğini takip etmeyen, pozisyon tekrarlarını 75 defa  izleyip ahkam kesen ve yorumculuğunun seviyesini düşüren adamları futbol otoritesi diye televizyona çıkarıyorlar ya yazıklar olsun.

Zaten en çok Galatasaray’a laf sokmaya bayılıyorsun. Ali Sami Yen de gecekonduymuş. Bu laftan sonra Sami Yen’de bana küfrediyorlar da dersin. Haddini bil!

Paşa 10

casio_lincoln

Oynasa dert, oynamasa dert. Bülent Korkmaz, Lincoln’ü oynatmasa ve Galatasaray derbiyi kaybetse “neden oynatmadın?” olur. Oynatsa ve kaybetse “neden oynattın?” olur. İki ucu boklu değnek yani…

Halbuki Lincoln Galatasaray’a ilk geldiği gün yer yerinden oynamıştı. Havaalanında binlerce taraftar vardı. Yıllarca Hagi gibi bir 10 numara izleyen Galatasaray taraftarı sonunda hasretini çektiği 10 numaraya kavuşmuştu. Ama olmadı, Lincoln bekleneni veremedi. Bu sezon başında biraz kıpırdandı, acaba mı dedik ama bu seferde disiplinsizlikler başladı.

Belki de hata bizdeydi. Hagi gibi bırakın Türkiye’yi, Dünya’da eşi benzeri bulunmayan bir yetenek ve zeka ile Lincoln’ü kıyaslama gafletinde bulunduk…

Herşeye rağmen, bu sezon oynadığı 17 maçta 8 gol atıp, 12 asist yapan Lincoln’ün Fenerbahçe derbisinde oynaması gerektiğini düşünüyorum. Eğer kulübün başkanı tüm yaşananlardan sonra çıkıp “Biz Lincoln’ü kazanacağız” diyor ise bu maç bir fırsattır.

Kendini affettirmek, ben burada mutluyum ve yapacağım daha çok iş var mesajı vermek için Lincoln’ün Pazar akşamı çıkıp maçı tek başına alacak kadar top oynaması lazım. Kadıköy‘deki maçta golümüzü attın ama kaybettik, bu sefer atmasan da attır ve kazandır bu maçı.

Lincoln’ü bu sayfalarda baya çok eleştirdim ama bir şeytan tüyü var bu adamda. Hala umutluyum, hala inanıyorum 10’a…

Bu arada Nalex Sami Yen’e gelemeyecekmiş, bu sefer kafanı okşayamayacağız… Sefere artık…

İlk round Lucescu’nun

picture-51

UEFA kupası çeyrek final ilk maçları dün akşam oynandı. Galatasaray’ın eski hocalarının maçında gülen taraf 2-0 ile Lucescu oldu. Shakhtar, Marsilya’ya avantajlı gidiyor ama benim gönlüm Gerets‘den yana. Bir diğer Ukrayna temsilcisi Dinamo Kiev ise Paris’ten beraberlikle dönerek işi Kiev’e bıraktı. Kadıköy finalinde bir Ukrayna temsilcisi göreceğiz sanki.

İtalyanlar’ın Avrupa’daki son temsilcisi Udinese, Bremen’e deplasmanda 3-1 yenildi. Almanlar bu saatten sonra turu bırakmazlar. Galatasaray’ı eleyip çeyrek finale çıkan Hamburg ise 29. saniyede yenik duruma düştüğü maçta Manchester City’i 3-1 ile geçti ve yarı finale bir adımını attı.

Bu sene UEFA kupası ya Almanların ya da Ukraynalıların..

Kaptan da yetmedi

liverpool-v-chelsea-liver-002

Önüne gelene çakan Liverpool’a Chelsea ters yaptı. En kötü skor beraberlik olur derken 1-3’lük skor çok sert oldu. Başlayacağım bu Hiddink‘in de balına artık. İvanovic hayatında gol atmamıştır, gitti bu maçta kornerden 2 tane attı.

Neyse, “Old Trafford‘da Manchester’a 4 atan bu takım Stamford Bridge’de neden atmasın?” diyerek umutla önümüzdeki haftayı bekliyorum.

Konulu Alman pornosu

messihenryetoo

Barcelona bu sezon neredeyse herkese yaptığı tarifeyi Bayern Münih‘e de yaptı. İlk yarıda 4-0, ikinci yarıda halısaha. Şampiyonlar Ligi çeyrek final seviyesinde böyle dominasyon görmedim ben. Barcelona 684 pas denemesinin 576’sinda başarılı olmuş (%84), Bayern ise sadece 348 pasın 239’unda (%69). Barça’nın attığı 19 şuta karşılık Almanlar sadece 5 şut atabilmişler. Stoper Marquez’in 4 şutu var mesela… Tüm istatistikler burada.

