Manchester United Şampi

Dün akşam oynanan erteleme maçında Wigan ilk yarıyı 1-0 önde kapayınca Liverpoollu futbolcular, taraftarlar ve Rafa Benitez kesin acayip heyecanlanmışlardır. Ben de dahil olmak üzere “acaba mı?” dedik. “Wigan bu akşam koyarsa bir de üstüne haftasonu Arshavin Liverpool’a yaptığını Old Trafford’da Manchester’a da yapar mı?” fantezilerine kaptırdık kendimizi. Ama olmadı, Manchester United yine gösterip vermedi ve 1-0 yenik duruma düştüğü maçı, sezon sonu gidiyorum diyen Tevez ve Carrick‘in golleriyle 1-2 kazandı.

Haftasonu Arsenal ile karşılaşacak olan Kırmızı Şeytanlar bu maçtan 1 puanla bile ayrılsa Premier League şampiyonu olacak. Bu arada ilginç bir detay vereyim. Manchester United‘ı 23 sene içinde 10 kez Premier League şampiyonu yapan Sir Alex Ferguson kariyerinde 2. kez Old Trafford’da bir şampiyonluk maçına çıkacak.

Bu sezon Premier League kupasını kaldırmak için oldukça hevesli olan Liverpool kaptanı Gerrard‘ın hayalleri yine önümüzdeki senelere kaldı. Futbol yazarları birliği kendisine yılın futbolcusu ödülünü vererek teselli etti. 1990 yılından beri bu ödülü alan ilk Liverpoollu oldu Gerrard.

Güiza’nın net maliyeti

Mallorca’nın geçen sezon yaptığı transferlere ilişkin gelir ve giderlerindeki şüpheler ve bazı iddiaların ortaya atılmasının ardından kulüp yönetim kurulunun, spor direktörü Nando Pons’un yaptığı transferler hakkında inceleme başlattığı ileri sürülmüştü. İspanyol basını, Mallorca kulübünün geçen sezon başka kulüplere transfer ettiği futbolcularından elde ettiği gelirin olduğu kulüp belgesini yayınlarken, Güiza için Fenerbahçe’den alınan bonservis bedeli 12 milyon 540 bin Avro olarak gösterildi.

8 Temmuz 2008 günü Fenerbahçe kulübü tarafından transferi açıklanan Güiza’nın o günkü kur ile bonservis bedeli 24.367.600 lira. 4 yıllık sözleşme imzalanan ve yıllık ücretinin de 3 milyon euro yani yine o günkü kur ile 5.820.000 lira olduğu açıklanan Güiza’nın kulübe 4 sene için toplam maliyeti 47.647.600 lira. Oh aslanım!

Peki Güiza bugüne kadar ne yaptı? Oynadığı 29 Turkcell Super lig maçında 8 gol, 8 Fortis Türkiye kupasında 2 gol, 10 Avrupa kupası maçında 3 gol yani toplamda 46 maçta 13 gol. Yanlız şu an yazarken farkettim de o kadar fena değilmiş, ben daha da az gol attı zannediyordum. Ama golü filan bırakın da adam hakkaten deli ediyor top ayağındayken, dün akşamki kupa finalinde çıldıran Fenerli arkadaşlarımı görünce bir kez daha anladım.

Aslında bu istatistikleri de çok sallamamak lazım. Sonuçta istatistik mini etek gibidir. Çok fazla şey gösterir ama esas görülmesi gereken şeyi göstermez…

Boro’nun en iyisi Tuncay

Middlesbrough taraftarının, resmi internet sitesi mfc.co.uk‘den katıldığı, kulüp sponsoru Garmin’in adını taşıyan ödüle, oyların büyük çoğunluğunu alan Tuncay Şanlı layık görülmüş.

Kötü bir sezon geçiren ve düşme hattından bir türlü kurtulamayan M’Boro’da, Tuncay, Aston Villa maçında attığı iki gol, ayrıca Liverpool, Hull City ve Stoke karşılaşmalarında attığı goller ve bitmek bilmeyen mücadelesiyle bu sezon taraftarın sevgilisi olmayı başarmıştı. Taraftarların bir maçta bütün futbolcuları ıslıklarken bir tek Tuncay’ı alkışladığını ve bunun İngiliz basınında tartışma konusu olduğunu da hatırlıyoruz.

Bu haftasonu oynanacak Aston Villa maçından önce, Garmin Yılın Oyuncusu ödülü Tuncay’a takdim edilecek.

1-Tuncay 73% 2-Downing 9% 3-Digard 4%

E-MAIL sallamasyonu

Sabah gazetesinin haberine göre; Galatasaray’ın dünkü Divan Kurulu toplantısında en ilginç açıklamalardan birini eski başkanlardan Faruk Süren yapmış. Süren, “Scolari’nin menajerinden bana bir e-mail geldi. Galatasaray’da seve seve çalışabileceklerini bildiriyordu. Bu e-mail’i hemen Başkan Adnan Polat’a yönlendirdim” demiş.

Yahu olacak işmi bu? Adam gerçekten Galatasaray’da çalışmak istese bile niye eski başkanla temasa geçsin? Heaa bir de e-mail ile?? Atış serbest, gönder Sabah!

Fazla iyi!

Athletic 24 senedir kupayı alamıyordu. Final maçı için hazırlanan özel formalar, binlerce taraftarla beraber antremanlar ve Mestella’nın çoğunluğunun Basklar tarafından doldurulmuş olması filan işe yaramadı. Barça yenik duruma düşmesine rağmen hiç mi hiç zorlanmadan 4-1’lik skorla Kral kupasına uzandı.

Messi son bir kaç maçtır tutuktu ama dün akşam geri döndü. Bojan İniesta‘yı aratmadı. Puyol sol bekte hatasız oynadı. Yaya Toure stoperdeki başarılı oyununu bir de güzel golle süsledi. Kalede Pinto‘ya pek iş düşmedi. Xavi‘nin golüne ayrı bir parantez açmak lazım. Adam resmen çataldaki örümcek ağını aldı. Tek kelimeyle muhteşemdi!

La Liga ve Copa Del Rey tamam. Sırada Şampiyonlar ligi var. Hadi 27 Mayıs gelsin bir an önce de Ronaldo‘yu da ağlatalım…

Bayern Münich’in yeni hocası Van Gaal

Bayern Münich AZ Alkmaar‘ı 28 sene sonra Hollanda ligi şampiyonu yapan Van Gaal ile 2 yıllık sözleşme imzaladı. 57 yaşındaki Hollandalı, 1 Temmuz günü Münih’te iş başı yapacak. Anlaşma çerçevesinde AZ Alkmaar ile Bayern Münich yazın bir de hazırlık maçı yapacak.

Kariyerine 1986 yılında AZ Alkmaar kulübünde yardımcı antrenör olarak başlayan ardından Ajax‘ın başına geçen Van Gaal, en parlak dönemini Amsterdam ekibiyle yaşadı. Ajax’ın başında 2 Hollanda ligi şampiyonluğu, 1 UEFA kupası, 1 Şampiyonlar ligi kupası ve 1 Süper kupa kazanan total futbol ustası daha sonra Barcelona‘nın başına geçerek 2 defa La Liga, 1 Kral kupası ve 1 Süper kupa kazandı.

Bayern Başkanı Rummenigge de anlaşma sonrası yaptığı açıklamada; “Van Gaal gibi başarılı ve tecrübeli bir hocayı takımın başına getirdiğimiz için çok mutluyuz” dedi.

Yanlız ben anlamadım. Van Gaal için Trabzonspor favori değil miydi? Nasıl olur da ülkemizi tercih etmez inanamıyorum.