El Clasico öncesi; Guardiola vs. Real Madrid

Guardiola Barcelona’nın başına geldiği günden beri takımın başında çıktığı 4 El Clasico’dan da galibiyetle ayrıldı. Bu 4 maçta toplam 11 gol atan Barcelona kalesinde sadece 2 gol gördü.

Guardiola’nın ilk El Clasico’su 13 Kasım 2008’de Camp Nou’daydı. İlk yarının berabere bittiği maçta kilit 82. dakikada Eto’o ile açıldı ardından Messi skoru belirledi 2-0. Bir sonraki sınav ise 2 Mayıs 2009’da Bernabeu’daydı ve çıkan sonuç tarihe geçti. Guardiola’nın Barcelona’sı en formda dönemlerinden birinde Bernabeu’da şov yaptı ve 2-6 kazandı. Goller Henry(2), Messi(2), Pique ve Puyol’dan geldi. Guardiola’nın en zorladığı El Clasico 29 Kasım 2009’da Camp Nou’daydı. Oyun tam sıkıştı derken Dani Alves’in asistiyle Ibrahimovic golü galibiyeti getirdi 1-0. Guardiola son Real Madrid sınavında ise 10 Mayıs 2010’da Bernabeu’daydı. Messi ve Pedro’nun golleriyle çok rahat bir galibiyet alındı ve Barcelona’ya geri dönüldü.

Guardiola’nın Real Madrid maçları dışında %100’le oynadığı başka takımlar da var. 5 kere karşılaştığı Sporting Gijon’u, 4 kere karşılaştığı Malaga’yı ve 3 kere karşılaştığı Zaragoza’yı her seferinde mağlup etti.

El Clasico öncesi; Unutulmayan 10 gol

Johan Cruyff – Real Madrid v Barcelona, 1974

Diego Maradona – Real Madrid v Barcelona, 1984

Santiago Aragon – Real Madrid v Barcelona, 1990

Romario – Barcelona v Real Madrid, 1994

Roberto Carlos – Real Madrid v Barcelona, 2000

Zinedine Zidane – Barcelona v Real Madrid, 2002

Raul – Real Madrid v Barcelona, 2002

Xavi – Real Madrid v Barcelona, 2004

Ronaldinho – Real Madrid v Barcelona, 2005

Julio Baptista – Real Madrid v Barcelona, 2007

El Clasico öncesi; Messi’nin Barcelona A takımıyla ilk maçı Mourinho’ya karşıydı…

Messi Barcelona A takım formasını bundan 7 sene önce 16 Kasım 2003 tarihinde ilk kez Porto karşısında giydi. O gün Messi’ye şans veren isim Rijkaard’dı. Porto’nun başında ise Jose Mourinho vardı.

Do Dragao stadının açılışı için iki takım karşı karşıya geldi. İki takım da ilk 11’de şans bulamayan ve genç takımlarında oynayan yetenekli isimlerine şans verdi. O yeteneklilerin arasında Messi de vardı. İkinci yarıda Fernando Navarro’nun yerine oyuna girip 23 dakika sahada kaldı. O gün Porto maçı 2-0 kazandı ancak Messi 23 dakikada sergilediği performansla ertesi gün Barca TV’nin konuğuydu. Annesi ve babasıyla beraber katıldığı programda yetenekleri değerlendirildi ve bir süre sonra A takımın vazgeçilmezi olmaya başladı.

Pazartesi günü Messi yine Mourinho’ya karşı ancak bu sefer A takım formasını ilk kez giyen yetenekli bir genç olarak değil dünyanın en iyisi olarak…

Irkçılığa karşı kaptan Balotelli

Geçen sezon Inter formasıyla ırkçılık probleminden çok çeken, tribünlerden sık sık çirkin sözler işiten ve sezon sonunda bu problemi de bahane ederek İngiltere’ye Manchester City’e transfer olan Balotelli, Romanya’ya karşı oynanan son Milli maçta ülkesine dönmüş ve kendi İtalyan taraftarlarından yine ırkçı tepkiler almıştı.

