The Sun gazetesi güzel bir araştırmayla dünya futbolunda önemli yerlere gelmiş en kısa futbolcuları kaleme almış. İlk 10 söyle;
1. Maradona – 1.65 cm. 2. Messi – 1.70 cm. 3. Zico – 1.70 cm. 4. Zola – 1.68 cm. 5. Littbarski – 1.68 cm. 6. Ardiles – 1.68 cm. 7. Roberto Carlos – 1.68 cm. 8. Archie Gemmil – 1.65 cm. 9. Juninho Paulista – 1.65 cm. 10. Arshavin – 1.70 cm.
Arshavin bu listeye torpille girmiş sanki:)
Dinamo Bükreş kağıt üzerinde her ne kadar zayıf gözükse de konsantre olma açısından oldukça zor bir maçtı. Hatta Kewell’ın şansa bulduğu gol olmasa rakibi açmakta oldukça zorlanabilirdik. Devre bitmeden kontra atakla gelen 2. gol ve 2. yarının hemen ilk dakikasında gelen 3. gol zaten meyilli olan akılları tamamiyle pazar gününe kaydırdı.
Rijkaard’ın bu maçta rotasyona gitmesi, özellikle Arda ve Baros’u pazar gününe saklaması beklenen bir karardı. Rijkaard’ı eleştirmeye bayılanlar bu takımın forveti 2 gol atan Nonda’dır diye başlarlar şimdi. Ama Kadıköy’de benim oyum Baros’a. 90 dakika şans bulan Elano da hiç fena değildi. Maya tutacak sanki. Güzel toplar dağıttı, yeri geldi rakibe bastı. Son dönemlerde performansı yerlerde olan Balta’nın yerine oynayan Caner’e defansif anlamda çok iş düşmedi. Terse attığı toplar ve ileri çıkışlarıyla bas bas bağırdı ben sol açığım diye.
Bu maç derbiye tabii ki ölçü olmaz. Ayrıca sezon başından beri aşağı yukarı her maç yapılan defans hatalarını Kadıköy affetmez. Ama gollü galibiyetle derbi öncesi morallenmek iyi oldu.
Avrupa liginde de 7 puanla lideriz. Bir sonraki maçımız seyircisiz Bükreş deplasmanı. Oradan alınacak bir galibiyet gruptan lider çıkma şansımızı %80’lere taşır.
Maradona Dünya Kupası biletini aldıktan sonra basın toplantısında kopmuş ve bu dönemde kendisini çekiştirenlere şöyle demiş;
“They can suck it and carry on sucking it!”
Maç öncesi heyecan maç başlayınca sıkıntılı oyundan ötürü sona erdi. Hatta bir ara şekerleme yaptım bile diyebilirim. Neyse sonuç Uruguay:0 – Arjantin:1. Maradona Güney Afrika biletini kaptı ama önümüzdeki 200 küsür gün çok çalışması lazım bu takımı adam etmek için. Messi bile bildiğimiz Messi gibi değil şu takımda.
Uruguay’a gelince; şu kevgir Arjantin defansına karşı adam akıllı bir pozisyon bile bulamazsan playoff oynadığına şükredeceksin. Sahi Uruguay’ın Dünya Kupası için playoff oynamadığı oldu mu hiç?
Milli takım bugün Hollanda’ya gitti. Cumartesi günü Advocaat yönetimindeki Belçika maçının ardından Bursa’da Ermenistan ile karşılaşacağız. Bu 2 maçtan 6 puan alarak Bosna’nın puan kaybını bekleyeceğiz. Hadi herşey istediğimiz gibi oldu diyelim ki bence olmayacak ardından da play off oynayarak Güney Afrika Dünya kupasına gitmeye çalışacağız. Yani dıdısının dıdısı…
14 Ekim Çarşamba akşamı Ermenistan maçının ardından Milli takım için yeni bir dönem başlayacak sanki. Fatih Terim uzun zamandır kafasında olan Avrupa’da bir takım çalıştırma düşüncesini de gerçekleştirmek için istifasını verebilir. Terim bu ülkenin en başarılı teknik adamlarından biri olmasına rağmen sevmeyeni çok. Zaten bugüne kadar Terim dışında başka birisi Milli takımın başında olsaydı bu neticelerin ardından çoktan kendisine yol verilirdi.
Bu değişim hem kendisi hem de Milli takım için çok daha hayırlı olacaktır. Futbol potansiyeli çok yüksek bir ülke olarak istikrarı yakalamamız gerekiyor artık. Turnuvalara ya gidemiyoruz ya da gittik mi yer göğü inletiyoruz. Olması gereken bir İsveç, bir Hırvatistan ya da bir Portekiz gibi her turnuvaya katılabilmek. Bunlardan eksiğimiz yok hatta fazlamız var.
Terim gider kim gelir şu an bilemiyorum ama değişim ve yeniden yapılanma şart. Bu arada Milli takım hocalarının futbolcularla aynı dili konuşuyor olması en önemli kriter bence.
Gerçi son mağlubiyet sonrası keşke rüyam gerçek olsa diyordur ama…
link: http://www.dailymotion.com/user/footballove/video/xaen1v_maradona-dream_sport
Kaptan Puyol dün akşam Barcelona formasıyla ligde 300. maçına çıkarak kulüp tarihinin ligde en çok formasını giyen 6. futbolcusu oldu. Rekor 391 maçla efsane Miguelito’da. 31 yaşındaki Puyol’un 3 sezon daha oynayıp rekoru kırması çok muhtemel. Yakışır kaptana.
Nedved bıraktı, Del Piero bu sezon bırakacak ama Juve’nin gelecekteki efsanesi şimdiden belli olmaya başladı sanki.
Lescott’ı 24 milyon pounda City’e kakalayan Everton, Atletico Madrid’in 25 yaşındaki Hollandalı savunmacısı Heitinga’yı transferin bitmesine saatler kala renklerine bağlama üzere. İki kulüp 5 milyon pounda el sıkıştılar. Everton Heitinga ile pazarlıkta.
Bu Heitinga da iyi midir kötü müdür bir türlü karar veremediğim futbolculardan. İsmi var ama daha pek bi’ numarasını görmedim.
Bu arada diğer yeni transferleri Sylvain Distin and Diniyar Bilyaletdinov, bu haftaki Wigan maçında Everton formasıyla ilk maçlarına çıktılar.
