Byron Moreno

Eski Ekvador’lu hakem Byron Moreno, New York’da iç çamaşırına saklanmış 6 kg. eroinle polise yakalanmış. Hakemlik sonrası ilginç bir geçim kaynağı seçmiş kendisine Moreno.

2002 Dünya Kupasında Güney Kore-İtalya maçını yöneten Moreno skandal kararlara imza atıp İtalyan’ları ayar etmişti. Totti’ye kırmızı gösterip Tommasi’nin golünü saymamıştı yanlış hatırlamıyorsam.

O maçta kalede olan Buffon da konu hakkında yorum yapmadan durmamış lafı geçirmiş;

“6 kg. eroin mi? 2002’de iç çamaşırında değil bünyesinde o kadar vardı…”

Standart

Gaziantep’te 63. dakikada kafa yarılır maç tatil olur. Kadıköy’de maç başlamadan kafa yarılır ama derbidir sapına kadar oynanır. Hakemin keyfe keder soyunma odasına gidişine ve orada gelen “alo?”lara bağlı bu işler.

Standart denilen şey bu ülkede hiç bir konuda olmadı ki bu konuda olsun. Beklenti yok. İngiltere’de hakemin kafasına yabancı madde gelmiş yarılmış ama maç devam etmiş. Eder tabii o maddeyi atanı anında belirliyorlar paket yapıp ömür boyu stadyumlardan men ediyorlar. Benim güzel ülkemde canlı yayın kabloları kesiliyor bir tane güvenlik kamerası bile yapanı/yapanları yakalayamıyor(!) Binlerce kişinin arasından hakemi isabet ettireni mi bulacağız? Bırakın allah aşkına…

Bugün yine konuşuyoruz yasa çıkmalı bilmem ne… Niye bugün konuşmaya başladık? Dün o olay olmasa aklımıza gelir miydi? Gelmezdi. Standart olsun eşitlik olsun pek meraklı değiliz bu işlere. 3 gün daha konuşulur sonra aynı tas aynı hamam keyfe keder kararlara devam.

Küçük Schweinsteiger’in anıları

“Bir zamanlar saha kenarında top toplardım. Sahaya o kadar yakın olup Elber, Oliver Kahn, Jens Jeremies, Thomas Linke ve Mehmet Scholl gibi isimleri izlemek fantastikti. Yıllar sonra bu isimlerin bir kaçıyla beraber oynadım. Mümkün olduğunca antremanları kaçırmamaya çalışır okuldan çıkar çıkmaz bisikletimle tesislere gelirdim. Özellikle Hargreaves’i antremanda defalarca izledim. Tek başına duvarla çalışırdı. Bir keresinde ona kramponlarını bana vermesi için yalvarmıştım. O da beni kırmamıştı…”

Bastian Schweinsteiger

Valdezmania

Barcelona’yı Camp Nou’da deviren Hercules’de Valdez manyaklığı yaşanıyor. Hafta sonu 2 gol atan Paraguay’lı forvetin formalarına büyük talep var. İmza attığı günden Barcelona maçına kadar 3.500 satan Valdez forması Barcelona maçından sonra 10.000’e ulaşmış.

Dükkanda işler iyi anlayacağınız…

Barca da kaybeder

Kendimizi basketbola kaptırınca futbolu ikinci plana attık son günlerde. Cumartesi günü evinde Hercules’e 0-2 yenilen Barcelona’yı atlamayalım sonra yenince yazıyorsun yenilince susuyorsun olmasın.

Cumartesi Camp Nou’da çok farklı bir Barcelona vardı. Özellikle ilk yarıda Xavi’nin de yokluğuyla istediklerini hiç yapamadılar. Son senelerde izlediğim en kötü Barcelona’ydı. Sahada inanç, ritim ve organizasyon adında hiç bir şey yoktu. Yeni transferler Adriano ve Mascherano vasattan da öte kötüydü.

Hercules ise lige yeni çıkmasına ve yeni bir kadro kurmasına rağmen sanki senelerdir beraber oynayan bir takım gibiydi. Dortmund’dan aldıkları Paraguay’lı Valdes muhteşemdi. Zaten 2 golün sahibi de o. Barca’ya karşı çok da kapanmadılar. Kendi oyunlarını oynayıp çatır çatır yendiler.

Erken mağlubiyet iyidir. Takıma bir şok etkisi yaratır. Umutsuzluğa kapılacak birşey yok. Guardiola ve ekibi en kısa zamanda keyif veren futbolunu sahaya yansıtacaktır. Çok fazla sevinme Madridista.

Gurur

Basketbol’dan teknik taktik olarak pek anlamam ama bu ara Milli takımımız için hep ekranda başındayız. Dün akşam da Fransa’yı farklı geçtik. Fransa iyidir kötüdür onu da bilmem ama gruplar sonrası bu kadar rahat maç kazanmak büyük iş olsa gerek. Hidayet tecrübesiyle ön plana çıkarken maçın adamı Sinan Güler desem hata yapmış olmam heralde.

Çarşamba günü sırada Slovenya var. Yolumuz açık olsun. Bu mücadele bu inançla kupaya kadar gideriz umarım.

Bu arada söylemeden edemeyeceğim. Dünkü maçta saha kenarında olan futbol milli takımımızdan Selçuk Şahin’i sık sık görmek; priceless…

Ve top Hamit’in ayağına oturur

Türk Milli takımı tarihinin en güzel gollerinden biri desek yeridir. Aklıma gelen başka Oktay’ın golü var; 7 kişiyi filan çalımlayıp yazmıştı. Hakan Şükür’e Avrupa’nın kapılarını açan bir gol vardı. Hatam varsa düzeltin İsviçre’de 30 metreden öyle bir vurmuştu.

Tabii Recep Çetin‘in orta sahadan bilerek ve isteyerek attığı golün yeri ayrı. Onun İsviçre’ye olduğundan da eminim.

link: http://www.dailymotion.com/video/xeokrj_kazakhstan-0-2-turkey-gol-hamit-alt_sport