Havlu vakti mi?

Kadıköy’de havlu derbi vakti… İki takımın da kazanması gerekiyor. Fenerbahçe’nin şampiyonluk yürüyüşü olacaksa, maç bu maç. Beşiktaş’da umutlar sürecekse, maç bu maç. İki takımın da beraberliğe tahammülü yok. Bursaspor beraberliğe bayılır tabii.

Fenerbahçe’de Volkan – Lugano – Emre – Alex omurgasının test edileceği bir maç. Kendilerinden bekleneni yapmaları halinde Beşiktaş’ın işi çok zor. Bal yapmayan arı Beşiktaş’ın en önemli kozu Mustafa Denizli. Bu ligi, bu maçları, bu mücadeleleri çok iyi biliyor. Bu tür mucadelelerde kumar oynamayı da seviyor. Tutturdu mu da tutturuyor ama tutturamadı mı da madara oluyor.

Tribünde yerimi alıyor ve ciğerim yettiği kadar Fener’imi destekliyor olacağım. Maç bu maç!

Katalan basınında Eyjafjallajökull

“Barca’yı durduran beyaz bulut Espanyol…”

İzlanda’da patlayan yanardağ ve tüm Avrupa’yı etkisi altına alan kül bulutu, Espanyol-Barcelona beraberliğinin ardından Katalan basınındaki karikatürlere esin kaynağı olmuş. O nasıl dağ ismidir arkadaş. Eyjafjallajökull!

Bu arada daha önce Inter maçı için Pazartesi Milano’ya gideceği açıklanan Barcelona’da program değişti. İtalyan hava sahasının kapanma olasılığına karşın bugün öğleden sonra Milano’ya gidiliyor. Eğer uçuş gerçekleşmezse otobüs yolculuğu gündemde.

Edit:

Barcelona Milano’ya otobüsle gidiyor. Hatta bugün TSİ 15.30’da yola çıktılar. İlk önce 630 km Cannes’e gidiyorlar. Geceyi Fransa’da geçirecek olan kafile yarın Milano’ya hareket edecek. Cannes-Milano arası da 351 km. Yorucu yolculuğun ardından Inter karşısında bakalım nasıl bir Barcelona izleyeceğiz.

Bernabeu’nun belası

Bugünkü Real Madrid – Valencia maçı öncesi Valencia’da ön plana çıkan isim Bernabeu’da oynadığı son 5 lig maçında 4 gol atan David Villa.

Villa son Bernabeu ziyaretinde gol atamamış ve Valencia maçı 1-0 kaybetmiş. Ancak bir sezon önce 2 gol atmış ve Valencia deplasmandan 3-2’lik galibiyet çıkarmış. Ondan bir önceki sezon yine golünü atmış ve Valencia 2-1 kazanmış. 2004-2005 sezonunda ise Zaragoza formasıyla Bernabeu’da golünü atmış ama Real maçı 3-1 kazanmış.

Bugünkü maça gelirsek; Villa’nın gole en yakın isim olacağı bir gerçek ancak son haftalarda bitirici vuruş konusunda formsuz bir dönem yaşıyor. Akıl almaz, klasına yakışmayan goller kaçırıyor. Dün Espanyol sayesinde sevinen Real’in şampiyonluk hayallerine son vererek şanssızlığını kırması en büyük dileğimiz.

Undiano Mallenco takviyeli Espanyol:0 Barcelona:0

Gün içinde Espanyol-Barcelona maçı için “böyle derbi olur mu?” demiştim… Espanyol şampiyonluk yolunda(!) oynadığı hırslı futbolla beni çok şaşırttı. Madem potansiyelleri var bütün sezon böyle mücadele etselermiş de ligin dibinde takılacaklarına Avrupa Kupası filan zorlasalarmış.

Espanyol’un hakkını verdikten sonra maçın hakemi Undiano Mallenco’ya selamlarımızı sunalım. Espanyol hırslı dedik tamam ama bir o kadar da sertti. O sertliğe de müsaade eden bir hakem vardı sahada. Espanyol tekmelerle sindirdi ve sinirlendirdi Barca’yı. Mallenco ev sahibini kolladı da kolladı. Takdir haklarının dibine vurdu. Espanyol’a göstermediği kartları döndü Barcelona’ya gösterdi. Bu kadar sert oynayan Espanyol’a kırmızı çıkmadı tertemiz pozisyonda Alves’i 2. sarıdan oyundan attı. Barcelona son yarım saatte 10 kişi oynamasına rağmen oyuna ağırlığını koymaya çalıştı ama rakiple mücadeleden fazlası gerekiyordu bu akşam…

Senaryo güzel; La Liga’ya renk gelsin isteniyor. Zaten maçtan önce Espanyol’un kalecisi Kameni’nin geçen maç gördüğü kırmızı kart iptal edilmişti. Bir de Real Madrid’den Albiol’un sarı kart cezası kalktı. Yarın Valencia maçında sahada. Başkalarının sayesinde de olsa arada bir Madrid’liler de sevinsinler. İhtiyaçları var.

