Xavi dün Catanlunya GP’yi izlemek üzere yarış pistindeymiş. Yarış bitiminde pilotları tebrik etmek için pit alanına giren Xavi tek tek pilotları tebrik ederken Valentino Rossi ile karşılaşmasında ilginç bir olay yaşanmış. İtalyan pilot Xavi’yi görür görmez yere eğilmiş ve iki kere Xavi’nin ayağını öpmüş. Hayranlık belirtisini birazcık abartmış mı ne:)
Bu arada bugün Opta’da okuduğum bir istatistik. Bu sezon Şampiyonlar Liginde toplam 953 dakika sahada kalan Xavi hiç faul yapmamış. Çok temiz.
Klose bugün Bayern’den ayrıldığını açıklıyor. Son anda yapılan 1 senelik teklifi reddetti. Transferi için Lazio, Trabzonspor ve Tottenham’ın ardından Valencia’nın da ismi geçiyor ki şu anda en olası durağı İspanya. Bild’de yer alan habere göre eşi İspanya’da çocuklarının okulu için araştırmalara başlamış bile.
Her ne kadar Süper ligde doya doya izlemek istesem de Trabzon’a transferi pek olası gözükmüyor. Yine ailevi sebepler ön planda ve Şampiyonlar Liginde mücadele eden bir La Liga kulübünden teklif var.
Pek de fazla düşünecek birşey yok sanki.
Büyük umutlarla Liverpool’a gelen Joe Cole, sakatlık ve formsuzluk dolu bir sezonun ardından 3 milyon pounda Tottenham’a gidiyor. Kimi nasıl kesecek de oynayacak bilmiyorum ama piyasaya çıktığı West Ham’deki hocası Harry Redknapp’e tekrar kavuşacağı gerçek.
29 yaşındaki Joe Cole bu sezon 9’u ilk 11 olmak üzere sadece 11 Premier League maçında Liverpool forması giydi. UEFA Avrupa liginde ise 7 maçı var. Bu maçlardaki katkısı da minimuma yakın. Gerçekten büyük hayal kırıklığı. Liverpool’a ilk imzayı attığında çok tartışılan haftalık 90.000 pound maaşı da kazığın en fena tarafı.
Joe Cole sağlık konrolünden sonra bugün yarın Londra’da imzayı atacak. Tabii sağlıklı ise…
Bu arada Tottenham’ın geçen hafta açıkladığı son transferi bizim zamanında Amerikalı’dan kaleci olmaz diyerek Galatasaray’dan paketlediğimiz Brad Friedel. 40 yaşında 2 yıllık imza attı.
Amerika’da ortalama 1.5 milyon satan haftalık Newsweek dergisinin bu haftaki kapak konusu Barcelona.
Tarihin en iyi futbol takımı olup olmadıklarıyla ilgili uzun bir yazı ele alınmış. Guardiola’nın takıma yansıttğı ruhtan, dışardan gelen Villa ve Abidal’in özkaynaklar Xavi ve Iniesta’ya nasıl bu kadar kusursuz adapte olduklarına kadar bir çok detay kaleme alınmış.
Avrupa basımında da yer alıyorsa alıp okumak lazımdır.
Henüz imza yok. Son detaylar konuşuluyor. Pazartesi resmi imzayı atıp Roma’nın yeni teknik direktörü olması bekleniyor. Senelik maaşı bonuslar hariç 1.6 milyon euro olarak konuşuluyor. Yardımcısının bu sezon futbolu bırakan Ivan De la Pena olması büyük ihtimal. O da görüşmeler için Roma’da.
Amerika’lılar tarafından satın alındıktan sonra sezon sonu Montella’yı yollayacaklarını zaten tahmin ediyordum ama Ancelotti gibi Roma ile yatıp kalkan bir adam gelir diyordum. Luis Enrique ilginç seçim. Çakma Guardiola kafası mı olur yoksa çılgın Roma projesi mi soru işareti. Tabii kulübün yeni sahiplerinin transferde nasıl bir yol izleyecekleri de önemli. Roma’nın rotasyonu kaliteli hale getirmesi lazım yoksa 35’lik Totti, Vucinic ve De Rossi ile nereye kadar? Zaten Mexes gitti Menez de yolcu.
