Remy için Tuncay’ı satmak

İngiliz basınında kaç gündür Stoke City’nin 10 milyon pounda Nice’in genç yıldızı Loic Remy’i alacağı yazılıyor çiziliyor. 10 milyon pound Stoke için bir kulüp rekoru ve bu transfer için kaynak arıyorlar.

Son çıkan haberler ise kaynak yaratmak için Tuncay’ı Blackburn’e satacakları. Blackburn’un Tugay ile başlayan bir Türk sevgisi var. İkinci bir Turkish Delight olabilir. Geçen sezon teknik direktör Pulis ile sorunlar yaşayan Tuncay da gitmeye sıcak bakabilir ama Stoke’u da anlamak zor.

Tamam Remy ümit vaad eden bir genç ama Tuncay gibi sahada herşeyini vererek oynayan bir adamı satmak nasıl bir mantıktır? Kaç tane öyle futbolcun var da Tuncay’ı gözden çıkarıyorsun? Kaynak yaratmak için satacak adam mı kalmadı?

Del Bosque’nin aday kadrosu

İspanya’nın 11 Ağustos’ta Meksika ile yapacağı hazırlık maçı için Del Bosque’nin aday kadrosu belli oldu. Aynı tarihlerde hazırlık maçı yapacak olan bütün milli takımlar takımlar alternatif isimlere şans verirken Del Bosque’nin Dünya Kupasında oynayan isimlerden oluşan güçlü bir kadro çağırması ilginç.

Özellikle kadroya 7 kilit oyuncusu çağrılan Barcelona duruma tepkili. Asya turunun ardın düşünülmesi gereken iki Sevilla Süper Kupa maçı var. İlk maç 14 Ağustos’ta. Yani Milli maçtan sadece 3 gün sonra. Meksika’ya git Azteca stadında maç yap ardından dön Sevilla deplasmanına çık… Bu arada kadroya çağrılan isimler arasında İspanya’ya kupayı getiren golü atan Iniesta yok.

Iker Casillas (Real Madrid), Victor Valdes (Barcelona), Alvaro Arbeloa (Real Madrid), Sergio Ramos (Real Madrid), Carles Puyol (Barcelona), Gerard Piqué (Barcelona), Marchena (Villarreal), Joan Capdevila (Villarreal), Nacho Monreal (Osasuna), Jesus Navas (Sevilla), Santi Cazorla (Villarreal), Xabi Alonso (Real Madrid), Sergio Busquets (Barcelona), Xavi (Barcelona), Cesc Fabregas (Arsenal), Bruno Soriano (Villarreal), Pedro Rodriguez (Barcelona), Juan Mata (Valencia), David Silva (Manchester City), David Villa (Barcelona), Fernando Llorente (Athletic Bilbao)

Biraz Galatasaray…

Belgrad maçından bahsetmeyeceğim bile… Bırakın rakibimiz olmayı Turkcell Super Lig’de oynayabilecek olgunlukta bir takım bile değildi karşımızdaki. Sami Yen’deki şok skora rağmen deplasmanda atılan 5 golle turu geçtik ama skor yazarlığı yapacak değiliz. Bu takımın durumu hiç iyi değil…

Geçen seneden beri en büyük problemimiz orta sahada pas yapamıyoruz. Eldeki malzeme sınırlı olunca da bunun çözümü transfer. Sağda solda bir Ledesma’dır, Rosicky’dir, Altidore’dur gidiyor. Biz de bildiklerimizi dökelim.

Ledesma konusu aylardır gündemde. Vidal, Makoun ve Ledesma 3’lüsünden biriyle anlaşma zemini aranıyordu. Vidal’i Leverkusen bırakmıyor. Makoun’un bonservisi biraz tuzlu. Bu durumda önümüzdeki sezon sözleşmesi biten ve bu sayede bonservisi diğerlerine oranla daha düşük olan Ledesma Galatasaray’a çok yakın.

Bir de Elano’nun gitme durumu var. Juventus’un teklifi basına da sızdı zaten. Görüşmeler sürüyor. Ancak Elano’ya Rusya’dan da bir teklif var ve anlaşılması durumda ilginç bir takas durumu da ortaya çıkabilir. Rosicky ile görüşmeler olduğu doğru ancak Elano’ya bağlı bir durum bu. Yani Elano giderse ki daha henüz anlaşma filan yok ortada. Galatasaray’ın Rosick’ye olan ilgisi yeni değil. Zamanında Lincoln’ün ardından da Rosicky için bir çalışma yapılmış ancak olmamıştı.

Forvet eksikliği için adı geçen Altidore konusunda ise pek bir bilgim yok. Ancak Altidorre ne kadar olası bir transferse Baptista da o kadar olası. Şaşırmayın derim. Gerçi ben genç, aç ve Baros’un arkasında beklemeyi sorun etmeyecek bir Altidore’u Baptista’ya tercih ederim.

Lig haftaya başlıyor ve transfer konusu lig başlayana kadar bitecek. Bitmeli. Geç bile kalındı…

Ramires&Rafinha&Bruno Alves

Avrupa transfer piyasasında çok sükseli olmasa da güzel transferler oluyor. Son 1 haftada ilgimi çeken 3 isim var. Benfica’dan Chelsea’ye giden Ramires, Schalke’den Genoa’ya giden Rafinha ve Porto’dan Zenit’e giden Bruno Alves.

