Liverpool’u izledim gözlerim yaşlı

Dün 90 dakika izleyebildiğim tek maç Liverpool-Sunderland karşılaşmasıydı. Hafta içi Anfield’da yaşanan Northampton faciasına rağmen dün stad yine full ve pozitif olmaya çalışan taraftarlarla doluydu ama olmadı, olamadı. Zar zor 2-2 berabere kalınabildi.

Torres’in fırsatçılığı sayesinde Kuyt’un golüyle ilk dakikalarda 1-0 öne geçildi ama Bent’in penaltısı ilk yarının skorunu belirledi. Takımlar soyunma odasına giderken Anfield’da uğultular vardı. Hiçbir şey oynamıyordu takım. İkinci yarı yine bir umut başladı ama sahneye yine Bent çıktı ve bu sefer de kafayla Liverpool’u sarstı. Bu maç bu futbolla dönmez derken kaptan Gerrard beraberliği getirdi ve maçın skorunu belirledi.

Takıma bu sezon katılan transferler hala uyum sağlayamadı. Poulsen oldukça kötü durumda. Meireles hala tutuk. Geçen sezon’u sakatlıklarla geçiren Torres’e ise ayrı bir parantez. Suratında müthiş bir mutsuzluk ifadesi var. Sanki orada olmak istemiyor. Ben buraya fazlayım der gibi…

Liverpool’u Anfield’da bu kadar ruhsuz, isteksiz ve eli kolu bağlı görmek çok üzücü. İngiliz basınında tarihin en kötü Liverpool’u bu mu diye şimdiden konuşulmaya başlandı. Hodgson doğru seçim mi bilemiyorum ama zamana ihtiyacı olduğu kesin. İlk 4’e girebilmenin tek hedef olduğu bu sezonda üzerine daha çok koyması lazım.

Bu arada stad pozitif olmaya çalışan taraftarlarla doluydu dedim ama fotoğrafta da görüldüğü üzere Amerika’lı sahipleri protestoya devam…

Premier League’in 10.000 golü

Premier League tarihinde bugüne kadar toplam 9.995 gol atılmış ve bu hafta sonu oynanacak maçlarda atılacak 5. gol tarihe geçerek Premier League’in 10.000. golü olacak.

Bu şanslı tarihe geçecek isim kim olur bilemiyorum ama ligin sponsoru Nike bu özel hafta için altın renkli toplar yaptırmış ve bu haftaki 10 maç da bu toplarla oynanacak.

Ayrıca taraftarlar da düşünülmüş ve 10.000 gol olduğu anda sadece 100 adet altın renkli top Nike Online Store‘da satışa sunulacak.

Bu arada Premier League tarihinin 1., 1000. ve 5000. golcüleri şöyle;

1. gol Mark Venus (Ipswich Town v Tottenham) (2000 / 1) 1000. gol Fabrizio Ravanelli (Derby County v Blackburn Rovers) (2001 / 2) 5000. gol Dennis Bergkamp (Middlesbrough v Arsenal) (2005 / 6)

2009-2010 Şampiyonlar Ligi gelirleri

Dün UEFA Avrupa Ligi gelirlerine göz atıp Şampiyonlar Ligiyle arasında uçurum var demiştik. Buyrun karşınızda uçurum.

UEFA Şampiyonlar Liginde mücadele eden takımlara toplam 746 milyon euro dağıtmış. Bu 746 milyonun 338 milyon eurosu yayın hakları geliri geri kalan kısmı ise performans ve katılım bedeli.

Şampiyon Inter haliyle gelirlerde de lider. Finalist Bayern ise Manchester United’ın ardından 3. sırada. United’ın 2. olmasında yayın haklarındaki payı önemli.

Julio Sergio’nun gözyaşları

Dün geceki Brescia-Roma maçının 61. dakikasında Roma 3 oyuncu değişiklik hakkını da kullanıyor. 64’de bir de Mexes atılıp 10 kişi kalıyorlar.

Bu da yetmezmiş gibi maçın son dakikalarında Roma kalecisi Julio Sergio bileğinden sakatlanıyor ama takımını kalecisiz 9 kişi bırakmamak için gözyaşlarıyla sahada kalmaya devam ediyor…

link: http://www.dailymotion.com/video/xexb7d_brescia-roma-il-martirio-di-julio-s_sport

Çakma taraftar

Taraftarsızlık sıkıntısı çeken Serie B takımlarından Triestina, stad televizyondan güzel gözüksün diye taraftar resimli pankartları tribünlere asmış. Aslına bakarsanız taraftarsızlık dediğim yine her maç 5500-6000 civarında taraftar geliyormuş maçlara ama stad full kapasiteyle dolmuyormuş.

Kombine kartların 80 lira gibi komik bir rakamdan başladığı stadı doldurabilmek için ilginç promosyonlar da yapılıyormuş arada. Mesela en son şehirde bir supermarketle anlaşılmış ve 35 liralık alış veriş yapan herkese maç biletleri 4 liradan satılmış.

Bu pankart işine bizim İstanbul Belediye de bir el atsın diyeceğim ama Olimpiyat stadı için böyle birşey hazırlatmak pahalıya patlar.

Messi’siz hafta içi mesaisi

Hafta sonu Atletico Madrid deplasmanında alınan galibiyetten çok Messi’nin sakatlanmasına kafayı takmıştık. Çok şükür yine ucuz atlattı ve 15 gün gibi kısa sayılabilecek bir süre sonra takımdaki yerini alacak.

Messi’siz ilk sınavında hafta içi mesaisinde Sporting Gijon’u Camp Nou’da ağırlayan Barca’da hem yorgunluk hem de Messi’sizlik oldukça hissedildi. Villa’nın golüyle gelen 1-0’lık galibiyete ve %70’e yakın topa sahip olmaya rağmen çok da keyif veren bir takım yoktu sahada. İlk 15 dakika Xavi-Iniesta ikilisiyle yine birşeyler olacak gibi geldi ama onlar da etkinliklerini 90 dakikaya yayamadılar.

Messi’nin yokluğunda ilk yarıda sağda ikinci yarıda Pedro’nun girmesiyle solda görev yapan Bojan çok yetersiz kaldı. Yeri Villa’nın bulunduğu en ileri uç nokta. Orada oynamadı mı cacık olmuyor açıkcası.

Guardiola takımın başına geldiğinden beri dün geceyle birlikte Messi’siz 18 maça çıkan Barcelona’nın 11 galibiyet 4 mağlubiyet ve 3 beraberliği bulunuyor. Hafta sonu rakip deplasmanda Athletic Bilbao. Sporting maçındaki futbola çok da takılmamak lazım bu takım Atletico deplasmanında büyük efor sarf edip şanssızlığı kırıp galibiyet çıkardı. Pazar günü yine bir deplasman galibiyetinden şüphemiz yok.