Hindistan’da veteranlar ligi

Haberi Fabio Cannavaro’nun Twitter hesabından öğrendim. Fabio “sahalara geri dönüyorum, Hindistan’a gidiyorum” dedi. Bunun üzerine küçük bir araştırmanın ardından Hindistan futbol federasyonun sponsorların da katkısıyla 6 takımlı 10 haftalık bir veteranlar ligi oluşturduğunu öğrendim.

Robbie Fowler, John Barnes, Robert Pires, Hernan Crespo, Juan Pablo Sorin, Fernando Morientes ve Jay Jay Okocha gibi isimlerin de bu ligde yer alacağı söyleniyor. Bir kısmı oyuncu olarak bir kısmı ise teknik direktör olarak görev yapacak. Her takımda en az bir efsane oyuncu olmak zorunda. Maçlar çarşamba ve pazar günleri arasında oynanacak. Televizyon yayınının ise hem Asya hem Avrupa hem de Amerika’da olacağı söyleniyor.

Hindistan’da futbola olan ilgiyi arttırmak adına güzel düşünülmüş bir organizasyon. Efsane olmuş veteranlardan güzel video malzemeleri önümüzdeki dönemde bizim bloga da düşer diye tahmin ediyorum.

El Clasico öncesi kayıp yok

An itibariyle dünyanın en formda takımı olduğunu düşündüğüm Real Madrid, Mallorca deplasmanından belki de sezonun en vasat topunu oynayarak galibiyetle dönüyor. Vasat olmasına rağmen de 1-0 yenik durumdan maçı 1-2’ye çevirerek…

Hafta içi oynanacak kupa El Clasico’su öncesi alınabilecek en güzel galibiyet şeklini aldılar diyebilirim. Son dakikalarda gelen gollerle geri dönüş. Takipçi Barcelona’yı son dakikaya kadar heyecanlandırıp, galiba puan kaybecekler dedirtip sonunda hayallerini yıkarak.

Bu arada ikinci gol sonrası dikkatimi çeken bir nokta yukarıdaki fotoğrafta. Pepe, Callejon ve Higuain gol sevinci arasında ellerindeki kağıttan birşey okuyorlar. Maç anında ne olduğunu çözemeyip merak etmiştim ancak sonradan öğrendik ki Mourinho son dakikalar için hazırladığı taktik kağıdını ellerine tutuşturmuş;

“Tekrar dörtlü defansa geçiyoruz beyler!”

El Clasico birthday!

Hem Real hem de Barca’nın Copa Del Rey’deki rakiplerini elemeleriyle bir hafta içinde iki El Clasico bizleri bekliyor. Bu iki karşılaşma son 9 aydaki 8. ve 9. El Clasico’lar olacak. İşin biraz suyu çıktı gibi ama yine de çeyrek final mücadelelerinde büyük çekişme ve tartışma olacağı kesin. Bu seferki El Clasico’ların denk geldiği günlerdeki enteresan tesadüfler ise ilgi çekici.

İlk maç 18 Ocak Çarşamba günü Bernabeu’da ve o gün Barcelona teknik direktörü Guardiola’nın doğum günü. Camp Nou’da oynanacak rövanşın tarihi ise 25 Ocak Çarşamba, o gün de Xavi’nin doğum günü. Diyorsanız tesadüf dediğin bu kadar mı? Yetmeyenlere de 26 Ocak Perşembe gününün yani turu kaybeden tarafın moralinin bozuk olacağı günün, Mourinho’nun doğum günü olduğunu söyleyebilirim.

Bernabeu’daki maç Guardiola’ya, Camp Nou’daki maç ise Xavi’ye hediye olsun. Ertesi gün de Jose’nin doğum günü sakin geçer işte 😉 Şimdiden bol şans Madridli dostlara.

Gerrard vs. Mancini

http://youtu.be/18xTa42hqy8

Çarşamba akşamı Liverpool’un deplasmanda Manchester City’i 0-1 yendiği maçın hemen ardından Mancini, soyunma odası koridorlarından tele röportaj veriyor. O arada yanından geçen Liverpool kaptanı Gerrard; “basına Kompany’i Rooney’nin oyundan attırdığını söylemiştin, bugün de sen Glen Johnson’ı attırmaya çalıştın” diye laf atıyor. Mancini bir celalleniyor ve “ne istersem söylerim” deyip kısa süreli gerginliğe röportaja devam ederek son veriyor.

link: http://youtu.be/18xTa42hqy8

Kompany’nin pozisyonu kırmızı ise…

Dün akşam Liverpool’un Manchester City’i 0-1 yendiği Carling Cup yarı final ilk maçında sarı kart dahi çıkmayan Glen Johnson’nın bu çift dalması da kırmızı mıdır?

Daha önce de dediğim gibi niyete bile kırmızıcıyım diyen benim fikrim; her ikisi de kırmızı değildir. Genel görüşü merak ediyorum.

Bu arada kaptanım da ne güzel gördü köşeyi!