Sosyal medyada Premier League

Ocak ayı itibariyle hangi kulübün Facebook ve Twitter’da ne kadar takipçisi var, bu ay içinde en çok tweeti hangi takım atmış, son dönemde en çok takipçiyi kim toplamış…

Bu arada Facebook’ta 21 milyon takipçiye sahip olan Manchester United, resmi bir Twitter hesabı açsın artık bir zahmet.

Sosyal medyada bizi takip etmek içinse;

footbaLLove Twitter footbaLLove Facebook

Ruh nerede? Karakter nerede?

Dün Swansea karşısında alınan sezonun 6. deplasman mağlubiyetinin ardından Henry, takım arkadaşlarının tribüne gidip taraftarlara geldikleri için teşekkür etmelerini istemiş. Taraftarlar arasından bir kişi teşekküre gelen futbolculara “ruh nerede? karakter nerede?” diye laf atınca Henry abileri takım arkadaşlarına sahip çıkarak “ne olursa olsun bu takıma destek vermelisiniz, negatif olmayın” demiş.

Maçı izlediniz mi bilmiyorum ama taraftarın sözlerinde haklılık payı oldukça yüksek. Arsenal taraftarı olsam dün çıldırırdım. İstek, arzu, hırs takımda hiç birşey yok. Tam 2-2’yi yakaladılar hadi bakalım diyorsun, saniyeler sonra yine gol yiyorsun. Özellikle o Arshavin efendiye tahamül etmek zor. Ramsey de bir başka sinir krizi sebebi. Walcott desen gol atmasına rağmen bal yapmayan arı. Defans hattına kelimeler yetmez. Gelen giden içlerinden geçiyor. Bir Van Persie var. O lambadan cin çıkaracak da Arsenal kazanacak.

Arsenal taraftarları için yine zor günler. Onlar adına Henry’nin geri dönmesi sezonun en heyecan verici gelişmesiydi. 2 ay ara ara keyfine varırlar. Eski günleri hatırlarlar. Gelecek pek parlak değil maalesef.

Arsenal’i bu kadar gömdükten sonra Swansea’ye selam etmeden olmaz. Kendi potansiyelleri içerisinde maksimumu veriyorlar. Tıkır tıkır kendi çaplarında total futbol. Helal olsun.

Mourinho’nun taktik kağıdı

Cumartesi akşamı Real Madrid’in Mallorca deplasmanında yaptığı geri dönüşün formülü.

Jose, 3’lü savunmaya dönüp saldır emri vermiş ve son 18 dakikada maçı çevirmişti. İkinci golden sonra ise Pepe’nin eline tutuşturduğu kağıt ilgimizi çekmişti.

Kağıdı verirken Pepe’ye söylediğini ise maçtan sonra açıkladı; “4’lüye dönüyoruz, Callejon sağ bek, Benzema yardım etsin!”

Madonnina:1 Eiffel:0

Paris’e gitmeyi reddeden Pato için Milano derbisi öncesi açılan pankarta göre Milan 1-0 kazandı doğrudur ancak derbide işler tam tersi oldu.

Transfer dedikoduları sonrası Pato gaz olur, Juve gün içinde puan kaybetmişken Milan asılır dedik ama Inter yılın bidonu seçilen Milito’nun golüyle maçı aldı. Aslına bakarsanız tempo açısından da beklentilerin çok altında bir karşılaşma oldu. Her iki taraf da tutuktu. Ender pozisyonlardan birinde Zanetti sağdan yine 18’lik delikanlı gibi getirdi, Milito fişi çekti. Milan sonrasında reaksiyon bile gösteremedi.

Sezona rezil başlayan Inter üst üste 6 galibiyetle ve sadece 1 gol yiyerek şampiyonluk için tekrar potada. Lider Juventus ile puan farkı 6’ya indi. Derbilerin de favorisi olmazmış; ona da bir kez daha evet!

El Clasico öncesi kayıp yok

An itibariyle dünyanın en formda takımı olduğunu düşündüğüm Real Madrid, Mallorca deplasmanından belki de sezonun en vasat topunu oynayarak galibiyetle dönüyor. Vasat olmasına rağmen de 1-0 yenik durumdan maçı 1-2’ye çevirerek…

Hafta içi oynanacak kupa El Clasico’su öncesi alınabilecek en güzel galibiyet şeklini aldılar diyebilirim. Son dakikalarda gelen gollerle geri dönüş. Takipçi Barcelona’yı son dakikaya kadar heyecanlandırıp, galiba puan kaybecekler dedirtip sonunda hayallerini yıkarak.

Bu arada ikinci gol sonrası dikkatimi çeken bir nokta yukarıdaki fotoğrafta. Pepe, Callejon ve Higuain gol sevinci arasında ellerindeki kağıttan birşey okuyorlar. Maç anında ne olduğunu çözemeyip merak etmiştim ancak sonradan öğrendik ki Mourinho son dakikalar için hazırladığı taktik kağıdını ellerine tutuşturmuş;

“Tekrar dörtlü defansa geçiyoruz beyler!”