Messi yine aşık etti kendine. Attığı iki gol ile gol sayısını sekize çıkardı ve şu an gol krallığında lider. Eto’o hiç durmadan uğraşıyor, atıyor, attırıyor; bu ne açlıktır kardeşim? Henry bildiğin akarım, geçerim, ayak içi plase kralı. Xavi hem 11 km koşuyor, hem %92 pas yüzdesiyle oynuyor. Iniesta‘nın ayağından top alana madalya veriyorlar. Dani Alves ciğerrrr ve Messi’nin bodyguardı. Oyuncular böyle olunca takım da uzay futbolu oynuyor tabii. Bu sene kupayı alamazlarsa çok üzülürüm…

Howard Webb‘in vermediği, hatta üstüne Messi’ye aldatmaya yönelik sarı kart çektiği ve Guardiola‘yı tribünlük eden pozisyon için de bir paragraf açayım ki pas geçilmesin. O penaltıyı verse Messi’nin hat trick cepteydi.

Bayern’de Ribery‘nin oynayası, piyasasını yapası vardı ama eline neredeyse hiç fırsat geçmedi ki. İlk yarıda sağdan bir esti ama saman alevi. Van Bommel‘in ona buna omuz atan kompleksinden ben çok sıkıldım senelerdir. İşte bu yüzden Barça’da barınamadın sen. Breno sağlam adammış ama bu Barça’ya her tarafın sağlam olsa kaç yazar. Lucio ile Van Buyten yoktu falan filan geyiğine hiç girmeyelim çünkü onlar da ‘İyi ki yoktuk’ diyorlardır ekran başında. Toni‘yi bu sezon gören cennetlik zaten. Almanya’nın en büyüğüsün ama 4 günde 9 gol sıkıştı arkaya. Klinsmann seneye MLS‘de bi takım yönetir artık.

Barça işi o kadar bitirdi ki Marquez 90. dakikada kendi sahasından serbest vuruş kullanırken göstere göstere sarı kart görene kadar bekledi ve Münih’te oynanacak maçta cezalı duruma düştü.

Özetlere buyrun:

[flv]http://img.footballove.com/video/barcabayern.flv[/flv]

Liverpool vs. Chelsea

s-vs-t

Bir Şampiyonlar ligi klasiği; LiverpoolChelsea eşleşmesi. Bu geceki maç son 5 sezonda oynadıkları 9. Şampiyonlar ligi maçı olacak. Liverpool bundan önceki maçlarda Chelsea’ye Anfield‘da hiç yenilmedi. Bu maç öncesi psikolojik bir avantaj sayılabilir.

Premier League’de lider Manchester’a sıkıntı veren Liverpool son haftalarda çok formda. Bir önceki turda Real’i farklı eleyen ve ardından ligde de hiç yenilmeyen Benitez ve öğrencileri, bu eşleşmede biraz daha ağır basıyor. Anfield’daki her maçta olduğu gibi bu maça da hızlı ve baskılı başlayacaklarını düşünüyorum. Torres’e sağdan Kuyt, soldan Riera ve arkadan Gerrard destek verecek. Dossena, Arbeloa ve Mascherano kart cezaları nedeniyle oynayamayacaklar. Özellikle Mascherano’yu çok arayacaklar. Onun yerine genç Lucas’a şans verebilir Benitez.

Chelsea ise, Hiddink balıyla yoluna devam ediyor. Bir önceki turda Juventus’u elemeleri hiç beklemiyordum açıkçası ama dedim ya Hiddink balı…  Chelsea’de sezonu kapayan Joe Cole dışında büyük bir eksik yok. Hafif sakatlığı olan Drogba’nın oynaması bekleniyor. Hiddink geldikten sonra kendini bulan Drogba’nın oynaması çok önemli. Hiddink maçtan önce yaptığı açıklamada, bu maçın bir final olduğunu, mantelitesinin her zaman kazanmak olduğunu ve bu maçta da kazanmak için oynayacaklarını söylemiş. Ancak Avrupa kupalarında 7 maçtır deplasmanda kazanamayan Chelsea’nin işi yine çok zor.

Maça hızlı başlayacak olan Liverpool’un golü erken bulmasını bekliyorum. Liverpool golü bulup üzerine yatar. Bulamazsa Chelsea ben de yatarım der. Kısacası bu maçta az gol olur. Tahminim 1-0 Liverpool

Hayri Pıtır

rooney_1378870c

Rooney’in favori kitap serisi Harry Potter’mış. Aferin genç yaşta okuma alışkanlığı edinmiş. Rooney’nin Harry Potter serisi için yaptığı açıklama ise şöyle;

“Harry Potter hemen hemen her çocuğun en sevdiği kitap ve aynı şey bir sürü yetişkin için de geçerli. JK Rowling fantastik bir yazar ve ben Harry Potter kitaplarını okuması için her çocuğu teşvik edeceğim, onları heyecan ve macera dolu bir serüven bekliyor.”