Hadi hisset bu hislerimi

karakartal1cn6

Muzo B Fenerli, ben ise Galatasaraylıyım. Bu yüzden blogda Beşiktaş’la ilgili ender postlar yazıyoruz. Bu konudaki en şikayetçi ve etrafımdaki en ağır Beşiktaşlı arkadaşım Ahen, bu sezon gelen şampiyonluklarla ilgili bize bir misafir yazısı yazdı. Buyrun hissedin hislerini;

Hani hep deniyordu ya senelerdir “Beşiktaş şampiyonluğa, başarıya aç, artık taraftar yerinde zor duruyor” diye, işte 31 Mayıs akşamı İnönü’de hepimiz şahit olduk herhalde bu fikrin gerçekliğine. Doğruyu söylemek gerekirse Ekim ayında Ertuğrul Sağlam istifa ettikten sonra, ki gerçekten de bunu isteyenlerin başında geliyordum bağıra bağıra oynattığı sistemin ve stratejik kararlarının yanlış olduğunu söyleyerek, takımın başına daha kimin geleceği belli değilken “oh be dedim iyi ki kombine falan da almamışım, UEFA’dan da elendik bir cacık olmaz bizden bu sezon.”

Ne zaman ki Mustafa Denizli takımın başına geldi işte o zaman benim de bu takımın en azından başaramasa dahi gayret edeceğine yönelik inancım başladı. Gerçekten de öyle oldu, her ne kadar ölüp ölüp dirilsek te Hacettepe maçları gibi maçlarda ha gitti ha gidiyor 3 puan diye, takımın inadından, sonuna kadar maçı bırakmaması sayesinde bu günlere kadar geldik. Bu arada teknik direktör değişikliğinden sonra devre arası transferlerine de şahsen baya bir karşı çıkmıştım. Tamam Fabian Ernst ismi var, kariyeri var güzel ama 30’una 1 kalmış antremansızdır dedim, hele hele Yusuf’la ilgili düşüncelerim için bir yerde karşılaşsam özür dileyeceğim kendisinden, söyleseler kahkahalarla güleceğim bir performans sergiledi kendisi. Bence Mustafa Denizli Beşiktaş’ı takım oyunu oynaması konusunda çok iyi şekilde eğitmiş, her ne kadar bazı maçlarda, heyecandan belki de, yanlış oyuncu değişiklileri yapmış olsa da, Ertuğrul Sağlam’ın Beşiktaş’ıyla kıyaslanırsa çok daha yerinde bir sistem kurup, “tüm oyuncuları kendi yerlerinde, en verimli oldukları yerlerde oynatmıştır”.

Bir Beşiktaş taraftarı olarak son bir kaç haftadır durmadan insanların “hadi hayırlı olsun şampiyon oldunuz” demeleri beni ciddi ciddi rahatsız ediyordu. O kadar alışmışız ki son anda bir şey olacak, yine 90+ da yiyeceğiz golü, bu sene de gidecek diye diye ben ancak Denizlispor’a karşı 2-0 olduğunda koltuğa oturup “şampiyon olduk” diyebildim. Dediğim gibi o kadar başarıya, spesifik olarak şampiyonluğa açmış ki bu camia, en son 2000 senesinde Galatasaray’ın duble yapmasından 9 sene sonra, kendi tarihinde 2. kez duble yapmış olması bile nerdeyse gölgede kalacaktı.

Beşiktaş şampiyon olduktan sonra tebrik mesajları yayınlayan Galatasaray ve Trabzonspor klüplerini de centilmenliklerinden ve fair-play görüşlerinden dolayı şahsen ben tebrik ediyorum. Umarım Beşiktaş bu lig ve kupa şampiyonluğuyla beraber iyi bir ivme, sportif düzen yakalar ve bundan sonra 9 senede birden daha kısa aralıklarla taraftarının yüzünü güldürür.

Ahen

Guardiola evli ve 3 çocuk babasıdır

0barcabbenidormpepguardiola

Fatih Altaylı bir tarafından element uydurmuş ve net biçimde “Guardiola gay” demiş. Evet bir dönem Guardiola’yla ilgili bu tip dedikodular vardı ancak hiçbir zaman doğrulanmadı. Dedikoduların doğru olmadığının en güzel kanıtı da Guardiola’nın evli ve 2 kız, 1 erkek çocuk babası olmasıdır.

