650.000 bilet

Güney Afrika’da düzenlenecek olan Dünya Kupasının başlamasına 11 hafta kala satışa çıkarılan 2.95 milyon biletin 650.000 tanesi hala satılmamış. 2006 yılında Almanya’da düzenlenen Dünya Kupası için 3.4 milyon bilete 15 milyon talep gelmişti.

Uçak biletlerinin ve konaklamanın pahalı olması, güvenlik korkusu ve lojistik problemler nedeniyle taraftarlar Güney Afrika’ya önceki Dünya Kupaları kadar sıcak bakmıyor. Bütün problemlere rağmen en çok bilet satılan ülkeler ise İngiltere ve Amerika.

Afrika’daki yoksulluk da malumunuz. İnsanlar bilet almaktansa aç karınlarını doyurmayı tercih ediyor olabilirler..

Şampiyonlar Ligi çeyrek final eşleşmeleri

Lyon – Bordeaux; 2 Fransız birbirine denk geldi kısmetsizliğe bak. Favorim Bordeaux ama Lyon da Şampiyonlar Liginde farklı oynuyor, çok zevkli 2 maç olacak.

Bayern Münich – Manchester United; Akıllar hemen 98-99 sezonundaki finale gidiyor. Manchester son dakikada 2 gol atarak mucizeyi gerçekleştirmişti. Van Gaal Sir Alex Ferguson’a bir süpriz yapar mı? Rooney Bayern’e de çakar? Merakla bekliyorum. Favorim yok…

Arsenal – Barcelona; Bence iddaa bu maç için 2 takımın toplam pas sayısı kaç olur diye bahis açsın. Arsene Wenger için üzgünüm yolun sonu geldi. Çeyrek final de başarıdır.

Inter – CSKA Moscow; Balını sevsinler Jose!

Bu arada çeyrek final ilk maçları 30/31 Mart, rövanşları ise 5/6 Nisan’da. Yarı final eşleşmeleri de şimdiden belli;

Lyon – Bordeaux galibi vs. Bayern Münich – Manchester United galibi

Arsenal – Barcelona galibi vs. Inter – CSKA Moscow galibi

Şampiyonlar Ligi çeyrek finalistleri

Dün geceki maçların ardından Şampiyonlar Liginde son 8’e kalan takımlar belli oldu. Arsenal, Bayern Münich, Barcelona, Inter, Bordeaux, Manchester United, CSKA Moscow ve Lyon yarın İsviçre’nin Nyon kentinde çekilecek olan kuraları bekliyorlar. Aynı gün yarı final eşleşmeleri de belli olacak.

İki takımla çeyrek finalde mücadele eden 2 ülke İngiltere ve Fransa. Beşiktaş’ın grubundan çıkan United ve CSKA da yola devam ediyorlar. Özellikle CSKA’nın buraya kadar gelmesi büyük sürpriz. Grubun son maçında Wolfsburg’u deplasmanda yenen United’a duacılardır heralde. Ama içimden bir ses bu ikilinin çeyrekte karşılaşacağını söylüyor. Şöyle bir atmasyon kura çekimi yapalım hemen;

Manchester United – CSKA Moscow Bayern Münich – Lyon Barcelona – Bordeaux Inter – Arsenal

İngiliz yıldızların arabaları

David Beckham; Aralarında Cadillac Escalade, Porsche 911 Cabriolet, Rolls-Royce Drophead Coupe, Range Rover Sport ve Jeep Wrangle’ın olduğu toplam 40 arabası var.

Jermain Defoe; Kendisinin şu an ehliyetine el konulmuş durumda ama garajında Range Rover Sport, Aston Martin V8 Vantage ve Aston Martin DB9 gibi aslanlar yatıyor.

Theo Walcott; 2 Audi’si ve 1 tane Aston Martin’i var. Arsenal kariyerine ilk başladığı günlerde Golf kullanıyormuş.

Wayne Rooney; Son 6 yıl içinde 19 araba değiştirmiş domuz Rooney. Aston Martin Vanquish, BMW M3, Mini GP, Ford Ka, Mercedes CLK, Lamborghini Gallardo Spyder, Cadillac Escalade ve Porsche 911…

Rio Ferdinand; 2 Aston Martin Vanquish, 1 Bentley Continental GT, 1 Bentley Arnage, 1 Ford F150 pick-up ve 1 Porsche Cayenne’i var. İşi biliyor da neden 2 tane Vanquish? Renkte mi kararsız kalmış?

Ashley Cole; En son paparazzilerden kaçarken hız sınırına yakalanıp ehliyeti kaptırmıştı. Siyah Aston Martin DBS V12’si garajda yatıyor. James Bond Ashley…

Frank Lampard; Audi Q7, Ferrari 612 Scaglietti, Mercedes G ve Aston Martin DB. İki jip, 2 spor. Mantıklı adam Lampard.

Joe Cole; Ferrari 612 Scaglietti, Range Rover Vogue ve Mercedes S320 CD. Mercedes’i sakat olduğu dönemde şöföre kullandırmak için aldı heralde…

Steven Gerrard; Kaptanın üzerinde 30.000 poundluk modifiyesi olan bir Range Rover Sport’u ve bir Bentley GT’si var.

John Terry; Aston Martin DBS V12, Range Rover Sport, BMW X5 ve Porsche 911 Turbo. Bridge’in hanımı hangisinde hamile bıraktı acaba?

Peter Crouch; 1 Range Rover Sport, 1 Bentley Continental. Abartmayalım 2 tane yeter demiş.

