Guti’ye ne sormuşlar da öyle bakıyor; “Guti Beşiktaş’a gidiyor musun?” olabilir mi;)
Buyrun yorumlardan yakın…
Guti’ye ne sormuşlar da öyle bakıyor; “Guti Beşiktaş’a gidiyor musun?” olabilir mi;)
Buyrun yorumlardan yakın…
Maç öncesi seromonide hakemi öpmeye çalışan Angola’lı Gilberto.
link: http://www.dailymotion.com/video/xbtjvw_yyyy-yyyy-yyy-yyyyyyy-yyyyy-yyy-yyy_sport
Atletico Madrid uzun zamandır peşinde olduğu Lanus’un 20 yaşındaki forveti Eduardo Salvio’nun işini 8 milyon euroya bitirdi. Kendisini çok fazla izlemediği belirterek Agüero tipinde, 2. forvet rolünde etkili ve gelecek vaad eden bir futbolcu olduğunu söyleyebilirim. 2 defa da Arjantin Milli takım forması giydiğini de ekleyeyim.
Bu transferle beraber Liverpool ile flört eden Maxi Rodriguez‘in veya Chelsea ile adı sık sık yan yana yazılan Agüero’nun kulüpten ayrılması muhtemel. Bizim tercihimiz tabii ki Agüero’nun Londra’ya gitmesi olur. Şubat ayında Servet-Zan ikilisinin Forlan-Agüero ikilisinin karşısında bellerinin kırılma oranını yarı yarıya indirmek adına çok kritik. Atletico’nun bu ara gidişi de çok dengesiz. Aynı hafta içinde bi’ 3 yiyiyorlar, bi’ 4 atıyorlar… Bizim maça kadar daha çok sular akar ama bakalım bize ne tarafları denk gelecek? Tabii o dönemde biz ne durumda olacağız o da ayrı bir konu.
Bu arada La Liga’dan bir transfer daha. Şili’li forvet Humberto Suazo sezon sonu satın alma opsiyonuyla Real Zaragoza’ya kiralık gitti. Bizim basın büyüklere yazacak yeni malzeme bulsunlar. Kaç defa kimle yazdılar saymaya kalksan ömür yetmez…
Dün akşam Tevez’in Blackburn’e karşı hat-trick yaptığı maçı izlerken bir arkadaşım arayıp Tevez’in boynundaki yara izlerinin hikayesini sordu. Ona olayı anlatırken bilmeyen başkaları da olabilir diye düşünüp paylaşmak istedim.
Tevez henüz 10 aylıkken üzerine kaynar su dökülüyor. Suratının bir kısmında, boynunda ve göğsünde 3. derece yanıklar oluşan Tevez, 2 ay boyunca hastanede tedavi görüyor. 2 ay sonra özellikle boynundaki yara izleriyle hastaneden ayrılan Tevez, ilerleyen yaşlarda estetik müdahale ile yaraları kapatma operasyonuna karşı çıkıyor. Boca’da oynarken takım doktorlarının önerisini bir kez daha reddeden Tevez, “yara izlerim geçmişimin bir parçası ve hep öyle kalacak” diyerek son noktayı koyuyor…
Futbolcu isimlerinin kramponların üzerinde yazması, bir futbolcu için özel krampon üretilmesi gayet alışıldık bir durumdur. Ancak enteresandır bugüne kadar hiç bir büyük spor markası herhangi bir bayan futbolcuya üzerinde isminin yazdığı özel krampon üretmemiş.
Puma bayan futboluna yapılan bu ayıba son vererek 4 senedir FIFA yılın bayan futbolcusu seçilen Brezilya’lı Marta Vieira da Silva‘ya özel kramponlar ürettiğini açıkladı. Los Angeles’ın futbolcusu olup Santos’da oynayan yani Amerika kıtasında yaşayan Marta’ya Alman Puma’dan önce Nike’ın çoktan krampon üretmiş olmasını beklerdim.
Geçen hafta basında ve bazı bloglarda Douglas Costa’nın Shakhtar’a transfer olduğu yönünden haberler okumuştum ancak Shakhtar resmi internet sitesinde herhangi bir açıklama yoktu. Dün akşam saatlerinde beklenen resmi açıklama geldi. Gremio’nun genç yeteneği 6 milyon euro bonservis bedeliyle 5 senelik sözleşme imzalayarak Ukrayna’nın yolunu tuttu.
Daha önce Douglas Costa hakkında 2 yazı yazmıştım. Buradan ve buradan ulaşabilirsiniz. Avrupa’nın devlerine gider diye beklerken Lucescu kaptı genci. Daha önce konuşulan bonservis bedellerinin yanında 6 milyon euro şaka gibi. Buradan Avrupa’ya büyük pazarlayacaklar Douglas Costa’yı.
Yaklaşık 20 gün önce de Alex Teixeira‘yı transfer etmişti Shakhtar. Takımda zaten Jadson, Fernandinho, Ilsinho, Willian ve Luiz Adriano gibi Brezilya’lılar da var. Ukrayna’da resmen Brezilya Milli takımı kuruyorlar, doğru adımlar atıyorlar…
Devam edecekler, etmeyecekler derken Togo Milli Takımı başbakan Gilbert Houngbo‘nun talimatıyla Angola’dan ayrıldı. O şoktan sonra top oynamaları mümkün değildi zaten. Kafileden 3 kişi ölmüş, takım arkadaşın yoğun bakımda ister istemez “ulan tribünden kafamıza sıkarlar mı?” diye düşünür insan…
Fotoğrafta görmüş olduğunuz Togo Milli Takımını havaalanına taşıyan otobüs. Yanında tüfekli polisler filan… Futbol oynamaya gelmişlerdi bu adamlar be…
Haberi az önce Sports Illustrated‘da okudum. Maradona hem televizyonda hem de internette yayın yapacak bir kanal kurmayı düşünüyormuş. On&Off Holding’den alınan bilgiye göre konuyla ilgili önümüzdeki hafta detaylı bir açıklama yapılacağı ancak projenin ne zaman başlayacağı ve yayının nereleri kapsayacağına dair henüz net bir karar verilmediği söylenmiş.
Maradona 2005 yılında Arjantin’de “La Noche del 10 (10 numaranın gecesi)” adlı bir talk show programı yapmış ancak pek prim yapmamış. Eğer Maradona tv kurulursa bütün gün “Maradona by Kusturica” yayınlasınlar kesin iş yapar. Yoksa hala izlemediniz mi!?
Daha geçen gün dedik; Şişmanaldo Dünya Kupasına gitmeyi kafaya takmış, sezon öncesi diyete ve antremanlara başlamış diye ama hikaye… Su içse yarıyo’ heralde.
Galatasaray’da yıllardır süren bir gelenek vardır. Sezon başında denenmek üzere A takımla antremanlara çıkan Paf takım oyuncularının saçları kazınır. Buyrun bu da Boca Juniors’ın gençlerine yapılan muamele. A takımla antremanlara çıkan 5 oyuncudan 2’sinin kafayı bu hale getirmişler. Diğer 3’ü kim bilir ne halde!
Galatasaray’lılar yatsın kalksın şükretsin!