In Prekazi we trust

Prekazi’nin OFK Belgrad maçını yorumlarken önerdiği Jovanovic Galatasaray için İstanbul’a gelmiş. Şimdi ortada entersan bir durum var. Partizan’da 2 tane Jovanovic var. Biri defansif orta saha Branislav diğeri ise stoper ve sağ bek Marko ama Marko’nun aynı zamanda defansif orta saha olarak oynadığı da söyleniyor. Şimdi Prekazi’nin önerdiği hangisi benim kafa allak bullak. Ya da Prekazi’nin önerdiği adam mı geldi yoksa burada da mı bir yanlışlık var?

İmzalar atılınca kokusu çıkar diyeceğim ama ondan da emin değilim. Çünkü geldi demek imza atacak demek de değil. Bir Laurent Robert örneğini hatırlatırım.

Tamamen kapalı kutu. Eğer Prekazi’nin önerdiği doğru adamı getirdiysek;

In Prekazi we trust…

EDIT: GALATASARAY RESMİ İNTERNET SİTESİNDEN AÇIKLAMA!!

Sirk

Ibrahimovic’i kadroya katan Milan hızını alamamış gözüküyor. Berlusconi yarın Robinho transferini açıklayabileceklerini söylemiş. Konuşulan ilk sezon kiralık sonrası satın alma opsiyonlu.

Ibra, Roni ve Pato’lu hücum hattı şimdiden heyecan uyandırırken bir de bunlara Robinho’nun katıldığını düşünemiyorum. 4’ü birden oynarsa takım savunması filan demeyin (haklısınız ama demeyin) hücum ederken olabilecekleri gözünüzün önüne getirin. Hea bir de kankalar Ronaldinho ve Robinho’nun Milano’da partileyeceği geceler var tabii.

Bu arada sirk demişken Ronaldinho ilk haftadan başlamış;

link: http://www.dailymotion.com/video/xemgu3_hd-ac-milan-v-lecce-ronaldinho-elas_sport

Yok artık Zac!

Japonya Futbol Federasyonu Dünya Kupası sonrası görevi bırakan Takeshi Okada‘nın yerinen seyyar hocaların kralı Alberto Zaccheroni’nin getirildiğini açıkladı.

1983 yılında Cesenatico ile başladığı teknik direktörlük kariyerinde Milan, Lazio ve Udinese gibi kulüpleri de çalıştıran Zaccheroni geçen sezon geçici olarak Ferrara’nın yerine Juventus’un başına getirilmişti.

Japonlar bu kararı alırken ne düşündüler, Zaccheroni’de ne ışık gördüler bilemiyorum. Harakiri bu olsa gerek.

Giderayak Ibramilanovic

“Filozof Guardiola’nın son isteği buydu. 6 aydır benle konuşmuyordu. Bir odaya girdiğim zaman orayı hemen terk ediyordu.”

Zlatan Ibrahimovic

Bu arada kariyerindeki 6. takımı Milan olacak olan Ibra’ya bugüne kadar toplam 168.6 milyon euro bonservis bedeli ödenmiş. Bu sezonu Milano’da kiralık olarak geçirecek olan Ibra’nın satın alma opsiyonu 24 milyon euro ile Milan’da ki bu opsiyonu kesin olarak kullanacaklar. Geçen sezon ise Eto’o(42)+45 milyon euro bonservisle Barca’ya gelmişti. Zamanında Malmö’den Ajax’a 7.8, Ajax’dan Juve’ye 25 ve Juve’den Inter’e 24.8 milyon euroya transfer olmuştu.

Raul Meireles Liverpool’da

Barcelona’ya gitmek isteyen Mascherano’ya yol veren Liverpool orta sahasını Porto’dan 27 yaşındaki Raul Meireles ile güçlendirdi. Resmi siteden yapılan açıklamaya göre Porto’ya ödenen bonservis bedeli 14 milyon euro.

Mascherano’nun gidişinin ardından Poulsen’le beraber yapılan ikinci transfer oldu bu. Mascherano’dan çok daha farklı özellikleri olan Meireles’in Liverpool’a yararlı olacağını tahmin ediyorum. Tam bir asker. Enerjisi ve devamlılığı en önemli özellikleri. Hodgson’ın Fulham’da da uyguladığı bol paslı sistemi Liverpool’a da adapte etmeye çalışacağını düşünürsek Meireles bu takımda hiç sırıtmaz.

Porto ise sezon başında Sporting’den Moutinho’yu kapınca Meireles’i satılabilir gördü ve 14 milyon gibi cömert bir teklife hayır demedi. Sıkıntı yok Güney Amerika’dan bulurlar bir tane daha…

Hercules Trezeguet

La Liga’nın yeni ekiplerinden Hercules dün akşam sezonun ilk maçında Athletic Bilbao’ya 1-0 yenildi ama taraftarların keyfi gıcır. Sebep ise sözleşmesinin bitmesine 1 sene kalmasına rağmen Juventus tarafından serbest bırakılan 32 yaşındaki Trezeguet ile sözleşme imzalanması.

Geçen sezonu sakatlıklar sebebiyle sıkıntılı geçiren ve 19 maçta 8 gol atabilen Trezeguet, Paraguaylı Nelson Valdez ile Hercules’ün hücum hattını oluşturacak. Geçen sezonun başında iki dizinden aynı anda ameliyat geçirmesi ve sezon öncesi hazırlık kampı yapamaması en büyük eksiğiydi. Hercules tercihi de kariyerinin son günlerinde sürekli 11’de oynama isteği olsa gerek.

Monaco’da yıldızlaşan, 1998 Dünya Kupası ve 2000 Avrupa Şampiyonasında zirveye ulaşan bir kariyer. 10 senelik Juve kariyerinde 318 maçta 171 gol ve artık son demlerinde La Liga’da.

Unutmadan Hercules’in gündeminde olan Güiza da yine evde kaldı…