Mancini’den pizza ve şarap tavsiyesi

Arap City’nin başına geldiği günden beri başarılı sonuçlara imza atan Roberto Mancini, futbolcularının beslenmesini de daha keyifli bir hale getirmiş. Bütün takımlarda olduğu gibi diyetisyenler gözetiminde dengeli beslenen City’li futbolculara maçlardan önce karbonhidrat takviyesi olarak pizza yediren yanında da bir kadeh şarabın zararı olmayacağını söyleyen Mancini, İtalyan yaşam stilini Manchester’a taşımış.

Sporcuların maçlardan ya da antremanlardan önce makarna gibi kaliteli karbonhidratlar tükettiğini biliyordum ancak şarap hakikaten enteresan geldi.

Daha önce de bir diğer İtalyan Capello, İngiltere Milli takım oyuncularına patatesin yanına ketçap sıkmaktansa akdeniz salatasına zeytinyağı dökün tavsiyesinde bulunmuştu.

Ben Capello’dansa Mancini’nin tavsiyesine uymayı tercih ediyorum. İnce çıtır pizzanın yanında bir kadeh Chianti akar gider ama bizimki bir kadehle kalır mı? Zor…

Her sabah bal kaymak

Bu sezon kaç oldu bu hatırlamıyorum. Jose yine son dakikada kurtardı paçayı. 88’e kadar kendi sahanda 2-3 yeniksin, 88 ve 90+2’de gelen 2 golle 4-3 kazanıyorsun. Bu sefer kurtarıcı stoper Samuel. Yanlışım yoksa bu sezon Kiev deplasmanında da böyle bir maç çevirmişti Inter. Jose’nin kariyerinde son dakikalar hep lehinedir zaten. Porto ile Old Trafford’dan çıkışını unutamam.

Bu arada Sneijder’in gol sonrası Chivu’ya jesti de çok hoş; “En kısa zamanda geri dön Cris”

Dünya kupası diyeti

Şişmanaldo’yu severiz. İlk piyasaya çıktığı dönemde özellikle Barcelona ve Inter’de izlemeye doyamazdık. Daha sonra en bela futbolcu sakatlığı diz bağları Ronaldo’ya bulaşınca işin tadı kaçtı. Inter’den sonra Real Madrid’e gitti ama hiç bir zaman eskisi gibi olamadı.

Tekrarlayan diz sakatlıkları ve ardından yokuş aşağı giden bir kariyer. Alınan kilolar ve şu anda Brezilya’da eski günlere dönme çabaları…

Bu sezon 38 maçta Corinthians forması giyen ve 2 kupa kaldıran Ronaldo’nun son isteği 2010 Dünya Kupasında Brezilya Milli takım forması giyebilmek. Bunun içinde ilk yapması gereken o göbeği eritmek. Ronaldo’nun 3 basamaklı kilolarda takıldığı hatta son 3 senedir 106 ile 101 kilo arasında gidip geldiği söyleniyor. Bu kadar kiloyu o dizler hala nasıl taşıyor o da enteresan tabii.

Herneyse, Ronaldo Brezilya’da sezonun sona ermesiyle kilo vermeyi kafaya takmış ve askeri profesyonellerden yardım almaya başlamış. Disiplinli bir şekilde antreman yapıp, yediklerine dikkat edecek olacak Ronaldo ayrıca psikolojik yardım da alacakmış. Hedef 90 kilo. Ardından da Dunga’nın gözüne girmeye bakacak Ronaldo.

Ancak kendisine bir uyarı. Roberto Carlos kendisini çok özledi diye yanına gitti. Konsantrasyonu bozmasın, saha dışında fazla takılmasınlar.

Roberto Carlos basın karşısında

Transfer zaten resmen bitmiş ve imzalar haftalar öncesinde atılmıştı. Bugün ise basın karşısında bir tören yapılmış. Roberto Carlos 15 sene sonra Brezilya’da top koşturacak. Şişmanaldo‘yla Corinthians’da eski günleri anacaklar.

Bu arada son birkaç gündür basında Roberto Carlos’un açıklamalarını okuyoruz. Carlos hakikaten uzaktan sert vuruyor. Bir ara ona da değinmek lazım sanki…

Abramovich’ten sonra Chelsea

Roman Abramovich 2004 yılında 801 milyon euroya Chelsea’nin sahibi olmuştu. 5 yıl içinde futbolcu transferlerine ve kovduğu menajer tazminatları için toplam 440 milyon euro harcayan Abramovich, sadece Scolari ve Mourinho’nun tazminatı için 40 milyon euro ödedi.

5 yıl önce 157 milyon euro borcu olan Chelsea’nin astronomik transferlere ve harcanan büyük paralara rağmen bugünkü borçu Abramovich sayesinde oldukça düşmüş durumda;

2004/2005 – 157.900.000 € 2005/2006 – 90.500.000 € 2006/2007 – 83.500.000 € 2007/2008 – 74.100.000 € 2008/2009 – 50.100.000 €

5 yıl içinde yaklaşık 107 milyon borç temizlemiş Roman Abramovich. Özellikle takımı aldığı ilk sene yaptığı pahalı transferleri düşününce borçlarda 67 milyon euroyu temizlemiş olması enteresan. Aslında ne enteresanı ya baba Rus milyarderi basıyo’ parayı oyuncu alıyo’, borç kapatıyo’… Real time Football Manager.

Kaynak: Futebol Finance

Semih’e ilginç ceza

Fenerbahçe’nin Altay ile oynadığı kupa mücadelesinde hakeme sportmenlik dışı davranışta bulunduğu küfür ettiği için Semih’e iki maç ceza verilmiş.

İyi güzel de, hakemin kırmızı kart göstermediği pozisyonda sonradan gözlemci kararıyla bu tarz cezalar verilebiliyor muydu? Hatırladığınız örneği var mı? Verilmiyorsa artık başlayacaklar ve bu karar ibret-i alem-i semih mi oluyor şimdi?