Mustafa hocamın aklı Çeşme’de

Maça Ernst, Fink ve Toraman’dan oluşan 3 ön libero ile başlamayı hadi anlayabilirim. Deplasmandasın saldıran rakibi karşılamak lazım diyorsun ama daha 2. dakikada golü yiyorsun. Plan zaten burada patlıyor. İlk yarıda oyuncu değiştimezsin bi bakalım n’oluyor diyerek. Tamam onu da anladım ama malumunuz yaratıcı adam yok sahada haliyle de pozisyonun p’si bile yok.

Ee ikinci yarı başlıyor Mustafa Denizli’nin gol için ya da en azından pozisyon için hamlesini bekliyoruz. Yapılan değişiklik İbrahim Kaş dışarı Uğur İnceman içeri. 3 ön liberolu sistem devam değişen sadece isimler.

Buna rağmen skoru korumaya giden Fener’i tedirgin ediyorsun ama bir yere kadar çünkü sahada yaratıcılık adına birşey yapacak adamın yok. Sonraki değişikliklerin 82’de bal yapmaz Serdar ve 85’de Holosko. İş işten geçmiş son 8 dakikada 2 değişiklik ve 85’e kadar 3 ön libero!

Aklın nerelerdeydi hocam senin bu akşam? Yaz ayları geliyor Çeşme sahillerine mi uzandın? Nedir?

Bu arada bitirmeden bir lafım da Bilica’ya. Bırakın Fenerbahçe formasını giymeyi sporcu olmayı bile haketmiyor bu adam.

Havlu vakti mi?

Kadıköy’de havlu derbi vakti… İki takımın da kazanması gerekiyor. Fenerbahçe’nin şampiyonluk yürüyüşü olacaksa, maç bu maç. Beşiktaş’da umutlar sürecekse, maç bu maç. İki takımın da beraberliğe tahammülü yok. Bursaspor beraberliğe bayılır tabii.

Fenerbahçe’de Volkan – Lugano – Emre – Alex omurgasının test edileceği bir maç. Kendilerinden bekleneni yapmaları halinde Beşiktaş’ın işi çok zor. Bal yapmayan arı Beşiktaş’ın en önemli kozu Mustafa Denizli. Bu ligi, bu maçları, bu mücadeleleri çok iyi biliyor. Bu tür mucadelelerde kumar oynamayı da seviyor. Tutturdu mu da tutturuyor ama tutturamadı mı da madara oluyor.

Tribünde yerimi alıyor ve ciğerim yettiği kadar Fener’imi destekliyor olacağım. Maç bu maç!

İyi bari farkındasınız; Manisaspor:1 Galatasaray:2

Yukarıdaki fotoğraf son haftalardaki Galatasaray’ı tarif etmek için yeterli olsa gerek. “Bu takım adamı kanser eder” diye bir laf vardır bilirsiniz. Bugün de kaçan goller sonrası saç baş yolma ve atamayana atarlar modunda izledik maçı. Tabii “bak yine son dakikada geliyor” diyerekten stres içinde bitirmeyi de ihmal etmedik.

En son 76 gün önce Denizli’den alınan 3 puan sonrası ligin en yumuşak deplasmanlarından biri olan Manisa’da bile böyle zorla kazanmak çok üzücü. Ama sezon başından beri istenilen sistem bir türlü oturtulamadı. Bunu hep söylüyoruz ve sabretmeye devam ediyoruz. Rijkaard da artık kaybedilecek bir şey yok modunda tek ön libero Topal ile kadroyu kurup “ne olacak olsun bu saatten sonra” diyor ki bence de haklı.

