İspanya alt liginde mücadele eden Denia ve Ontinyent takımları karşı karşıya. İddiam şudur ki Ontinyent kalecisi Ruben Garcia geceden kalma.
Topu eve götürseydin biladel ne ayaksın?
İspanya alt liginde mücadele eden Denia ve Ontinyent takımları karşı karşıya. İddiam şudur ki Ontinyent kalecisi Ruben Garcia geceden kalma.
Topu eve götürseydin biladel ne ayaksın?
“Duydum ki Madrid’de bizim oynadığımız futbolu sıkıcı buluyorlarmış. Umarım Haziran ayına kadar onları sıkmaya devam ederiz.”
Yarın akşam Copa Del Rey yarı final ilk ayağında Sevilla kendi sahasında Real Madrid’i ağırlayacak. Nefis maç olacağı kesin. Zaten Sevilla taraftara gazı vermek için 2 gün önce resmi internet sitesine bir video yayınlamıştı. Savaşa hazırlanır gibi bir halleri vardı.
Dün ise Sevilla başkanı Del Nido’dan ilginç bir açıklama geldi. Bir televizyon kanalına röportaj veren Del Nido, maç günü hakem soyunma odasının önünde ekstra güvenlik önlemleri alacaklarını ve içeriye kimseyi sokturmayacaklarını söyledi.
“Derdi ve korkusu ne peki?” diye sorarsanız;
Yıl 2004 aylardan Şubat, Sevilla ve Real Madrid Copa Del Rey’de yine karşı karşıya. 2-0 Real üstünlüğüyle biten ilk maçın ardından Sevilla Real Madrid’i ağırlıyor. Sevilla daha 1. dakikada golü buluyor ardından hakem Zidane’ı kırmızı kartla oyundan atıyor. Devre arasında o dönemin sportif direktörü Jorge Valdano hakem odasına dalıp kırmızı karta itiraz ediyor. İkinci yarı başlıyor Sevilla yükleneceğim 10 kişilik Real’i eleyeceğim derken hakem haksız şekilde ikinci sarıdan Javi Navarro’yu oyundan atıyor ve tur için gereken skor yakalanamıyor. Maçın ardından büyük tantana oluyor Valdano devre arasında hakemleri etki altında bıraktı falan filan diye…
O Valdano bugün de Real’in sportif direktörü. Del Nido o günleri unutmamış gereksiz paranoya yapmış. Fazla merak etmesin artık Valdano’dan zarar gelmez. Mourinho varken Valdano’ya hakem konusunda laf düşmez.
Zaman zaman mail ile zaman zaman yorumlar kısmında karşıma çıkan bir soru. El Clasico’ya nasıl gideriz? Maça nasıl bilet buluruz?
Real Madrid-Barcelona maçı Nisan ayında ancak bu tarihi anı yerinde Santiago Bernabeu’da yaşamak istiyorsanız şimdiden organize olmak lazım. Değişik tur şirketlerinin mutlaka organizasyonları olacaktır. Bakmanızı tavsiye ederim. Ben bildiğim ve tanıdığım Oasis’i önerebilirim.
17 Nisan hafta sonu için yaptıkları program şu şekilde. Daha detaylı bilgi için kendileriyle iletişime geçmenizde yarar var tabii;
16 – 18 nisan 2011 Real Madrid& Barcelona El Clasico turu.
Turumuza uçak bileti, otel, yarım gün şehir turu, ve transferler dahildir. Ayrıca maç biletlerini de istenilen kategoriye göre temin ediyoruz.
Şu an için bilet fiyatları turumuza katılan yolcularımız için aşağıdaki gibidir.
Kategori 1: € 850 Kategori 2: € 700 Kategori 3: € 500
Daha detaylı bilgi için:
1997’den beri verilen İtalya Futbol Oscarları dün gece sahiplerini buldu. Serie A’da 2010 yılının en’leri şu şekilde;
En iyi İtalyan oyuncu: Di Natale En iyi yabancı oyuncu: Diego Milito En iyi kaleci: Julio Cesar En iyi defans: Chiellini ve Samuel En iyi genç oyuncu: Javier Pastore En iyi teknik direktör: Jose Mourinho En iyi hakem: Emidio Morganti En güzel gol: Maicon (Juventus’a attığı gol ile) En iyi oyuncu: Diego Milito
Sonunda Milito’nun hakkını veren birileri çıkmış…
Şimdilerde West Bromwich forması giyiyor. Özellikle yüksek toplarda kendi kalesine doğru çok etkili. (Bknz. Dün akşamki Blackburn maçı)
Olimpiyat stadında Real Sociedad formalı Nihat’tan sıfırda yediği bacak arasını da unutamam. Madara.
100 kere vursa 99’u gol olur. Hele dakika 90 ve skor 0-0 ise…
Bugünkü Liverpool-Everton derbisine Studs-up yorumu;
– Bu haftasonu harika fikstür var. Merseyside derbisi kıran kırana olacak. 2 takımda 25 puanda, Dalglish’in hala galibiyeti yok. Daha iyi nasıl olabilir ki? – Maymunlar? – Nasıl yani? – Maymunların olduğu herşey daha iyidir. Özellikle görevli statüsündelerse. – O nasıl ofsayt hoca ya!?
Luc Castaignos – Forvet, 18 yaşında, Feyenoord
Oyun stiliyle Thierry Henry’i andıran Hollanda’lı özellikle Inter’in takibinde. Hollanda U17 milli takımında 17 maçta 13 gol atarak rekor kıran Castaignos’a takım arkadaşları Henry diyorlarmış. Sadece yetenekleriyle değil tipi de andırdığı için… Bu sezon Feyenoord formasıyla 21 maçta 6 golü bulunuyor.
