Ay: Aralık 2009

Citizen Mancini

Mark Hughes’un yerine getirilen Roberto Mancini imzayı attı. İmza sonrası açıklamalarda bulunan Mancini; Manchester şehrini futbola bakış açısından ötürü Milano’ya benzetmiş. Manchester United’la Lig kupası yarı finalinde oynayacakları maç için şimdiden çok heyecanlı olduğunu söyleyip taraftara gazı vermiş.

Bu arada kovulan Mark Hughes, Araplara sallamaya başladı. Kovulduğunu gazetelerden öğrendiğini ve bu kafayla City’nin başarılı olamayacağını söyledi. Katılıyoruz düşüncelerine ama kendisiyle de olmuyordu. Hea bana göre Mancini ile de olmayacak o ayrı…

Hafta İçi Tv’de Futbol

21 Aralık Pazartesi

20.00 Kardemir Karabük – Adanaspor (D SPOR) 21.00 FIFA 2009 Yılın Futbolcusu Gala (EUROSPORT) 22.00 Wigan – Bolton (SPORMAX)

22 Aralık Salı

17.30 Antalyaspor – Eskişehirspor (TRT 1) 20.30 Manisaspor – Beşiktaş (TRT 1) 21.30 Katalunya – Arjantin (NTVSPOR) 22.00 Lens – St. Etienne (KANAL A)

23 Aralık Çarşamba

13.30 Bursaspor – Giresunspor (TRT 1) 18.30 Fenerbahçe – Altay (TRT 1) 21.30 Galatasaray – Trabzonspor (TRT 1)

Cruyff vs. Maradona

Yarın akşam saat 21:30’da Camp Nou’da Katalunya Milli takımıyla Arjantin karşılaşıyor. Kadrolar gayet ideal. Tam bir şov maçı olacak. Maradona’nın cezası devam ediyor. Kulübede olamayacak. Katalunya’daki futbol federasyonun, herhangi bir resmi nitelik taşımadan Katalan olan futbolculardan oluşturulan milli takım ile başka ülkelerin milli takımları veya İspanya’daki diğer ayrılıkçı bölgelerden Bask ile maçlar organize ettiğinden daha önce bahsetmiştik. Cruyff da bu maçla birlikte Katalunya Milli takımı başında ilk maçına çıkacak. Aday kadrolar şöyle;

Arjantin;

Diego Pozo, Mariano Andujar, Nicolas Pareja, Martin Demichelis, Nicolas Otamendi, Cristian Ansaldi, Fernando Gago, Maxi Rodriguez, Jesus Datolo, Angel Di Maria, Pablo Aimar, Javier Mascherano, Mario Bolatti, Cristian Alvarez, Gonzalo Higuain, Sergio Aguero, Lionel Messi, Martin Palermo, Ezequiel Lavezzi.

Katalunya;

Ferran Corominas, Joan Verdú, Moisés Hurtado, Víctor Valdés, Carles Puyol, Xavi Hernández, Gerard Piqué, Sergi Busquets, Bojan Krkic, Sergio González, Albert Lopo ,Jordi Codina, Bruno Saltor, Fernando Navarro, Oscar Serrano, Sergio García, Joan Capdevila, Francesc Fàbregas, Oleguer Presas, Gabriel Garcia ‘Gabri’.

Bu arada bir not. Arsene Wenger bu sıkışık fikstürde Fabregas’ın kadroya çağrılmasına büyük ayar olmuş. Haksız da değil hani… Diğer liglerde devre arası oldu ama Premier League tam gaz devam.

Celtic’den uzakdoğu açılımı

Celtic’de geçen sezona kadar Japon Nakamura vardı. Iyi futbolcuydu. Frikik atardı, güzel sol ayağı vardı. Uzakdoğu’da seveni de çoktu. Bu sayede Celtic’i Japonya’da izleyen de çoktu, formasını alan da vardı. Bu sezon onu Espanyol’a yolladılar. Şimdi de Güney Kore’den Ki Sung-Yueng’i transfer etmişler. Ki nasıl futbolcudur bilmiyorum ama transferin amacı yine pazarlama stratejisi olsa gerek çünkü Celtic yöneticileri imza töreni için bile Seoul’a gitmişler.

Bakalım 20 yaşındaki Güney Koreli, Celtic’e hem gelir olarak hem de performans olarak neler verecek.

Arjantin’de Messi’ye tepki var

Barcelona’nın Dünya kulüpler şampiyonası finalinde Estudiantes’i yenmesi ve Messi’nin bunda başrol oynaması Arjantinlileri kızdırmış. La Plata sokaklarının duvarlarına Messi’yi aşşalayıcı yazılar yazmışlar. “Messi Arjantinli değildir” bile denilmiş.

6 ay sonra Güney Afrika’da Messi Arjantin forması giymesin o zaman. Zaten Maradona geldiğinden beri top mop oynamıyorlar, bakalım ne halt yiyecekler…

Gece yarısı kuşağı kupası

Daha Turkcell Süper Lig maçlarının neden eskisi gibi saat 19:00’da değil de saat 20:00’de oynandığını çözememişken öğrendimki çarşamba günkü Galatasaray-Trabzonspor Ziraat Kupası grup maçı saat 21:30’da başlayacakmış. İnsaflı federasyonumuzu alkışlıyorum ve maçı gece 12:00’de oynatmadıkları için teşekkür ediyorum.

Bu karda kışda, bu soğukta, milletin ertesi gün işi gücü var be! Yayıncı kuruluşu düşüneceğinize biraz da taraftarı düşünün…

Lider Fener mutlu yıllar diler

Açıkçası hiç beklemiyordum ama bıraz kıpırdanarak aldık maçı. İlk yarım saati harika tempolu ve sağlam maç olmasına rağmen, sonrası depişe döndü. Guiza önce hasta sonra mest etti. Alex yine sihirli dokunuşlarını yaptı. Defansımız, özellikle Bilica taş gibiydi.

Trabzon’un kaleyi bulan şutu yok. Daha önce defalarca dediğim gibi Umut ve Gökhan gibi iki forvetle şampiyon manpiyon olunmaz.

Trabzon deplasmanından öyle veya böyle üç puan ile dönmek her zaman başarıdır. Hele ilk yarıyı lider olarak kapayarak iyi seneler diyebiliyorsanız!