Ayrıca Guardiola gay olsa n’olur? Ben Barcelona’ya oynattığı futbolla bana verdiği keyfe bakarım. “Çamur at izi kalsın” ne kolay iş ya…

Zinedine Zidane Real Madrid’e geri döndü

185784735_78851a3d7b_o

Florentino Perez resmen başkan olduktan sonra beraber çalışacağı isimleri açıklamış. Daha önceden de konuşulduğu ve beklendiği gibi Zinedine Zidane başkanın danışmanı olmuş. Bu arada geçmiş dönemlerde de kulüpte görev yapan Jorge Valdano da genel direktör olarak göreve getirilmiş.

Zidane ve Valdano’nun bu yaz yapılacak olan transferlerde büyük rol oynayacağı kesin. Zizu’yu takım elbiseyle Bernabeu‘da görmenin keyfi de bir ayrı olacak.

Yine beceremediniz şu transfer işini

money

Milliyet’in son dakika haberie göre: Bilica’nın transferi askıya alındı!

Lugano ile sözleşme yenileyemeyen, Uruguaylının yerine Sivasspor’un Brezilyalı savunma oyuncusu Bilica ile anlaştığı açıklanan Fenerbahçe’ye soğuk duş!!!

Sivasspor basın sözcüsü Fikret Ünsal Radyospor’da “Aydın Cingöz’le Gündem” programında yaptığı açıklamada, Fenerbahçe’ye transferine kesin gözüyle bakılan Bilica’nın satışını askıya aldıkları belirtti.

Fikret Ünsal, Şampiyonlar Ligi’nde mücadele edecekleri için dün yaptıkları yönetim kurulu toplantısında böyle bir karar aldıklarını ifade ederek şöyle konuştu;

“Bilica’nın Fenerbahçe’ye transferini askıya aldık… Dün yaptığımız toplantıda bu kararın ilerleyen günlerde kesinleşmesi için görüş birliğine vardık. Bu durumu Fenerbahçe yönetimine ilettik. Onlarda anlayışla karşıladılar. Şu anda Bilica Sivasspor’un sözleşmeli futbolcusudur. Teknik heyetimizle önümüzdeki hafta tekrar toplanıp son kararı vereceğiz. Bilica ile oturup durumu değerlendireceğiz.”

Ben size tercümesini yapayım şimdi: Lugano ile iplerin koptuğunu çok erken duyurdunuz, şimdi tam kucağımıza oturdunuz. Piyasada Sercan’a 7 milyon dolares çekiyorlar. Arttırın bakalım fiyatı.

Herkes bir Guardiola peşinde

leonardo-milan

Milan kulübü resmi olarak Leonardo’nun takımın yeni teknik direktörü olduğunu açıklamış. Berlusconi ve Galliani bu sezonki Barcelona’yı ve Guardiola‘yı kıskanarak izlediler heralde ki biz de yeni nesil bir teknik adamla yola devam etmeliyiz diyerek Leonardo’yu göreve getirdiler.

Guardiola tabii ki başarılı ama iş bir tek onla da bitmiyor. Barcelona’nın bu sezonki başarısının bir çok faktörü var ancak ben bunların en önemlisi olan kadro yapısından kısaca bahsetmek istiyorum. A takımda oynayan 11 İspanyolun hepsi Barcelona altyapısından ve takımın yaş ortalaması sadece 21. Milan’ın A takımında ise sadece 3 isim altyapıdan. Onlar da kadroda fazla şans bulamayan forvet Borriello ve defans oyuncuları Antonini ve Darmian. Milan kadrosunun ne kadar yaşlı olduğunu da bilmeyen yok. Bu sezonki kadrolarında 30 yaşınının üzerinde tam 14 futbolcu bulunuyordu. Ambrosini, Kaladze, Nesta, Abbiati, Seedorf, İnzaghi ve Dida bunlardan sadece bir kaçı…

Milan’ın kadrosunda Kaka, Pato ve Flamini gibi genç ve yetenekli isimler var ama altyapısının da bir Barcelona olmadığı da aşikar. Berlusconi ve Galliani işin sadece genç bir teknik adamla biteceğini düşünüyorlarsa yanılıyorlar. Tabii ki önümüzdeki sezon kadroyu güçlendirmek için transfere iyi para harcayacaklar ama aynı zamanda geleceği düşünerek altyapıya da para harcamaları şart. Tabii konu altyapı olunca iş sadece parayla bitmiyor, zaman en önemli kriter. Milan’ın zamana da çok ihtiyacı var.

Önümüzdeki yıllarda Milan’ı gerçekten çok zor günler bekliyor umarım bu dönemde Leonardo’nun yeni başlayan teknik adamlık kariyeri başladığı gibi bitmez.