David de Gea – Kaleci, 20 yaşında, Atletico Madrid
Daha geçen gün bahsettim. Casillas futbolu bıraktığı gün İspanya’nın 1 numarasıdır bana göre. Atletico’da kalır mı? Zor. Sezon sonunda ciddi bir bonservis bedeliyle kaleci sıkıntısı yaşayan büyüklerden birine gidebilir. Mesela Manchester United.
Alan Dzagoev – Ofansif orta saha, 20 yaşında, CSKA Moscow
Guus Hiddink’in yeri çok ayrı Dzagoev’de. 2008 yılında Rusya’nın başındayken Dzagoev’e şans vererek Rusya tarihinin en genç milli oyuncusu olmasını sağladı. Özellikle öldürücü pasları ve hep dikine oynamasıyla dikkat çekiyor. Bu sezon Rusya liginin en iyi genç oyuncusu seçildi. Avrupa’da peşinde olan çok.
Youssef El-Arabi – Forvet, 23 yaşında, Caen
Caen’nin bu sezon ligden düşmeme mücadelesindeki en önemli ismi. Fransa doğumlu Fas’lı forvet Afrika Uluslar kupasında da dikkatleri çekmişti. Bugün ikinci yarısı başlayacak olan Fransa Ligue 1’de 16 maçta 10 golle gol kralı.
Shinji Kagawa – Ofansif orta saha, 21 yaşında, Borussia Dortmund
Bundesliga izleyip de Dortmund fırtınasını bilen herkes Kagawa’yı biliyordur zaten. Sezon başında sadece 350.000 euro bonservis bedeliyle Dortmund’a geldi. Şimdi para versen alamazsın. Müthiş hızlı, hareketli ve bir orta saha için fazla golcü! Şu an Japonya Milli takımıyla Asya Kupasında. Dortmund eksikliğini hisseder.
Jordan Henderson – Orta saha, 20 yaşında, Sunderland
Sunderland hocası Steve Bruce’a göre son dönemlerin en iyi genç İngilizi. Soğukkanlı, atletik ve güçlü. Capello da takipte. Kasımı ayında Milli takım kadrosuna çağırdı. Sezon sonu ise Sir Alex Ferguson’nun bir teklifi olabileceği konuşuluyor.
Mats Hummels – Defans, 22 yaşında, Borussia Dortmund
Dortmund’un bu seneki başarısında göze çarpan genç isimlerden biri daha. 2 sezon önce Bayern Munich’den geldi. Şimdi Bayern kafasını yerlere vuruyordur. Zeki, soğukkanlı ve çok güçlü. Adam adamalarda oldukça başarılı. Müthiş bir kariyer onu bekliyor. Milli takımın da değişmezi olur.
Koo Ja-Cheol – Ofansif orta saha, 21 yaşında, Jeju United
Geçen senenin başında Premier League ekiplerinden Blackburn’e transferi söz konusuydu ama olmadı kulübünde kaldı. Şu an Asya Kupasında Güney Kore formasıyla Ki Sung-Yueng ile iyi işler yapıyor. Oyun kurucu olarak görev yapan Koo, bu sene patlayabilir.
Erik Lamela – Ofansif orta saha, 18 yaşında, River Plate
Bundan tam 6 yıl önce 12 yaşındayken Barcelona tarafından denendi ancak daha erken olduğu düşünülerek Bounes Aires’te kaldı. İnce pasları, genç yaşına rağmen vizyonu ve oyunu okuması ön plana çıkarılıyor. Yeni sezonda izlemek lazım.
Lucas Piazon – Ofansif orta saha, 18 yaşında, Sao Paulo
Müthiş yetenekli ve yaratıcı bir isim. Brezilya’nın en önemli yıldızlarından biri olacağı söyleniyor ve Kaka’ya benzetiliyor. Şu anda 20 yaşaltı Güney Amerika şampiyonasında esiyor. Bu sene düzenlenecek olan 20 yaşaltı Dünya şampiyonasında herkesin onu takip edeceği konuşuluyor.
Romelu Lukaku – Forvet, 17 yaşında, Anderlecht
Drogba’nın varisi Lukaku. Hem oyun yapısı hem de fiziksel özellikleriyle çok benziyorlar. Belçika liginde şimdiden üst düzey performans sergiliyor. Belçika Milli takımının da değişmezi. Sezon başında Madrid’e transferi gündemdeydi Mourinho çok istemişti ancak ailesi daha erken dedi göndermedi. Bu sezon sonu parayı basan alır.
Andrea Ranocchia – Defans, 22 yaşında, Inter Milan
Daha geçen hafta 12.5 milyon euro bonservis bedeliyle Genoa’dan Inter’e transfer oldu. Inter’e gider gitmez de formayı kaptı. Uzun seneler Inter ve Milli takıma hizmet edebilecek bir isim. Nesta ve Cannavaro’yu andıracak bir isim. Bu arada boy 1.92.
Xherdan Shaqiri – Kanat/Ofansif orta saha, 19 yaşında, Basel
Ottmar Hitzfeld’in sürpriz şekilde Güney Afrika Dünya Kupasına götürdüğü İsviçre’li bu şansı çok iyi değerlendirdi. Üst düzey turnuvada üst düzey bir performansla akıllarda kaldı. Oldukça hırslı ve nefis sol ayağı var. Hatırlatmak gerekirse; Dünya Kupası sonrası Euro 2012 elemelerinde ceza yayının biraz gerisinden solla İngiltere’ye attığı muhteşem gol?