Gerçek sevgili Fenerbahçe

Bu akşam Spor Toto Süper Lig’in 21. haftasının son mücadelesi, Fenerbahçe – Kayserispor maçı var. Bugün aynı zamanda Sevgililer Günü. Bu maçın tarihi açıklandığında yine mi? demiştim kendi kendime. Son bir kaç senedir zırt pırt Sevgililer Günü’ne denk geliyordu Fenerbahçe maçları. Şöyle bir geçmiş zaman olur ki taraması yaptım, harbiden de zırt pırtmış. Hatta çoğunluğunda taraftar Saraçoğlu’na gerçek aşkına koşmuş.

14 Şubat 2011 Fenerbahçe – Kayserispor 14 Şubat 2010 Manisaspor 2-2 Fenerbahçe 14 Şubat 2009 Fenerbahçe 7-0 Hacettepe 14 Şubat 2007 Fenerbahçe 3-3 AZ Alkmaar

Bu vesileyle Sevgililer Gününüz kutlu, Kandiliniz de mübarek olsun.

Gerçek Ronaldo bıraktı

Gerçek Ronaldo aka Şişmanaldo aka El Fenomeno aka Ronaldo Luís Nazário de Lima‘nın Pazartesi öğleden sonra yapacağı basın toplantısıyla futbolu bıraktığını açıklaması bekleniyor. 34 yaşındaki gerçek Ronaldo’nun kariyerinde 15 tanesi Dünya Kupası’nda rekor olmak üzere 400 civarında golü ve biz futbolseverlere bıraktığı sayısız mükemmel dakikalar var.

Goller, çalımlar, paslar, aklımızın çıktığı anlar, kendimizi kaybettiğimiz dakikalar, koltuktan fırladığımız esnalar, gözümüze inanmakta güçlük çektiğimiz saniyeler; Cruzerio, PSV, Barcelona, AC Milan, Inter Milan, Real Madrid ve Corinthians’da geçen 18 yıllık inanılması güç bir devir için teşekkürler Ronaldo.

Pele’yi göremedim, yaşayamadım ama Ronaldo’yu gördüm, yaşadım.

Premier League’de Ocak ayının en güzel 10 golü

Ben harbi karar veremedim. Hoilett’in şut 800 km/s ile falan gitmiş, kaleci maleci dinlememiş. Giggs’in golündeki pek yetenekli ayakların takım oyunu kombinasyonu da mükemmel. James Morrison’ın da topa vurduğu anda “aha koydum” dediğine eminim.

Rondo

“Bazı altyapılar kazanmak için uğraşır biz de ise eğitmek için uğraşılır. Bir çocuk görürsünüz kafasını kaldırır ve tek pasla topu oynar. Bunda iş var deyip hemen eğitirsiniz. Oyun stilimiz Johan Cruyff sayesinde Ajax modeli. Bütün olay rondo. Bütün gün hergün bıkmadan rondo, rondo, rondo… Antremanların en iyisi. Sorumluluk almayı öğreniyorsunuz ve topu kaybetmiyorsunuz. Eğer topu kaybederseniz ortaya geçiyorsunuz ve işte o zaman utanç verici bir şekilde herkes sizle dalga geçip gülüyor.”

Xavi’nin The Guardian’a verdiği röportajdan

Rondo –> Ortada sıçan

EDIT: Barış Gerçeker çizgiden çıkaran blogunda tüm röportajı Türkçe’ye çevirip yayınlamış. Buradan.