Bir süre suyun bulanık olmadığı yerlere…

Şu dakikada ne renklerin ne de rekabetin bir önemi var. Yaşananları takip ediyoruz ancak su çok bulanık. Bilgi kirliliği had safhada. Evet şu ana kadarki gelişmelere bakarak bazı fikirlerimiz var ama yine de yorum yapmak için bazı sonuçları beklemek, yanlış kelimeler sarf etmemek gerektiğini düşünüyoruz.

Şahsen bir Galatasaraylı olarak bu işlerin Türk futbolundan çıkmasını tabii ki istiyorum ancak Fenerbahçe’nin başına gelebilecekleri düşünürken o kadar rahatsız oluyorum ki cidden üzülüyorum. Kaç gündür bu gelişmeler yaşanırken blogda tek kelime etmeden normal yayına devam ediyor olmak bile sancılıydı. Zorla içimden gelmeyerek yazdım, paylaştım desem yeridir. Evet ateşin tam ortasındaki belki Fenerbahçe olacak ama hepimiz yanacağız. Yanmamız gerekiyorsa da yanalım. Üzülsek de ağlasak da varsa sorumlular, suçlular cezasını çeksin milat olsun. Ama dediğimiz gibi önce gerçekler çıksın ortaya. Her kafadan ayrı bir ses çıkarken, olasılıkların üzerine yorum yaparak kimseye suçlu damgası vurmamak gerek. Zamanı gelince zaten hak, hukuk yerini bulacaktır.

KoKo

Şahsen futbolu renklerden daha çok seven bir Fenerbahçeli olarak; suçlular cezalandırılsın, gerçekler ortaya çıksın istiyorum. Suçlu olan herkes cezasını çeksin. Ama herkes. Sadece milat sonrası bomba elinde kalan değil. Ancak dava sonuçlandığında ne olursa olsun, benim gözümde bu sene sahada ter akıtan takımın büyüklüğünden hiçbir şey eksilmeyecektir. Konunun mafyasından kalecisine, siyasetinden hakemine sayfalarca yazarım ama gazetelere sızdırılan ne idüğü belirsiz belgeler üzerinden tüm medyanın zevkle yaptığı  gibi boşa konuşmanın, ip çekmenin, itibarsızlaştırmanın doğru olmadığını düşünüyorum. Artık bu konuların çözümü için hukuka dayanacaksak, en başta da masumiyet karinesine saygı göstereceğiz. O da ne? diyenlere dün şikeci diye ipi çekilen Mehmet Yıldız’ın bu akşam evinde olduğunu hatırlatalım. Daha fazla da konuşmayalım.

Muzo

Coentrao&Pedro

La Liga’dan ezeli rakiplerden birer haber. Barcelona Pedro’nun sözleşmesini 2016 yılına kadar uzattı, serbest kalma bedelini de 90 milyon eurodan 150 milyon euroya çıkardı. Real Madrid ise uzun zamandır peşinden koştuğu Benficalı Coentrao’yu 30 milyon euroya transfer etti.

Nuri Şahin, Hamit Altintop ve José Callejón’dan sonra Real Madrid’in bu sezonki dördüncü transferi olan Coentrao gerçekten çok beğendiğim bir isim. Sol çizgide nereye koysan oynar ama 30 milyon euro verilir mi? Kasada varsa verilir de hiç hazetmediğim bir isim olmasına rağmen kendini çok geliştiren ve geçen sezon çok iyi işler yapan Marcelo varken verilir mi bilemedim. Arkalı önlü oynatacak Jose diyeceğim ama bunun daha Ronaldo’su, Di Maria’sı var… Bakalım sezon başlayınca göreceğiz hocanın aklından neler geçtiğini…

Pedro içinse söylenecek fazla birşey yok. Ummadık anda ortaya çıkıp baş yarmış bir taş misali kendisi. Barcelona sistemi içinde çok kritik işler yapıyor. Xavi’nin araya atışlarını güzel bitiriyor, çizgiye inip güzel kesiyor. Karnesi aşağıda hetşey ortada.

Arsene Wenger’in transfer planı

Uzun zamandır Studs Up paylaşmıyorduk ama Chris Toy da bu aralar ender çiziyor. Çizdi mi de gediğine oturtuyor…

– Arsene, en kısa zamanda transfer çalışmalarına başlamamız gerekmiyor mu?

– Aceleye getirmeyin beni. Önce diğer kulüpleri görelim ona göre hareket edelim.

– Sir! Kuş gözünüzü çıkardı.

– Panik yok, kötü kararlar böyle veriliyor. Sakin… Dayan… Bekle…