Dünya Kupasından en çok kazanan kulüp Barcelona

2010 Güney Afrika Dünya Kupasında mücadele eden 736 futbolcunun kulüplerine FIFA tarafından ödenilmesi gereken toplam 40 milyon dolar dün ödendi.

55 ülkeden 400 kulübün paylaştığı 40 milyon dolardan en büyük payı 866,000 dolarla Dünya Kupasına 13 oyuncu yollayan Barcelona aldı. Barcelona’nın ardından 778,000 dolarla Bayern Munich, 762,000 dolarla Chelsea, 695,600 dolarla Liverpool ve 678,133 dolarla Real Madrid paylarını aldılar.

Amerikan kulüplerinin toplam aldıkları pay 423.200 dolar olarak açıklandı. İngiliz kulüplerinin toplam payı 5.9 milyon dolar, Alman kulüplerinin toplam payı ise 4.7 milyon dolar oldu. Kupayı kazanan İspanyolların kulüp payı ise 3.7 milyon euro oldu.

Kulüplere dağıtılan bu paraların belirlenme şekli ise şöyle; Dünya Kupasında yer alan her futbolcunun günlük bedeli 1.600 dolar olarak hesaplandı ve kupa başlamadan 2 hafta öncesinde kampa girdikleri günde sayaç başladı. Her futbolcunun ayrı ayrı son maçını oynadığı gün sayaç durdu.

FIFA’nın Dünya Kupası süresince ve öncesindeki 4 senede reklam ve yayın gelirlerinden elde ettiği rakam ise 3.4 milyar dolar. Önümüzdeki Mart ayında bununla ilgili daha geniş kapsamlı bir rapor açıklayacaklar.

Isınamadım şu çocuğa

Barcelona Copa Del Rey’de yoluna devam ediyor. Athletic Bilbao deplasmanında alınan 1-1’lik beraberlik tur için yeterli oldu. Maçtan önce San Mames deplasmanının zor olacağını tahmin ediyorduk ve oldu da…

Maçın canlı yayını ülkemizde yoktu o yüzden netten takibi de sıkıntılı oldu. Ara ara kesintilerle izleyebildiğim mücadelede Bilbao çok asıldı maça. Barcelona son zamanlardaki en dağınık görüntüsündeydi. Maç boyunca pozisyon bulmakta sıkıntı çekildi. Villa 2 tane temiz pozisyonu harcadı ama bu sefer kurtarıcı olarak Abidal yetişti. Son dakikalarda gelen Llorente golü de fena sıkıntı yaptı. Maçın sonunu zor getirdik. Bu arada Abidal’ın golü 130 maçlık Barcelona kariyerindeki ilk golü oldu. Hatta profesyonel futbolculuk kariyerinin de 4. golüymüş. Daha önce Lyon formasıyla kupa maçlarında Lille ve Le Mans’a gol atmış. Bir de Fransa Milli takımıyla penaltıdan İtalya’ya.

Olur sezon içinde böyle maçlar önemli olan yola devam ediyor olmak diyoruz ve hafta sonu Deportivo deplasmanını bekliyoruz artık.

Başlığa gelince ise; Busquets efendi az kalsın Xavi’nin bileğini eline veriyordu. Bana bak çocuk şu adamın yanında durarak top oynamayı öğrendin ama ben sana hala ısınamadım. Ayağını denk al!

*Tabii bu hafta Barcelona’nın kralı Abidal. Fotoğraf Pique’nin twitter hesabından.

Avram&Roy&Gerard&Carlo

Aston Villa:0 Sunderland:1 (Premier League 18.)

Gerard Houllier; “Aleyhimde yapılan tezahüratları duydum ve canım acıdı. Sinirlenmekte haklılar ama bu durumdan daha güçlü çıkacağız. Şimdilik işimiz zor.”

Newcastle:5 West Ham:0 (Premier League 20.)

Avram Grant; “Bu durumdan takımı çıkaracak kişi benim ve rahatım. Bu maçtan önceki serimize bakın. Dipteydik ve biraz toparladık.”

Blackburn:3 Liverpool:1 (Premier League 12.)

Roy Hodgson; “Geleceğim hakkında konuşmaya hazır değilim. Şu anda sonuç ve performans yüzünden yeterince moralim bozuk. Bana kovulmamla ilgili soru sormayın. Cevaplamayacağım.”

Wolverhampton:1 Chelsea:0 (Premier League 5.)

Carlo Ancelotti; “Kovulursam benim için sürpriz olur. Karar benim değil ve daha yapılacak çok işimiz var. Kulüpteki herkesle ilişkim çok iyi.”

Giderse bir tek Roy gider. Bu sezon Liverpool kırmızı olmaktan çıktı. Eskiden de bir öyle bir böyle zamanlar olurdu ama en azından ruh vardı, inanç vardı, mücadele vardı. Artık o da yok. Ligin 12. sırasında olmak yakışmıyor. Birileri bedeli ödemeli. Uymadı, tutmadı işte…

150

Pep bu akşam 150. defa Barcelona’nın başında sahaya çıkıyor. Rakip San Mames’te Athletic Bilbao. Kolay olmayacak ama olacak.