Luis Enrique’ye geri dönecek olursak kendisi bu sezon Barcelona B ile sezonu 3. sırada bitirdi ve Atletico Madrid’den gelen teknik direktörlük teklifini reddettiğini açıkladı. İlk ciddi deneyimini kendi topraklarının dışında yapacak olması riskli ama ya tutarsa…
Nuri Şahin ve Hamit Altıntop transferlerinden sonra Real’in yapacağı diğer transfer beklenirken bir de gidecekler var. Kaka, Lass, Gago, Garay ve Pedro Leon Marca’ya göre kapının önündeki isimler. Bu 5’liden beklenen gelir ise 90 milyon euro.
Kaka ile başlayacak olursak ben Mourinho tarafından gönderileceğine inanmıyorum. Bu sezon sakatlıklar sebebiyle Mesut’un gölgesinde kaldı ancak önümüzdeki sezon çok daha fazla şans bulup tek başına alacağı maçlar bile olacaktır. Lass ve Gago’ya gelecek olursak zaten Khedira ve Xabi Alonso’nun gerisinde kalan bu ikili Nuri ve Hamit’in gelişiyle kesin yolcu. Hatta Lass için Fenerbahçe’nin ismi de geçiyor ki gelirse nokta transfer olur. Büyük iş yapar. Çok beğendiğim bir isim. Her takımda iş yapar. Gago’yu ise hiç çözemedim. Ne yapar ne eder neden Real’de oynar? Çözebilen varsa bana da anlatsın. Garay ise oldukça kaliteli bir isim ancak o da Carvalho, Pepe ve Albiol’den şans bulamıyor. Devamlı oynamayı hakediyor ve kendi ayrılmak istiyor. Pedro Leon ise La Liga’nın orta sıra takımlarından birine gider sağdan sağdan akar işte. Real için çok yetersiz. Zaten Jose de kendisiyle geçen gün görüşmüş planlarımda yoksun demiş.
Hedef 90 milyon euro ama Kaka’nın kalacağını düşünürsek direk 50’ye düştü zaten. İsmi geçen diğer isimleri de o paralara okutmaları zor gibi. Pazarlık payı var. 40 milyon euroyu öpüp başlarına koysunlar. Üzerine 5 daha ekleyip Agüero hayalini gerçekleştirsinler.
Xavi – 126 Busquets, Dani Alves, Mascherano – 91 Iniesta – 86 Ever Banega – 80 Maxwell – 75 Abidal – 73 Keita -71 Xaxi Alonso – 71
İlk 10’daki 8 ismin Barcelona’dan olması ve Xavi’nin açık ara fark atması kimseyi şaşırtmayacaktır heralde. Rakamlar maç başına sezon ortalaması.
Agüero’nun Atletico’dan gidici olduğu geçtiğimiz haftalarda belli olmuştu. Şu an tek ciddi teklif Juve’den ama dün yaptığı açıklamaya bakacak olursak Serie A’ya gitmeye pek gönüllü değil; “Atletico’dan ayrılmak istiyorum ama İspanya’da kalmak istiyorum”.
Bu durumda iki opsiyon kalıyor. Ya Real ya Barca… Real başkanı Florentino Perez aynı şehir takımı centilmenlik bozulmasın kafası teklif yok diyor aynı şekilde Mourinho da bunu doğrulayıp Higuain ve Benzema takımda kalacak diyor. Tabii bu açıklamalar ters manyel de olabilir ama daha net bir adım Barcelona’da geliyor ve Zubizarreta dün Atletico Madrid sportif direktörü Caminero ile görüşüyor.
Bonservis bedeli 45 milyon euro net. İndirim yok. Messi, Villa, Pedro, Afellay rotasyonuna “cuk” oturur. Maradona’nın damadına Messi ile oynamak yakışır. Diğer alternatiflerin ise Alexis Sanchez ve Rossi olduğu söyleniyor ki onlar için de attığım başlık geçerli.