İtalya’nın önde gelen spor gazetelerinden La Gazetta Della Sport bu duruma el atmaya karar vermiş ve bir kampanya başlatmış. Şubat ayında Almanya ile oynanacak olan hazırlık maçında İtalya’nın kaptanı olarak Balotelli’yi sahada istiyorlar. Gazete’de yer alan kampanyadaki sözler şöyle;

“9 şubatta Dortmund’da Almanya’ya karşı kaptan Balotelli. Aramızda hiç siyahi İtalyan yok mu? Var ve onlar da bizi temsil ediyor. Balotelli bizden biri. Bu bir mesaj olacaktır. Mario İtalya’da doğdu ancak evraklarının tamamlanması için 18 yaşına kadar bekledi. Kaptanlık pazubandı ona yakışacaktır.”

Umarım istek gerçekleşir. Güzel bir mesaj verilmiş olur. Sene 2010 olmuş hala neyin ırkçılığı hiç anlamıyorum bu kafadaki vatandaşları…

Zidane Madrid’de görevine başladı

“Zidane Zidane’dır. O bir futbol ve Real Madrid ikonu. Başka takımların da formasını giymesine rağmen kariyerinin en özel günlerini burada geçirdi ve taraftarla en güçlü bağı burada kurdu. O kulüp ve futbol adamı. Fransa, İtalya ve İspanya’da oynadı. Futbolu global olarak çok iyi biliyor. Burada çalışması gerektiğine hepimiz inandık.”

Jose Mourinho

Sekiz

Eskiden ilk yarıda 4-5 oldu mu rakibe saygıdan dururdunuz ama bu sefer geçen seneki 2-2’lik beraberliğin intikamını aldınız galiba. Messi hat trick hero. Attığı 2. gol La Liga kariyerindeki 100. golü oldu. Eto’o, Cesar Rodriguez ve Kubala’dan sonra Barcelona formasıyla bu gurura ulaştı.  Diğer goller Bojan(2), Iniesta ve Pedro’dan. Bir de Almeria’dan kendi kalesine durumu var.

Hafta arası Şampiyonlar Liginde Panathinaikos mesaisi ardından ver elini El Clasico. El mi yaman bey mi yaman Camp Nou’da hodri meydan. Madridistalar da içerde Bilbao’yu 5’lemiş. Bir hat trick hero da Ronaldo…

link: http://www.youtube.com/watch?v=hifeVqT4hXk

Maradona @ Valdebebas

Maradona dün Real Madrid antreman tesislerinde takılmış. Mourinho ve futbolcularla sohbet edip antremanı izlemiş.

Mourinho ve Real Madrid’in geleceğiyle ilgili basına da konuşmuş tabii. Real’in Mourinho yönetiminde Şampiyonlar Ligini kazanacağını ve onun dünyanın en iyi 2-3 hocasından biri olduğunu söylemiş. Antremandaki atmosferin çok iyi olduğundan bahsetmiş. Son olarak da Mourinho’nun 1 numaralı formasını imzalamış ancak imzanın yanı sıra çok özel kelimeler yazmış;

“Senin formanı imzaladığım için mahcubum; sen dünyanın 1 numarasısın”

Ibrahim Afellay Ocak ayında Barcelona’da

Barcelona transfer sezonunu erken açtı. PSV’nin Fas asıllı Hollanda’lı kanat oyuncusu İbrahim Afellay’ı Ocak ayında kadroya katmak için görüşmelere başlandığı ve önümüzdeki hafta içerisinde transferin finansal detaylarının sonlandırılacağı resmi internet sitesinden duyuruldu.

Forvet arkası ve kanatlarda görev yapabilen 24 yaşındaki Afellay özellikle hızıyla ön plana çıkıyor. Uzaktan şutları da hiç fena değil. PSV’de son 5 sezondaki maç ortalaması 23. Milli takım kariyeri ise sıradan. 2008 Avrupa Şampiyonası ve 2010 Dünya Kupasında Hollanda Milli takımında olması rağmen pek de kayda değer katkısı olmadı. Ancak Barcelona transferi sonrası Milli kariyeri de farklı gelişebilir.

Muhtemelen Guardiola’nın kafasında Afellay’ı kanatlarda Pedro ve Bojan rotasyonunda kullanmak var. Her ikisinden de iyi diyemem ama en az onlar kadar iyi. Özellikle Bojan’ın gelişim durdu ve kanatta içimizi bayıyor. Pedro da gününde olmayınca kulübeden bir adamı gözler arıyor. Afellay ilginç seçim olmuş ama Pep’in aklında vardır bir cinlik. Boşa hamle yapmaz kolay kolay…