Maçla ilgili 2 isme dikkat çekmek istiyorum. Birincisi Baros; sakatlıktan geri dönerek bu takım için ne kadar faydalı bir adam olduğunu yeniden gösterdi. Yaptığı çapraz koşular, boşalttığı alanlar, sırtına 2 adam alıp topu ileride tutabilmesi ve devamlı dikine oynaması bu takım için o kadar önemli ki…

İkinci isim ise kaptan Arda Turan. Kendisinden ricam elma ile armutu karıştırmaması. Diyarbakır maçında kendisini protesto edenlerle kırk yılda bir Ege bölgesine gelmiş Galatasaray’ı desteklemeye gelenler aynı insanlar değil. Defalarca tribüne çağrılıyorsun ama bir afra tafra kafanı çevirip bakmıyorsun bile. Sen bu takımın kaptanısın. Buzları eritmek, camia içinde bütünlüğü sağlamak senin görevin. Evet haklısın geçen hafta yapılan protestoyu en azından yapılış biçimini haketmedin ama bu konuda herkesi bir tutma…

Ege dönüşü yarınki derbiden çıkacak sonucu bekliyoruz. Fener’in kazanıp Bursa’nın ensesine yapışmasını bekliyorum. Haftaya da bizden kıyak bekleyecekler. 2.’lik adına bizim o kıyağı yapmamız şart. Ben şampiyon olamıyorsam kimin şampiyon olacağı umrumda değil. Ligi en kötü 2. bitirmeliyiz ve önümüzdeki sezon Şampiyonlar Ligi gelirlerinden mahrum kalmamalıyız.

Akıllı olun demedik mi!?

Manchester polisi son oynanan derbi öncesi ve sonrasında çıkan olayları örnek gösterek bugünkü Manchester derbisi öncesinde Tevez ve Neville’a uyarıda bulunmuştu. Neville uyarıyı pek sallamamış anlaşılan. Scholes’un 90+3’de gelen golünün ardından sevinçte sınır tanımamış.

Derbiyi de izleyemedik. United adına çok kritik bir galibiyet oldu. Chelsea’nin de Tottenham’a 2-1 yenilmesi üzerine kaymak oldu. Puan farkı 1’e indi. Premier League’de şampiyonluk yarışı son haftaya kadar gider. Hata yapan yanar.

link: http://www.dailymotion.com/video/xczfbv_man-city-0-1-man-und-matchhighlight_sport?start=43

Kupa 1 aylığına Madrid’de

Barcelona başkanı Laporta ve onursal başkan Cruyff geçen sezon kazanılan Şampiyonlar Ligi kupasını bugün finalin oynanacağı Madrid şehrine teslim ettiler. Kupa teslim törenine Real Madrid başkanı Florentino Perez’in yanısıra futbolcular Raul, Kaka ve Ronaldo da katıldı. Bugüne kadar en istemeyerek katıldıkları organizasyon bu olmuştur heralde. Kupayı bırakan ezeli rakip mabedinde almaya gelecek olan yine ezeli rakip. Buna rağmen çok da samimi gelmemekle beraber başkan Perez’in sözleri çok hoş;

“Eğer Barcelona final için Madrid’e gelirse evlerinde hissetmeleri için elimizden geleni yapacağız.”

Önümüzdeki hafta içi hepiniz İtalyan’sınız ama değil mi?

İtalya derbisi Mourinho’nun 100. maçı

Jose bu akşam Juventus karşısına Inter’deki 100. maçı için çıkıyor. Serie A’daki kariyerine bundan tam 602 gün önce 24 Ağustos 2008’de Roma galibiyetiyle başlayan Portekizli, 99 maçta 59 galibiyet, 26 beraberlik ve 14 yenilgi aldı.

Bugün Juve karşısında yine favori. Galibiyet sayısını 60 yapması çok muhtemel. Salı günü oynanacak Barcelona yarı finali öncesi morallenmek istiyor. İki maç arasında çok farklı taktikler kullanacaktır. Juve’ye saldırıp golü erken bulup rahatlamak isteyecektir. Yarın da Roma derbisinde Lazio’dan kıyak bekleyecektir. Barcelona maçında ise daha önce Chelsea’ye yaptığı gibi sabırlı ve boşluk arayan bir taktikle sahada olacaktır. O işi de çok iyi uygulattığı bir gerçek.

5 gün içinde 2 farklı Mourinho takımı izleyeceğiz. İlkinde yüzü gülecektir ama ikincisinin ardından sağa sola laf atması çok muhtemel.

Bu arada Inter maçı için Milano’ya giden Juventus kafilesi, yine kendi taraftarları tarafından yumurtalı saldırıya uğramış. Bu sezon kaçıncı oldu artık sayamıyorum.