“Rafa Formula 1 arabasının önünde duran polis memuru gibiydi. Bizim polise değil pilota ihtiyacımız vardı.”
Hiç haz etmem kendisinden ama güzel benzetme yapmış hakkını vermek lazım.
“Rafa Formula 1 arabasının önünde duran polis memuru gibiydi. Bizim polise değil pilota ihtiyacımız vardı.”
Hiç haz etmem kendisinden ama güzel benzetme yapmış hakkını vermek lazım.
Tanıştırayım Blackburn Rovers defansı Ryan Nelsen.
Casillas bıraktığı gün İspanya’nın en iyi kalecisi derim. Net.
Bu arada kupa finalinde de gümbür gümbür El Clasico geliyor. Gelsin o kulvarda da gerekli muameleyi yapalım. Real içerde Atletico’yu 3-1 ile geçti. Goller Ramos, Ronaldo ve Mesut’tan. Atletico’nun tek golü Forlan’dan.
Vicente Calderon’da bu skordan turu vermezler. Yanlız Jose hakem makem ağlamasın artık ne olur. O ağladıkça evlatları geriliyor. Sergio Ramos Agüero’ya dalıyor, Ronaldo Ujfalusi’den Messi’nin intikamını alıyor, Xabi ceza sahasına koşu yapanı paketliyor.
Sakin biraz beyler. Takiptesiniz biliyoruz gerginlik var. Zor ama alışmanız lazım artık bazı şeylere uzaktan bakmaya. Bu arada hadi iyi haber. Valdano açıklamış; “6 ay için forvet bakıyoruz”. Hadi gözünüzaydın transfer mutluluğu yolda.
Galatasaray’a transferi çok yakın. O detay hakkında resmi açıklama geldikten sonra konuşuruz. Şimdilik gelmeden verdiği malzemeyi izleyelim.
Kendisinden 10 yaş büyük manitasıyla tribünde. Videonun 20. saniyesinden itibaren; “ohhhhh götür aslanım”
Abla çok vahşi lan:)
Bugün Madrid’de derbi var ama gündemde daha çok yer işgal eden bir başka konu var. O da 2 gün önce Chicago’da ameliyat olan ve 4 ay sahalardan uzak kalacak olan Higuain’nin yerine Real Madrid’in kimi alacağı.
Öncelikle Higuain’in 4 ay sonra sahalara dönecek olmasına rağmen %100 performasına 1 sene sonra kavuşabileceğinin açıklandığını belirtelim. Jose’nin sıkıntısı büyük. Daha önce ocak ayındaki tek transferimiz sakatlıktan dönen Kaka olacak demişti ancak dün yaptığı basın toplantısında herkesin ileri uçta 4-5 alternatifi var benim elimde ise sadece Benzema var diyerek başkan Perez’e işaret fişeğini çaktı.
Benzema da tek başına Real’i taşıyamaz. Bu çok net. Bir tutukluğu var ve taraftara saç baş yoldurtuyor bu sezon. Bu gelişmelerin ardından bir “9” numara transferi olması çok muhtemel. Real Madrid yarı resmi yayın organı Marca da hemen adayları belirlemiş; Adebayor, Klose, Lisandro Lopez ve Mario Gomez.
Bir kere Lisandro hariç bu isimler hiç biri Real Madrid’e uymaz bana göre. Ağır kalırlar. Lyon’da sezon ortası Lisandro’yu Real’e satıp Gomis’e kalmaz. Adebayor kiralık olabilir. Dzeko’nun da City’e gitmesiyle ayrılması çok muhtemel. Klose’nin ise sezon sonu Bayern’de sözleşmesi bitiyor. Sembolik bir bonservis bedeliyle Madrid’e gidebilir. Mario Gomes’i Van Gaal’ın bırakacağını sanmıyorum. Gerçi bıraksa da güzel olur. Overrated diye tabir edilen arkadaşların en önde gidenlerinden bana göre.
Adebayor kiralık ya da cüzzi bonservis bedeliyle Klose Madrid’e yakın isimler. Higuain’in yerini elbet kapatamazlar ama kısa süreli yama olurlar. Hiç yoktan sırf Benzema’ya kalmaktan iyidir.
Ronaldinho’nun Flamengo’ya transferinin detaylarından 2 gün önce bahsetmiştik. Bugün ise resmi imzayı atıp 10 numaralı formayla taraftarla bütünleşti.
10 yıl aradan sonra yeniden memlekette. İmza töreni sonrası Ronaldinho’yu görmeye stada gelen taraftar sayısı 20.000. Fotoğraflarda yakın markajında olan bayan ise kulübün başkanı Patricia Amorim. Kendisi eski yüzücüdür ancak çok büyük başkan an itibariyle.
Memlekete döneceği kesindi ama hangi takım bir türlü karar verememişti. Yetişip piyasasını yaptığı Gremio favoriydi ancak Flamengo devreye girdi. Milan’a 3 milyon euro bonservis bedeli Ronaldinho’ya ise haftalık 130.000 euro vererek imzayı attırdı.
Haftalık 130.000 euroluk maaş bir Brezilya kulübünün normal şartlarda ödeyebileceği bir rakam değil ancak kulübün sponsorlarından Traffic ve Olympikus burada devreye girdi.Büyük bir kısmını onlar ödeyecek.
Dinho’nun sözleşmesi 4 senelik. Flamengo’nun 10 numaralı forması artık onun. İmza töreni ve basına tanıtımı Perşembe günü. İlk kulübü Gremio ise tepkili. Bize gelecekti parayı seçti diye ağlıyorlar.
Antipatik ama yetenekli arkadaş kabul ettik bunu zaten. Maça ters başlayan Villarreal’i 3 gol 1 asistle o yıktı. Golleri bıraktım Kaka’ya yaptığı asist beni benden aldı. Tabii Kaka’nın bitirici vuruşu yapmış olması da önemli. Özlemişiz.
Ronaldo maçı aldı demişken Jose’nin hakkını da vermek lazım. Maç 2-2 devam ederken ki Albiol-Kaka değişikliği ve riski alması sadece taktik anlamda değil, psikolojik anlamda da takım için itici bir güç oldu. 4. gol sonrası Villarreal kulübesine gidip yaptığı hareketleri de herkes gördü. Rahatsız işte.
Barca’yı takip sürüyor. Villarreal bir korkuttu ama sonunu getiremedi. Bernabeu’da kimse sonunu getirmesin zaten. Jose’nin evinde yenilmezlik serisini bozacak takım belli:) O seri de 145 olmuş bu maçın ardından…
Bu arada o Benzema ile olmaz bu iş. Şaç baş kalmaz, Higuain diye ağlar taraftar. Transfer şart.
Gol sonrası rahatsız Jose’ye dikkat yine karıştırdı ortalığı. Madrid basını da Villarreal kulübesinden Mourinho’ya su şişesi atıldı diye girmiş olaya. Ulan senin ne işin var orada git kendi kulübende sevin.