Madrid sustu bizi dinledi…
link: http://www.dailymotion.com/video/xcc72n_madrid-geliyoruz_sport
Madrid sustu bizi dinledi…
link: http://www.dailymotion.com/video/xcc72n_madrid-geliyoruz_sport
Austin Powers‘in efsane sahnelerinden “I want my baby back, baby back, baby back ribs” diyorum… Hatırlayan?
The Guardian fotoğraf galerisinin bu haftaki kurbanı yarın akşam eski takımı Chelsea ile karşılaşacak olan Jose Mourinho. İyi makara yapmışlar Portekizli hocayla… Galerinin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
Sampdoria maçında takımı 9 kişi kalınca saha kenarında kendinden geçen Jose, elimizi kolumuzu bağlıyorlar ayağına kelepçe hareketi yapınca İtalya futbol federasyonundan 35.000 euro para cezası ve 3 maç ceza aldı. Rahatsızdır Mourinho; bu cezaya sessiz kalmaz yine atar tutar sağa sola…
Bu arada maçta kırmızı kart gören Samuel ve Cordoba otomatikman 1’er maç ceza alırken oyundan çıkarken hakeme hakaret eden Muntari ve soyunma odası koridorlarlarında Sampdoria’lı futbolculara saldıran Cambiasso 2’şer maç ceza aldılar.
Genelde Mastercard’ın futbol reklamları iyidir ama 2010 Dünya Kupası sponsorlarından Visa da hiç fena değil.
link: http://www.dailymotion.com/video/xcc04q_visa-the-evolution-of-football_sport
Blogda gerçek Ronaldo’dan bahsederken hep şişmanaldo filan derim ama çok severim kendisini. Gelmiş geçmiş en iyi Brezilyalı’dır bana göre. Özellikle Barcelona ve Inter formalarıyla orta sahadan topu alıp uzayışları ve harika bitirişleri unutulmazdır.
Şimdilerde fazla kilolarıyla memleketi Brezilya’da Corinthians için elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor hatta kilo verip son kez Dünya Kupası görmeyi çok istiyor. Efsanenin son hayali gerçekleşir mi gerçekleşmez mi bilemem ama bildiğim tek şey gerçek Ronaldo’yu 22 ay daha izleyeceğimiz.
Ronaldo 31 Aralık 2011’de Corinthians ile olan sözleşmesi bitince futbolu bırakacağını açıkladı. Keşke o dizindeki defalarca tekrarlayan sakatlık belaları olmasaydı da kiloları alıp Brezilya’ya erken dönmeseydi. İlerleyen yaşına rağmen Avrupa’da bizlere daha yakın olsaydı…
Şampiyon takımların bir özelliği vardır. Karşısındaki takımı maça ortak bile etmeden tüketirler. Evlerinde iki farkla öne geçince, karşılarındaki takıma göz dahi açtırmazlar. Bu sezon defalarca gördüğümüz gibi Fenerbahçe ne yazık ki bunu yapamıyor. Hatta yapamadığı gibi bu akşam harakirinin daniskasını yapıyor.
Forveti atamıyor, transferleri sakatlanıyor, defansı saçma sapan hatalar yapıyor, hocası oyuna müdahele etmiyor, taraftarı futbolcu ağlatıyor, yönetimi kadroyu yeterli bulup transfer yapmıyor. Hal böyle olunca da ne köy oluyor, ne kasaba oluyor. Şampiyonluğa gidiyorum diyorsun, 5 maçtır kazanamıyorsun.
Bu akşam canını dişine takan Emre’ye, ilk yarıda harika oynayan Alex’e bir taraftar olarak teşekkür ediyor ama görünen köyün kılavuz istemediğini de üstüne basa basa söylüyorum. Bu takım Lille maçını da kaybederse kolay kolay kafasını bir daha kaldıramaz.
Bursaspor’u ve Ertuğrul Sağlam’ı tebrik ediyorum. Yolları açık olsun.
Keyfim kaçık, kısa kesiyorum.
Bu Ronaldo heykeli Nike tarafından reklam amaçlı yapılıp Madrid’in Branches meydanına yerleştirildi. Heykelin boyutu yaklaşık 10 metre kadar. Heykelin benim için hikayesi ise enteresan. Madrid’deki son günümüzde kuzenimle beraber yürürken bu heykelin meydana yerleştirilişini gördük.
Önce arkadan gördüm heykeli. “Ulan yoksa bu bizim magandanın heykeli mi? Arkadan ne kadar çok benziyor” dedim. Sonra dedim ki “yok lan bu maganda daha Madrid için ne yaptı da heykelini diksinler!?”. Ve heykele iyice yaklaşıp önünü görünce karşımda Cristiano Ronaldo.
Alttaki fotoğraflar da benim telefonun kamerasından. Çok seviyorum ya kendisini her an karşıma çıkıyor…
Bugün pazartesi 2 good 2 bad günü.
link: http://www.dailymotion.com/video/xcbngj_2good-2bad_sport
Anderlecht’li futbolculardan Juhazs ve Rnic geçen haftaki Europa kupası maçı öncesi yapılan son antremanda Athletic Bilbao’nun stadı San Mames’in koridorlarına işeriz demişler…
link: http://www.dailymotion.com/video/xcbnfm_anderlecht-players-pee-inside-athle_sport