Ronaldinho çok çirkinleşti bu akşam

3272728703_d5dcd45c06_b

Az önce Lig Tv’de Nostalji futbol programında 2003 Konfederasyon kupasını izledim. Ercan Taner‘in Milli maç anlatmasını özlemişim. Maçı inanılmaz yaşıyor ve yaşatıyor. 2002 Dünya kupası ve 2000 yılındaki Uefa kupası maçlarındaki anlatımı doyumsuzdu. Duyduğum kadarıyla İspanya maçını da Ntv’de Rıdvan ile beraber anlatacaklarmış. Nefis haber!

Neyse beni gece gece koparan dakikaya gelelim. Brezilya ile oynadığımız ve 2-2 biten maçta, Ronaldinho 2. golden sonra topu kale içinden almak isterken Rüştü ile tartışıyor ve bir kargaşa çıkıyor. Futbolcular birbirine giriyor ve bu arada Ercan Taner patlatıyor; “Ronaldinho çok çirkinleşti bu akşam!!”.

Okurken sizlere ne kadar komik gelir bilemem ama maçın heyecanı ile o kadar içten söylüyor ki Ercan Taner… Programın tekrarı kesin olur yakalarsanız kaçırmayın derim. Bu arada müthiş oynadığımız turnuvanın yarı finalinde, son dakikalarda Okan Yılmaz‘ın kaçırdığı penalıtyı izlerken canım bir kez daha acıdı. Gerçekten yazık olmuş.

Temcit pilavı

hikmet_karaman_

Hastayım bu kötü yöneticilere. Ankaragücü, Hakan Kutlu‘yu 2. kez kovduktan sonra 3. kez Hikmet Karaman’ı göreve getirmiş. İstikrar ve başarı kelimelerini hiç duymamışlar heralde. Karaman da “Biz liderler risk almayı severiz. Eğer düşüncelerimi kabul etmeselerdi, gelip takımı kurtarıp gitmek gibi bir düşüncem yoktu. 1,5 yıl boyunca planlama bana ait olduğu için teklifi kabul ettim” diyerek göreve başlamış.

Şahsen ben kendisinin bugüne kadar çalıştırdığı sayısız Anadolu kulübünde herhangi bir liderlik vasfı gösterdiğini hatırlamıyorum. Hatta konuşmaları ve mimikleriyle biraz Fatih Terim özentiliği olduğu bile söylenebilir. Ayrıca 1,5 yıllık planlama yapacaklarmış. Sezon sonunda “yönetimle anlaşamadık” deyip yolların ayrılacağına bahse girerim.

Yapma be hocam, neresi benziyor??

2582152785_b6bcd09cb8_o

İspanya maçı öncesi Fatih hocanın enteresan açıklamaları devam ediyor. İspanyol spor gazetesi Marca ile yaptığı özel röportajda, İspanya kalecisi İker Casillas ile ilgili sorulan soruya verdiği cevap;

“Casillas en büyüklerden biri ama burada Volkan Demirel ile onu çok benzetiyoruz.”

Yapma be hocam. Ben Casillas’ın hiç saçma sapan kırmızı kart gördğünü ya da Volkan’ın Kiev deplasmanında yediği goldeki gibi denize çömlek misali atlayış yaptığını hatırlamıyorum…

Giderayak bir liste yap Guus hocam

3269584874_5812df44b6_o1

Sezon ortasında sürpriz şekilde Scolari‘nin yerine Chelsea‘nin başına geçen Guus Hiddink’in Mayıs ayında kulüpten ayrılacağını biliyoruz. Sadece bu zor durumda yakını olduğu Abramovich‘i kırmamak için kısa süreliğine bu görevi kabul etmişti.

Geçtiğimiz günlerde Chelsea yönetiminin Hollandalı hocadan yeni bir isteği daha olmuş. Kulüpten ayrılmadan takımın eksiklerine göre yazın transfer edilebilecek oyuncuların listesini istemişler. Geçtiğimiz yaz Scolari’nin çok istediği Deco‘dan istedikleri verimi alamayan İngilizler, aynı hataları tekrarlamak istemiyorlarmış.

Hep takıldığım bir konudur bu. Eğer yeni hoca gelecekse transferlerin onun oynatacağı sisteme ve kafasındaki oyun planına göre yapılması gerekmez mi? Bizim ülkemizde de çok oluyor bu. Başkan kafasına göre takımı kuruyor, sonra hocayı getiriyor yönetsin diye. Bana göre yanlış.

Yazın yolunuz Amerika’ya düşerse

picture-17

Meksika’nın en zengin kulübü Club America, sponsorlarıyla beraber bu yaz Amerika’da bir turnuva düzenliyor. Milan, Chelsea ve İnter gibi Avrupa’nın dev kulüplerinin katılacağı turnuvada, amaç yaz vakti güzel para kazanmak tabii ki. California, Georgia, Maryland, Texas ve Massachusetts’de oynanacak maçların biletleri şimdiden satışa çıkmış.

Daha detaylı bilgiyi buradan alabilirsiniz.

