Tuncay Şanlı sessiz sakin Wolfsburg’a

Tuncay Şanlı’nın Ocak ayında bir transfere konu olacağını seziyor, izliyor, İngiltere’deki abilerinden duyuyorduk. Tuncay Şanlı Wolfsburg’da sağlık testinden geçti ve 4.5 milyon euro gibi bir bedel ile Tony taç at kafa vur Pulis’ten kurtulacağa benziyor. Umarım Steve McClaren ile şansı yaver gider. İngiltere’nin yeni büyük takımının da kiralık olmak üzere takibindeydi ama Stoke parayı seçti.

Birgün yine Fenerbahçe formasıyla görebilmek umuduyla yolu açık olsun!

Guardiola’nın Barcelona’sı

Hercules maçında gelen 3 gol sonrası Guardiola yönetimindeki Barcelona 2 buçuk sezonda oynadığı 157 resmi maçta toplam 401 gole ulaşmış oldu. Bütün kupaların toplandığı 2008-2009 sezonunda 2,54 olan maç başı gol ortalaması geçen sezon 2,33’e düşmüştü. Bu sezon ise bu ortalama şimdilik 2,91.

Guardiola’nın Barcelona’sının en golcü ismi 122 golle Messi. Onun takipçileri ise 42 golle Pedro ve takımdan ayrılan isimler; 36 gollü Eto’o ve 30 gollü Henry.

Tabii gol atmak bir yana yememe konusunda ilerleme kaydedilmiş. İlk sezon 0,88 olan gol yeme ortalaması git gide düşüyor. Geçen sezon 0,66 bu sezon ise 0,61!

Pazzini!

Hafta içi Inter’e imzayı attı ayağının tozuyla Palermo karşısında ilk yarıyı 0-2 yenik kapatan takımını 45 dakika içinde 3-2 galibiyete taşıdı. 2 gol 1 penaltı. Rüya başlangıç bu olsa gerek.

Bu arada Pazzini transferi sonrası Diego Milito’nun Tottenham’a gideceği söyleniyor. Hatta dün Londra havaalanında görülmüş. Bu akşam saatlerinde bir sürpriz olabilir.

7

Ne yalan söyleyeyim hiç beklemiyordum. Real Madrid Osasuna deplasmanından 0-1 mağlup dönüyor. Fenerbahçe-Trabzonspor maçına odaklı bir pazar akşamı geçirdiğim için Real maçının sadece ikinci yarısını göz ucuyla izledim.

Sezon başından beri müthiş iştahlı top oynayan Real’den pek eser yoktu. Xabi Alonso’yu çok aradılar ki gol gelir gelmez Mourinho, Xabi Alonso’ya ve yeni forveti Adebayor’a sarıldı ama iş işten geçmişti.

Puan farkı 7 oldu. Hani normal şartlarda olsa 3 puanlık sistemde herşey olur diyeceğim ama şartlar normal değil. 7 puan önündeki takım Barcelona. Bırakın kazanmayı ilk yarı 3 atmadılar mı şaşırtan bir takım.

Haftaya Camp Nou’da Atletico Madrid karşısında 16 maç üst üste ligde kazanma rekoru kırılacak. Hazır onu kırarken şampiyonluk kupasını da getiriversinler sezon sonu bir daha uğraşmayalım…

Aşağıdaki fotoya da dikkat. Yıl 2011 emektar Pandiani hala sahada. Ronaldo’ya ayar veriyor.

Premier League Ocak ayı transfer harcamaları

Bugün transferin son günü. Premier League’de hareket son saniyeye kadar devam edecektir ancak şu ana kadar harcanan 70 milyon pound ile geçen seneki 32 milyon pounda çoktan fark atılmış durumda. Hatta bu 70 milyon pounda bugün içinde resmileşmesi beklenen 23 milyon poundluk Luis Suarez transferi dahil değil.

Premier League takımları Ocak ayı transfer dönemi harcama rekorunu 2008 yılında 175 milyon pound ile kırdı. 2009 ve 2010 ise küresel mali krizin etkileriyle geçti. Kimse elini cebine atmadı. Atan da cimri davrandı. Bu sezon yine harcamalar arttı. Hatta bunun yanında bir çok kiralık anlaşma da yapıldı.

Bir de şu çok konuşulan 50 milyon poundluk Torres-Chelsea transferi gerçekleşirse ki hiç istemiyoruz, 2008’deki gibi 3 basamaklı milyon poundlar bu sene de yakalanabilir. Bu durumda gelen paranın bir kısmıyla Liverpool da Ashley Young ve Charlie Adam’ı da bitirebilir. En azından dedikodular öyle. Bugün 23.59 son şans.

Fenerbahçe geri döndü! mü?

İlk 25 dakika nefis futbol. Sonrasında maç boyunca pankarta yakışan dev mücadele.

Kaptan Alex, Topuz ve Emre mükemmele yakın oynadılar. Lugano ve Yobo ikilisi hatasızdı. 3 haftadır gol yemememizin notu düşüle. Gökhan Gönül’e zaten laf edenin dili dolansın. Santos aylar sonra yine defansta ayakta kalan, ofansta markajcısını dans ettiren Santos’tu. Dia özellikle ikinci yarıda gösterdiği defansif katkı ile beni çok etkiledi. Selçuk hepimizi denyoluklarıyla hasta eder, sonra gelip bir büyük maçta daha büyür. Biz de kendisine bir şekil dayanmaya devam ederiz. Hani İstanbul’un trafiğinden, gürültüsünden, pisliğinden daralırsın ama bir sabah Boğaz’da balığa çıkar, üç aylık reset edersin. Öyle birşey işte.

Bunu birgün diyeceğimi hiç sanmıyordum ama Aykut Kocaman maç boyunca hep doğruları yaptı. Bekir değişikliğine ilk anda burun kıvırdım ama o da doğruydu. Gol pozisyonu vermedik desem yeridir.

Bu takım hocasıyla mı barışmış, artık oynamaları gerektiğini mi farkına vardılar nedir bilemeyeceğim ancak bu akşam gerçekten söke söke yapılması gerekeni yaptılar. Devamı gelir mi konusu bambaşka bir tartışma konusu ancak önümüzdeki üç haftada Manisa-Kayseri-Beşiktaş üçgeninden çıkarsak bambaşka şeyler konuşuyor oluruz.

Aziz Başkan bir yıldırım operasyonu ile orta sahaya takviye yapmak için bu maçı bekliyordu herhalde.

Hakem topuna hiç girmeyeceğim; Koko B zaten mükemmel özetlemiş: Eyyamin Gezer

Not: Alex’in ilk yarıda saha boyunca sağ çapraza Niang’ın önüne attığı bir top var. Gözümden yaş geldi desem?