Bir Wisla maçıyla başlayan Barcelona A takım hocalığında bugüne kadar 149 maçta 109 galibiyet, 27 beraberlik ve 13 mağlubiyeti bulunuyor. Kazanılan 8 kupa var. Finallerde hiç kaybetmemesine ve Real Madrid’e karşı 5’te 5 yapmasına da ayrı bir parantez. 5 maç sonucu; Barca:16 Real:2

Yürüyedur. Sırada Mourinho’nun evinde yenilmez serisini bozmak var. Bu arada hazır Mourinho demişken son Getafe maçında yine hakeme sardırmış;

San Mames’te bilet kuyruğu

Barca yarın kupa maçı için Athletic Bilbao deplasmanında. İlk maçta Camp Nou’da alınan 0-0 beraberlik Athletic Bilbao taraftarında umutları yeşertmiş durumda. 40 saattir bilet kuyruğunda bekleyen, geceyi dondurucu soğukta stadın önünde geçiren vatandaşlar var.

Satışa çıkacak 1,158 bilet var gerisi kombine. Bilet fiyatları 55 ile 110 euro arası. Yazık olacak bunca çilelerine ama en azından Barcelona’yı canlı izleyecekler. Yine de bizden şanslılar.

Calvin Klein Celtic’te

Arsenal’de geçirdiği 9 yılın ardından en son 2007-2008 sezonunda West Ham forması giyen Ljungberg, Amerika’da geçen iki macera dolu sezon sonrası yeniden Avrupa kıtasında. Celtic’le 6 ay kiralık olarak sözleşme imzalayan 33’lük İsveç’li sezon sonunda Chicago Fire’a geri dönecek.

Ljungberg bir diğer adıyla bay Calvin Klein ayağının tozuyla bu hafta sonu Glasgow derbisine de çıkacak ve daha önce hemşehrisi Henrik Larsson‘un giyip efsane olduğu 7 numaralı formayı giyecek.

Bu arada herif çok yakışıklı lan.

İlk yarıların gol kralları

İngiltere Premier League – Berbatov (Manchester United) – 11 gol İspanya La Liga – Cristiano Ronaldo (Real Madrid) – 18 gol İtalya Serie A – Cavani (Napoli) / Di Natale (Udinese) – 10 gol Almanya Bundesliga – Theofanis Gekas (Eintracht Frankfurt) – 14 gol Fransa Ligue 1 – Moussa Sow (Lille) -14 gol Hollanda Eredivisie – Björn Vleminckx (NEC) – 13 gol Portekiz Primeira League – Hulk (Porto) – 13 gol İskoçya Premier League – Kenny Miller (G.Rangers) – 19 gol Spor Toto Süper Lig – Alex (Fenerbahçe) / Emenike (Karabük) – 12 gol

Elías Atletico Madrid’de

Atletico Madrid’in adını bu ara Simao ve Beşiktaş transferiyle duyuyoruz ama adamlar da boş durmuyorlar. Yarın Corinthians’ın 25 yaşındaki orta sahası Elías’a imza attırıyorlar.

Elías’ı izleme fırsatı çok az buldum ama enerjisi ve uzaktan şutları enteresan bir isim. Ancak 25 yaşından önce parlayamadıysa, Milli formayı kapamadıysa bu saatten sonra nasıl olur bilemem. Avrupa futbolunun sertliğine alışması lazım daha… Atletico Elías dışında da boş durmuyor. Beşiktaş’a gideceği iddia edilen Simao’nun yerine Schalke’den Rakitic’i istiyorlar. Bu Rakitic de Lincoln Galatasaray’a gelince Schalke’nin kaptığı bir isim.

Bu arada hazır La Liga’ya bulaşmışken; Barcelona bugün Bojan Krkic’in sözleşmesini 2015 yılına kadar uzattı. Sözleşmede yer alan serbest kalma bedeli 100 milyon euro.

26 yıl sonra gelen şampiyonluk

Dün Brezilya’da nefes nefese sona eren bir lig vardı. En son 1984 yılında Carlos Alberto Parreira yönetiminde şampiyon olan Fluminense, dün tarihindeki ikinci şampiyonluğunu yaşadı.

Ligin son haftasına şampiyonluk şansları devam eden Corinthians ve Cruzeiro’nun önünde lider olarak giren Fluminense, Rio de Janeiro’da 40.000 taraftarın önünde Guarani’yi 1-0 yenerek 71 puanla şampiyonluğa ulaştı. Takipçiler Corinthians Goias deplasmanında 1-1 berabere kalırken Cruzeiro ise son haftayı 2-1’lik Palmeiras galibiyetiyle kapattı.

Geçen sezon düşmekten son anda kurtulup ardından lig şampiyonluğuna ulaşmak… Forvette de bizim eski dostlardan biri var. Kalbinde sorun var denilip geri gönderilen Washington.