Çakma haber bile yapamamak!

Hadi geçtim City’nin Rijkaard’a talip olmasını. Mark Hughes’un yerine geçen senenin ortasında Mancini’nin geldiğini ve Mark Hughes’un şu an Fulham’ın başında olduğunu da mı bilmiyorsunuz?

Avrupa futbolunu yakından takip eden Habertürk spor servisine dev alkışlar… Bu cevherle Rijkaard gitsin siz bir ekip kurup gelin Galatasaray’ın başına.

Gai Assulin City’de

12 yaşından beri Barcelona altyapısında yetişen ve geleceğin Messi’si yakıştırması yapılan Israil’li Gai Assulin artık Manchester City’de.

Geçen sezon sonu biten sözleşmesi konusunda Barcelona ile anlaşma sağlayamayan 19 yaşındaki İsrail’li yaz aylarından beri görüştüğü Manchester City’ye 4 yıllık imzayı attı. İmzanın bu kadar geçikmesinin sebebi ise Assulin’in dizinden yaşadığı sakatlık. Ancak yapılan kontroller sonrası herhangi bir problem görülmemiş ve resmi imza atılmış.

Geleceğin Messi’si olacak kadar iyi olsa Barca’nın elden çıkaracağını zannetmiyorum. Bknz. Dos Santos. Assulin şimdilik City rezerv takımında oynayacak. Çalışma izniyle de ilgili bir sorunu yok. İspanyol pasaportu cepte.

Arda bir daha Sami Yen’de oynamayacak…

Milli takım kampından gelen haberin arkası da geldi. Osteitis pubis teşhisi konulan Arda Pazartesi günü ameliyat masasına yatıyor. İyileşme, rehabilitasyon derken minimum 10 hafta sonra formasına kavuşur.

Giydiği tshirtten kapadığı sinemaya kadar haber yapıp bel altı vuran basın 2,5 ay nereden ekmek yiyecek şimdi düşünmeye başlasın. Galatasaray’ın onsuz ne kadar güç kaybettiğini zaten biliyoruz. Dün de gördük Milli takımda onun dışında yaratıcı, topu ileriye taşıyabileceki teke tekte adam geçebilecek bir tek futbolcumuz bile yok.

Arda’mız var ama değerini bilmiyoruz. Onda da hata yok mu elbet var ama 23 yaşındaki bir gencin üzerine ne kadar gidilebilir ki?

Fotoğraf Vatan gazetesi tarafından Berlin dönüşü çekilmiş. Ben de il capitano blogda gördüm. Arda’nın şu anki durumunu net bir şekilde özetliyor. Bu kadar tantana sonrası yanlız.

Spor Toto Süper Ligin 2. devresinde Aslantepe’de görüşmek üzere kaptan. Umarım sen gelene kadar takım zirve mücadelesine devam edebilir. Tüm yaşadığın zorluklardan yaptığın hatalardan daha da güçlenerek çıkman dileğiyle…

Teslimiyetin böylesi; Almanya:3 Türkiye:0

Biz bu akşam ne oynadık diyeceğim ama malesef oynamadık bile. 2 metre yanındaki adama pas veremeyen bir takımdık. Almanya terlemeden kazandı desek yeridir.

Maç öncesi Arda yoksa topu ileriye nasıl taşıyacağız bilemiyorum demiştim. Anlaşılan Oğuz Çetin’in belirlediği aday kadroyla Hiddink de pek bilememiş. Hamit’i sola hapsetmiş arkasına 90 dakika boyunca tek bir bindirme bile yapmayan Sabri’yi koymuş. Fener’de bile oynamayan Özer’e ve bal yapmayan arı Halil’e bel bağlamış. Bir de 35’lik Aurelio’yu maçın başında kaybedince total teslimiyet.

Hani Aurelio çıkınca dedim belki Tuncay sola girer Hamit ortaya çekilip rahatlar ama yok aynen devam. Orta sahada baskı sıfır. Almanlar’ın en istediği şey. Rahat rahat pas yapıp aralara oynayarak farka gittiler.

Bu akşam zaten galibiyet beklemiyordum gerçek hedefimizin 2.’lik olduğunu düşünüyorum ama en azından birşeyler oynayarak kaybetseydik biraz teselli olurdu. Maç boyunca tek bir net pozisyonumuz var Halil’le. O da Ömer Erdoğan’ın(!) ortasıyla rastgele.

Salı günü Azerbaycan’ı yenip 2.’liği kovalamaya devam ama bu futbolla bu manteliteyle nereye kadar bilemem.

Bu arada maç öncesi bu kadar baskıyı kaldıramaz dediğim Mesut’un gol de bana kapak olsun. Çok temiz topunu oynadı. Top ayağına gelince yuhalayanlar utansın.