Fazla iyi!

Athletic 24 senedir kupayı alamıyordu. Final maçı için hazırlanan özel formalar, binlerce taraftarla beraber antremanlar ve Mestella’nın çoğunluğunun Basklar tarafından doldurulmuş olması filan işe yaramadı. Barça yenik duruma düşmesine rağmen hiç mi hiç zorlanmadan 4-1’lik skorla Kral kupasına uzandı.

Messi son bir kaç maçtır tutuktu ama dün akşam geri döndü. Bojan İniesta‘yı aratmadı. Puyol sol bekte hatasız oynadı. Yaya Toure stoperdeki başarılı oyununu bir de güzel golle süsledi. Kalede Pinto‘ya pek iş düşmedi. Xavi‘nin golüne ayrı bir parantez açmak lazım. Adam resmen çataldaki örümcek ağını aldı. Tek kelimeyle muhteşemdi!

La Liga ve Copa Del Rey tamam. Sırada Şampiyonlar ligi var. Hadi 27 Mayıs gelsin bir an önce de Ronaldo‘yu da ağlatalım…

Nice 20 küsür senelere

Aragones maçtan önce Beşiktaş gibi bir takımı bir sezonda 3 defa yenmek zordur diyerek kılıfı hazırlamıştı zaten. Babacan‘ın hataları üzerine bir de Gökhan Gönül‘den stoper, Ali Bilgin‘den sağ bek yaratmaya kalkarsan olacağı budur. İnandık dediğin kupada, İzmir’den 4 tane yiyerek Samandıra’ya dönersin.

Memleketi İzmir’de kupayı kaldıran Mustafa Denizli ve Beşiktaş’a tebrikler. Uzun aradan sonra bu sene dubleye doğru ilerliyorlar.

Kupayı getirin artık!

fortisss

Çeyrek asır diyoruz, dalgasını geçiyoruz, kupa görmedik diyoruz iyi güzel de artık gına geldi. Hem de nasıl gına geldi biliyor musunuz? Yahu geçenlerde yoğun bakıma kaldırılan ve direkten dönen Naim o zamanlar daha Süleymanoğlu değil Süleymanov’du. Adile Teyze her akşam masal anlatıyordu. Windos’u, interneti geçtim, hatta faksı da geçtim; hala telex kullanılıyordu. Tek köprü Boğaziçi köprüsünden geçerken ödediğin ücretin içinde KDV diye bir vergi daha yoktu. Michael Jackson Thriller albümüyle yararken, Sting, Every Breath You Take ile genç kızları kendisine aşık etmekle meşguldü. Madonna efsanesi yola daha yeni çıkıyordu. Asıl en önemlisi Koko B daha ortalıkta yoktu.

Dedenin kaprisiymiş, takım iyi oynamıyormuş, Kaptan sakatlıktan yeni dönmüşmüş, Bünyamin Fener doğrarmış falan bunları geçiniz. Bütün sezon yattınız, tek maçınız bu maç. Çıkın, kıçınızı yırtın, kupayı getirin artık.

Kaç maçtır yenilmediğiniz Beşiktaş’a kupa diye bu maçta boyun eğeceğiniz tutar şimdi sizin, biz de anlatırız sonra “O zamanlar Aragones daha 45 yaşındaydı” diye…

Roberto Carlos’tan Kaka’ya tavsiye

Roberto Carlos bugün İspanyol Marca gazetesine kapak olmuş ve vatandaşı Kaka‘ya Real Madrid’e transfer olması yönünde tavsiyede bulunmuş. Kaka’yı 13 Haziran’da Sao Paulo’daki düğününe davet eden Carlos, telefonda şöyle demiş;

“Kaka, Florentino‘yu dinle. Eğer onunla konuşursan eminim ki Real Madrid’e transfer olursun. Sen Manchester City’nin futbolcusu olamazsın. Real Madrid için bir futbolcusun. İngiltere’de oynama fikrini aklından çıkar”

Marca da bu bilgiye nereden ulaşıyorsa… Neyse Roberto’nun aklı Madrid’de kaldı heralde…

Barcelona uçağındaki parti

[metacafe]http://www.metacafe.com/watch/yt-VilQgNpnZ0A/en_el_avion_celebracion_vuelta_madrid_bar_a/[/metacafe]

Daha önce bir deplasman dönüşünde Barcelona uçağında Pique’nin i pod’u eşliğinde yapılan partiden bahsetmiştim. Meğer uçaktan birileri partinin bir kısmını telefon kamerasıyla kaydetmiş.

Mourinho Sivasspor’u inceletiyormuş…

“Antrenman öncesinde kamp yaptıkları otelde basın mensuplarının sorularını cevaplayan Bülent Uygun, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Süper Lig’de şampiyonluk düğümünün 33. haftadaki Beşiktaş-Galatasaray derbisi ile çözüleceğini belirten Uygun, son dönemde takım olarak yaptıkları çıkışı incelemek üzere Inter takımının dünyaca ünlü teknik direktörü Jose Mourinho’nun ekibini görevlendirdiğini söyledi. Bülent Uygun, kamp yeri olarak Kızılcahamam’ı seçmelerindeki nedenin ise futbolcuları sürekli bulunduğu ortamdan uzaklaştırmak ve hep birlikte motive olmak olduğunu açıkladı.”

Mourinho’nun da işi gücü yok Sivas’ı inceletecek. Adamın şu anda aklında “İbrahimovic sezon sonu giderse yerine kimi alırım?” gibi sorular vardır.