Sözleşme yenileyenler ve sakatlananlar

Pique Barcelona ile olan sözleşmesini 2015 yılına kadar uzattı. İlerde Katalanların efsane kaptanı olacağı kesin gibi. 38’lik Van Der Sar futbola 1 sene daha devam dedi. Her şekil Ben Foster ve Kuszczak’dan iyidir zaten. United’ın önümüzdeki sezon da kaleye transfere ihtiyacı yok. Perşembe günü Hakan Balta’nın defalarca içinden geçen Reyes de 2011’de biten sözleşmesi için Atletico ile görüşmeler şimdiden başlamış.

Bir de son dönemlerdeki sakatlıklardan bahsedelim. Inter maçında sakatlanan Chelsea kalecisi Cech 1 ay yok. Ferdinand hala sakat yarın ki Carling Kupası finalinde yine yok. Juve’de Trezeguet ve Iaquinta’dan sonra bir diğer forvet Amauri de sakatlandı. Tam gol atmaya başladı derken 3 hafta yok. Juve’nin kalede de sıkıntısı var. Buffon 1 ay yok. Ashley Cole’un fena sakatlandığından ve Dünya Kupasının bile riskde olduğundan zaten daha önce de bahsetmiştik.

Dani Alves, Pique ve Marquez’den sonra Abidal

Hafta sonu Atletico Madrid deplasmanına çıkacak olan Barcelona’da defansif sorunların ardı arkası kesilmiyor. Getafe maçında kırmızı kart gören Pique ve Marquez’in yanı sıra Dani Alves de sakatlığı nedeniyle Vicente Calderon’da oynayamayacaktı. Bu üçlüye dünkü antremanda sakatlanan Abidal de eklendi. Abidal’in sakatlığı ciddi, yaklaşık 2 ay sahalardan uzak kalacak.

Barca Atletico maçına muhtemelen sağda Puyol, ortada Milito-Chygrynskiy ve solda Maxwell dörtlüsüyle çıkacak. Kanatlarda pek problem olacağını zannetmiyorum ama ortada beraber oynayacak olan Milito ve Chygrynskiy, Forlan ve Agüero karşısında zor anlar yaşayabilir. Bütün maç “kademede Puyol” lafını sık sık duyabiliriz.

Bu arada geçen hafta Getafe maçında Dani Alves yerine ilk defa sağ bekte oynayan solak Maxwell’in açıklamaya bayıldım; “Benim için sağda oynamak İngiltere’de araba kullanmak gibi.”

Robben’in içliği

Hafta arası Aceto da yazmıştı; “Alman futbol federasyonu Robben’in gri içliğine taktı” diye. Robben’e federasyondan uyarı geldi “gri giyme formayla aynı renk giy” diye. O da bu hafta kırmızıları çekip çıktı sahaya. Formda bir değişiklik yok yine attı golünü. Almanya soğuğu da ne biçimse 90 dakikada o kadar harekete rağmen ısınamıyor Robben.

Cumartesi’nin ardından

Merseyside derbisiyle başlayan maç izleme şölenim az önce Real Madrid – Espanyol maçıyla sona erdi.

Liverpool büyük bölümünü 10 kişi oynadığı maçta Everton’ı Kuyt’un golüyle 1-0 yendi. Kuyt bu aralar bir baldır gidiyor, olmayacak goller atıyor şaşırtıyor. Derbiye damga vuran isim ise tartışmasız hakem Atkinson. Bütün maç çaldığı ters düdükler bir yana Krygiakos’a kırmızı gösterdiği pozisyonda çift giren Fellaini’ye neden kart yok? Bir de eğer Rafa Benitez Maxi Rodriguez’i sol iç oynatmak için transfer ettiyse ayıp etmiş. At Maxi’yi sağa Kuyt’u ileri uca kurtul N’gog’u yeteneksizinden…

Derbi sonrası dönüşümlü izlediğim iki maç var. Wolfsburg – Bayern Münich ve Manchester United – Portsmouth. Hiç bilmesem ve birisi bana gelip bu Wolfsburg geçen sene Bundesliga’da şampiyon oldu dese hadi ordan derim. Magath’ın takımından eser yok. Çok yazık. Sezon sonu Dzeko ve Grafite de gider sonrası daha da karanlık. Bayern ise Van Gaal’ın gazını aldı gidiyor. Sezon başındaki formsuz dönemin ardından bol gollü galibiyetlerine devam ediyorlar. Robben büyük formda bugün de attı golünü. Maçın skoru 1-3 Bayern. United ise “Glazer out” tezahüratları ve pankartları eşliğinde zayıf Portsmouth’u 5’ledi. Gollerin 3’ü Portsmouth’lu futbolculardan. Karşı kaleye gidemiyoruz bari bizim kaleye çalışalım dediler. Diğer iki gol ise Rooney ve Berbatov’dan.

Aşağıdaki postta fikirlerimi belirttiğim Galatasaray – Kayserispor maçından sonra ise günün en keyifli anı için Barcelona – Getafe maçına geçtim. 90 dakikayı 9 kişi tamamlayan Barca maçı 2-1 aldı. Goller Messi ve Xavi’den. Messi’nin gol yine müthiş. Pique’nin kırmızısına itiraz yok ama 90’da atılan Marquez’e yazık oldu. Rakibe dokunmadı bile bir balıklama penaltı mevzusuna kurban gitti. Barcelona’nın ardından takipçi Real Madrid’i izleyelim dedik. Espanyol karşısında 3-0’lık çok rahat bir galibiyet. Espanyol baya kötü bu sezon. Sadece bir oyuncuya bağlamak doğru olmaz belki ama De la Pena’nın sakatlığından çok etkilemişler. Real’in golleri Ramos, Kaka ve Higuan’den. Puan farkı bu hafta da 5. Kovala Madrid kovala belki yakalarsın…