Espanyol tribünlerinden bir pankart; “Rakibiniz değil düşmanınız”

Böyle derbi mi olur?

Bugün İspanya’da Katalan derbisi var. Barcelona Espanyol deplasmanına gidiyor. Madrid’lilerin hepsi bu maçtan güzel haber bekliyor. Kendi yenemedikleri Barcelona’yı başkası yener de belki yakalarız diye hayal kuruyorlar. Son olarak Van der Vaart açıklamış; “cumartesi akşamı Espanyol taraftarıyım” diye.

83 puanlı Barcelona – 37 puanlı Espanyol maçı öncesi tek bir istatistik veriyorum ve bitiriyorum. Messi’nin bu sezon attığı gol sayısı 27. Espanyol’un takım olarak attığı gol sayısı 26. Hola Madrid!

Kupa 1 aylığına Madrid’de

Barcelona başkanı Laporta ve onursal başkan Cruyff geçen sezon kazanılan Şampiyonlar Ligi kupasını bugün finalin oynanacağı Madrid şehrine teslim ettiler. Kupa teslim törenine Real Madrid başkanı Florentino Perez’in yanısıra futbolcular Raul, Kaka ve Ronaldo da katıldı. Bugüne kadar en istemeyerek katıldıkları organizasyon bu olmuştur heralde. Kupayı bırakan ezeli rakip mabedinde almaya gelecek olan yine ezeli rakip. Buna rağmen çok da samimi gelmemekle beraber başkan Perez’in sözleri çok hoş;

“Eğer Barcelona final için Madrid’e gelirse evlerinde hissetmeleri için elimizden geleni yapacağız.”

Önümüzdeki hafta içi hepiniz İtalyan’sınız ama değil mi?

Real Madrid’in şampiyonluk hesapları

Bernabeu’daki Barcelona mağlubiyeti sonrası Real Madrid’de tek hedef kalan maçlarda 7’de 7 yapmak. İlk sınav bu akşam Almeria deplasmanı. Real eğer hedeflediği gibi 7 maçtan 21 puan çıkarırsa daha önce La Liga’da kimsenin kıramadığı bir rekoru kırıyor ve 98 puana ulaşıyor. Tabii işin bir de Barcelona tarafı var. 3 puan farkla lider Barcelona’da hedef 101 puanla şampiyonluk.

Real’in daha önce La Liga’da topladığı en fazla puan şampiyon oldukları 2007-2008 sezonunda 85. La Liga tarihinde en çok puan rekoru ise Barcelona’da. 1996-1997 sezonunda 92 puan. Ancak o dönem La Liga’da 22 takımın mücadele ettiğini de belirtelim.

Eğer Real Madrid hayalini kurduğu gibi 7’de 7 yapıp kendi rekorunu kırırsa ve yine de Barcelona’nın arkasında kalırsa bu sezon adına yine ve yeni bir acı daha ortaya çıkar. Yıllar sonra 98 puanla şampiyon olamadığımız, Barcelona’nın Bernabeu’da Şampiyonlar Ligi kupasını kaldırdığı sezon diye torunlarına anlatırlar…

Bu arada Almeria taraftarları dün şehre gelen Real kafilesini Messi maskeleriyle karşılamışlar. En çok kim ayar olmuştur dersiniz?

Rakiple Barca geçmek

Hafta içi mesaisinde Barcelona Deportivo karşısında o kadar rahattı ki özellikle ilk yarı halı saha tadında geçti. Topuk pasları, direkler, çalımlar, aşırtmalar… İlk gol 15. dakikada yine muazzam bir Xavi pasıyla Bojan’dan geldi. Golün ardından öyle pozisyonlar oldu ki televizyon başında staddaki taraftarlar gibi sesler çıkararak kendimize şaşırdık.

İkinci yarı ise tempo biraz düştü derken 69 ve 72’de goller arka arkaya geldi. 69’daki Pedro’nun golü muhteşem. Önde kalan Aranzubia’yı orta sahadan solla avladı ve kasap bıyıklı Del Bosque‘ye “beni Dünya Kupasına götürmen için daha ne yapmam lazım?” mesajı gönderdi. 3. gol ise Keita’dan Toure’den karambolde bir zımba ve maçın skoru 3-0.

Sıra geldi hafta sonu Katalan derbisine. Cumartesi günü rakip deplasmanda Espanyol. İbra ve Abidal’in de dönüşüyle morallenip Milano’ya gitmek lazım.