Ramires ile başlayalım. Geçen sene Konfederasyon Kupasında Brezilya formasıyla gördüğümüzde kim bu adam derken Benfica’nın kaptığını öğrenmiştik. Tam bir işçi. Uzun zamandır da Avrupa’nın büyüklerinin takibindeydi. Chelsea somut girişimde bulundu Ramires de gitmek istediğini açıkladı ve transfer gerçekleşti. Chelsea’nin Benfica’ya ödeyeceği bonservis 21 milyon euro. Portekiz’den Avrupa’ya kapağı atan bir başka isim.

Zenit’in kadrosuna kattığı Bruno Alves’in bonservisi ise tam 22 milyon euro. Porto yine buldu pişirdi sattı. Yerine yenisini de bulurlar problem yok. Bruno Alves’in Zenit seçimi tamamen duygusal(!) olsa da Spalletti faktörü de vardır. Zenit dün tur atlayarak Şampiyonlar Ligi için son elemeye kaldı. Para da var transferin devamı da gelir. Gruptan çıkar piyasalarını yaparlar.

Rafinha’nın Schalke’den Genoa’ya transferini değerlendirmektense komple Genoa’ya bir bakmak lazım aslında. Toni’yi bonservis bedelsiz aldılar. Forvet hattı müthiş. Toni, Palacio, Acquafresca ve genç Aleksic. Orta sahaya Hoffenheim’dan kiralık Arjantinli genç yetenek Zuculini geldi. Defansta Criscito, Bocchetti ve Dainelli gibi kaliteli isimler var. Bu sezon Serie A’nın ilk 4’ünü zorlayacak bir ekip oldular. Rafinha’da senelerdir gitti gidecek sonunda gitti. Bonservis bedeli 8 milyon euro. Artık Genoa’da sağdan bindirecek.

Robben kavgası

Robben’in yine sakat olması Bayern Münich’in canına tak etti. Kulüp doktoru Wolfahrt Hollanda Milli takım doktoru Dick van Toorn’u suçluyor.

Robben’in kasığındaki 5 cm.’lik yırtığa rağmen oynatmışlar şimdi sıkıntısı daha da büyük diyor. Dick van Toorn ise Robben’i başta tedavi etmek istemediğini ama Robben’in Dünya Kupasında oynamak için çok ısrarcı olduğunu, bunun üzerine tedavi ettiğini ve tedavinin olumlu sonuç verdiğini söylüyor.

O böyle diyor bu böyle diyor hepsi hikaye. Tek gerçek Robben yine sakat ve 2 ay sahalardan uzak. Bayern başkanı Karl-Heinz Rummenigge de Hollanda Futbol Federasyonun kapısında. Tazminat istiyor. Alır mı? Bence zor…

6 ay

Bugün iki tane sakatlık haberi düştü gündeme. Biri Beşiktaş’tan Sivok diğeri ise Fiorentina’nın genç yeteneği Jovetic. İkisi de yaklaşık 6 ay civarı sahalardan uzak kalacak.

Sivok’tan gelen haber ön çarpraz bağlarının yırtıldığı. Muhtemelen de ameliyat olacağı. Sivok’un yokluğunda gitmesi gündemde olan Ferrari kesin kadroda tutulacaktır. Yabancı kontenjanı konusunda sıkıntı yaşayan Beşiktaş için de zoraki bir çözüm olacaktır. Geçen sene Delgado’ya uygulanan sözleşme dondurma yöntemi Sivok’a da uygulanabilir.

İtalya’dan gelen sakatlık haberi ise Fiorentina için çok can sıkıcı. Zaten Mutu’nun Ekim’e kadar sürecek olan cezası varken Jovetic’i 6 ay kaybetmek çok talihsiz. Kulübün resmi internet sitesinden yapılan açıklamaya göre Jovetic’in hem ön çapraz bağlarının hem de dış yan bağlarının gittiği yönünde. Dış yan bağları giden ben 3 ayda zor toparlanıp askere gitmiştim acısını bilirim ki Jovetic’in durumu daha da kötü. Bu sakatlığın ardından Fiorentina transfer piyasasına bir el atacaktır. Mutu ve Jovetic’in yokluğunu kapatacak adam bulmak da hiç kolay olmayacaktır.

Messi oynamazsa cezası 200.000 euro

Yeni sezon öncesi hazırlık kampı için Asya turuna çıkan Barcelona, ilk maçını bugün Seoul’de K-League karmasıyla oynayacak. Maç öncesi bir basın toplantısı düzenleyen Guardiola, Messi’nin hem yorgun hem de kilo fazlası olduğunu bu sebeple sakatlık riskini göz önünde bulundurarak onu riske etmeyeceğini açıkladı.

Ancak Guardiola’nın Messi’yi oynatmaması demek Barcelona’nın yaptığı anlaşma gereği 200.000 euro ceza ödemesi demek. Barcelona keyiften değil sponsorlardan para aldığı için Asya turunda. Sponsorlar da haliyle taraftarların bütün yıldızları görmesini istiyor.

Bu durumda Guardiola’nın açıklamalarına rağmen 10-15 dakikada olsa Messi sahada olabilir. Tabii 200.000 euro verip Messi’yi riske etmemek de bir tercih.

Edit: 200.000 euro ödenmedi. Messi 17 dakika oynadı. 2 gol attı. Maçın skoru Barcelona:5 K-League:2