Carrusca!

picture-1-15-54-13

Bi anda aklıma geldi! Galatasaray’ın böyle bir yabancısı var ve Meksika’da kiralık oynuyor. Cruz Azul‘a gittiği günden beri 2 maçta oynamış ve 1 gol atmış. Fena istatistik değil aslında. Yüzde elli ile oynuyor çocuk. Gerçi üstüne de çok fazla gitmeyelim, kolu filan kırılmış. Galatasaraylıların sakatlık problemi sadece Florya’da değil yani anlaşılan.

Bu adamın Galatasaray’a ilk transfer olduğu günü hatırlıyor musunuz?

“Carrusca otoriteler ve Arjantin’in dünya çapında en çok tanınan eski futbolcusu Maradona tarafından Arjantin’in gelecek vaat eden yıldızları arasında ve geleceğin Maradona’sı olarak gösteriliyor.” diye haberlerle birlikte gelmişti…

2018 Dünya kupası

world-cup-trophy_1299247

2018 Dünya kupasına daha çok var, ancak FIFA şimdiden aday ülkeleri denetlemeye başladı. 24 kişilik komite, 2010 yılının Aralık ayında kararını verecek. 1930 yılından beri düzenlenen Dünya kupası, 10 kez Avrupa’da, 6 kez Güney Amerika’da ve birer kez Asya ve Amerika’da olmak üzere toplam 18 kez düzenlendi. Aday ülkelerin, 12 adet en az 40000 kapasiteli ve final için en az 80000 kapasiteli stadyumları bulunması gerekiyor. FIFA’ya başvuran adaylar şöyle;

world_map04

İngiltere 2018 Dünya kupasını düzenlemek üzere en favori aday olarak gösteriliyor. En son 1966 yılında turnuvayı düzenlediler. Ana stadyumları 90000 kapasiteli Wembley.

Endonezya Bu kadar iddaalı ülkeler varken aday olmaları herkes için sürpriz oldu. Ana stadyumları 88000 kapasiteli Bung Karno.

İspanya – Portekiz 2002’de Japonya ve Kore’nin beraber düzenledikleri kupadan sonra onlarda birlikten güç doğar diyerek aday oldular. İspanya daha önce 1982 yılında kupaya ev sahipliği yapmıştı. Ana stadyumları 80350 kapasiteli Santiago Bernabeu ve 62000 kapasiteli Estadio da Luz.

Katar Katar, Dünya kupasını düzenleyen ilk Arap ülkesi olmayı hedefliyor. Daha önce Mısır, Fas ve Tunus-Libya ortak adaylıkları başarısız olmuştu. Ana stadyumları 50000 kapasiteli Qatar Khalifa International Stadium.

Japonya 2002 yılında Kore ile birlikte düzenledikleri kupa sonrası, bu sefer şansları az. Ana stadyumları 72000 kapasiteli International Stadium.

Avustralya Daha önce düzenledikleri 2000 Olimpiyatları, 2003 Rugby Dünya kupası ve 2006 Commonwealth(Ulus) oyunları ile bu işte ne kadar başarılı olduklarını kanıtladılar. Ana stadyumları tam 100000 kapasiteli Melbourne Cricket ground.

Hollanda – Belçika Euro 2000’i beraber düzenleyen ve oldukça basarılı olan ikilinin, Dünya kupası için yine de yapması gereken çok iş var. Ana stadyumları 51500 kapasiteli Feyenoord De Kuip ve 50000 kapasiteli King Baudouin stadyumları.

Meksika 1970 ve 1986 yıllarında kupayı 2 kere düzenleyen Meksika’nın ana stadyumu 105000 kapasiteli Aztec. Küçük bir hatırlatma, Maradona’nın Tanrı’nın eli dediği gol pozisyonu 1986 yılında Meksika’da olmuştu.

Rusya İngiltere’den sonra diğer favori aday Rusya. Ana stadyumları 78000 kapasiteli Luzhniki.

Amerika Birleşik Devletleri 1994 yılında Dünya kupasını düzenleyen Amerika’da o yıldan beri futbola olan ilgi oldukça arttı. Ana stadyumları 91000 kapasiteli Rose Bowl.

Güney Kore Japonya ile birlikte düzenledikleri 2002 Dünya kupasından sonra 10 tane daha yeni stadyum inşaa ettiler. Ana stadyumları 65000 kapasiteli Seoul World Cup Stadium.

Manchester’a geri dönüş?

2804709004_034cdc5f3c

Önümüzdeki sezon için Robinho‘nun yanına etkili bir forvet almak isteyen ve bunun için çuvalla parası olan Manchester City, bu sezon La Liga’da 19 gol atan Atletico Madrid‘li Diego Forlan’ın peşine düşmüş. Daha önce Tottenham ve Sunderland ile de adı anılan Uruguaylı yıldız için, Atletico Madrid yönetimi tekliflere açık olduklarını belirtmişti.

Forlan’ın menajeri Daniel Bolotnikof, Skysports‘a yaptığı açıklamada; Avrupa’nın önemli kulüplerinden teklifler aldıklarını ancak bu takımların isimlerinin gizli tuttuklarını söylemiş ve Forlan’ın geleceğinin İngiltere’de olabileceğini sözlerine eklemiş.

Uruguaylı forvetin İspanya’ya gelmeden önce Manchester United‘da 2 buçuk sene geçirdiğini ve sadece 10 kez gol sevinci yaşadığını hatırlatayım.