İlk canlı yayın ve 7-0

Kuzey Kore’nin dün Portekiz’den 7 yediği maç ülkede ilk kez canlı yayınlanan Dünya Kupası maçı oldu. Brezilya maçını maç bittikten 17 saat sonra izleyecilere sunan yayıncı kuruluş, takımın mücadelesinden heyecanlanmış olsa gerek gerekli izinleri alıp dünkü maçı canlı ekrana getirdi. Ancak yaşanan hayal kırıllığının boyutu çok büyük olsa gerek. 4-5 değil 7-0. Portekiz’in de yaptığı ayıp.

Aslına bakarsanız Kuzey Kore’de en popüler sporun futbol olmasına rağmen maçların canlı yayınlanmaması garip birşey değil. Yurtiçi maçları da genelde bir kaç saat rötarla yayınlanıyor.

Messi’yi oynatmamak günah

Maradona gruptan çıkmayı garantiledikten sonra Yunanistan maçında 7 farklı oyuncuya şans vereceğini açıkladı. Muhtemelen Milito, Agüero ve Palermo gibi isimler ilk 11’de şans bulacak. Benim en merak ettiğim isim Otamendi. Bakalım defansta şans bulacak mı?

Maradona’nın dinlendireceği 7 kişi arasında ise Messi yok. Maradona Messi’nin kadroda olup da oynamamasın günah olduğunu düşünüyor. Basın toplantısında aynen böyle söyledi. Tam olarak katılamıyorum kendisine. Yunanistan maçında şanssız bir sakatlık yaşaması da günah olabilir.

Bu arada hakkaten cins adam Maradona. Basın toplantısındaki gözlüklere gel.

Vurun Keita’ya

Keita’nın nasıl olduğunu bilmek için dünkü hareketi yapmasına gerek yoktu. Sezon içinde de bunun örneklerini defalarca gördük. Ayağının 1 metre yanına düşen su yüzünden yerde kıvrandığı bile hatırlıyoruz. Sahaya çıktığının 3. dakikasında o gün top oynayacak mı oynamayacak yaptığı hareketlerden anlaşılıyordu.

Keita dün oscarlık bir hareketle Kaka’yı attırdı. Şimdi herkes Keita’ya sallıyor. Sallayacak da tabii yaptığı hareketin savunulacak yanı yok. Ama benim takıldığım nokta Keita üzerinden Galatasaray’a sallayanlar. Galatasaray’a yakışmıyormuş, hemen kapının önüne konmalıymış hatta mümkünse Güney Afrika’dan Türkiye’ye bile gelmeseymiş.

Keita sahterkarlığı seviyor mu? Evet. Peki Keita aklında sadece futbol oldu mu takımı taşıyor mu? E evet. Bu durumda neden gelmesin geri? Belki adamı alıp karşımıza konuşacağız. Bak kardeş bu hareketlerden vazgeç aklını futbola ver. Belki o da laf dinleyecek.

Bu ülkede forma giyen her futbolcu ahlaklı mı? Boğazını keserim hareketi yapanlar kral olsun, ana avrat her pozisyonda sağa sola küfredenler formalarına yakışsın ama Keita geri gelmesin… Güzel iş valla…

Palacios ailesi

Honduras Milli takımında bizim için en tanıdık isim Tottenham’da oynayan defansif orta saha oyuncusu Wilson Palacios. Milli takımın da en önemli ismi.  Ancak Wilson Milli takımdaki tek Palacios değil. Aynı zamanda 2 kardeşi Jhony ve Jerry de Milli takımda. Bir kardeşi Jhony defans oyuncusu ve ülkesinde Olimpia Tegucigalpa takımında top koşturuyor. Diğer kardeşi Jerry ise Wilson gibi orta saha oyuncusu ve ülkesinden çok uzakta Çin’de Hangzhou Greentown takımında forma giyiyor.

Bir Milli takımda 3 kardeşin aynı anda oynuyor olması bir ilk. Anne ve babalarını da tebrik etmek lazım. Futbolcu fabrikası gibiler.

Elano

“Gol attı, asist yaptı, fiyatı arttı” diyenlerin ahı tuttu heralde. Umarım sakatlığı ciddi değildir.

Bazılarına göre Türkiye’nin gelmiş geçmiş en büyük transferi dün İstanbul’da imza atarken Milli takımı Güney Afrika’daydı. İroniye gel…

Elano imzayı geçen sene attı açıkcası top mop da oynamadı ama yine de Dünya Kupasında hem de Brezilya ile… Yanlış anlaşılmasın iddiamız yok gelmiş geçmiş en iyi diye ama en azından değeri bilinsin!

Alma İrlanda’nın ahını çıkar aheste aheste

Fransa’da problemsiz gün geçmiyor. Anelka’nın kadro dışı bırakılmasını protesto eden futbolcular antremana çıkmak istemedi. Takımın kondisyoneri Robert Duverne futbolcuların bu kararına karşı çıktı. Burada devreye Evra girdi ve ikili arasında ufak çaplı bir kavga yaşandı.

Bu gelişmelerin ardından Milli takım menajeri Jean-Louis Valentin utandığını söyleyerek istifasını verdi.

link: http://www.dailymotion.com/video/xdr6kc_exclu-altercation-entra-evra-et-duv_sport