4-1’lik Kayserispor galibiyetinden sonra hangi güzelliği yazacağımı şaşırdım. Bu takımı izlemek sadece Galatasaraylı taraftarlara değil futbolu seven herkese keyif veriyor olsa gerek. Futbolcular her geçen gün birbirine daha da alışıyor, herkes duracağı yeri biliyor ve makinanın dişlileri tıkır tıkır işliyor.
Daha çok ciddi rakiplerle oynamadık, gelene gidene 4-5 attık ama Kayserispor da bu ligin ilk 7’sinde olan bir takım bunu unutmayalım. Maçın yıldızı tartışmasız Mustafa Sarp’tı. Bitmek tükenmek bilmiyor adam. Barış daha çok kulübede oturur. Baros’un 2 gol atması iyi oldu, morale ihtiyacı vardı. Keita biraz durgundu. Balta hakikaten çok farklı bir sol bek. Bu nasıl bir istikrardır? Bu nasıl temiz top oynamaktır? Bütün maç helal olsun dedik nazar değdi, umarım sakatlığı ciddi değildir. Ayhan bugün kötüydü. Servet ve Zan, Makukula karşısında zaman zaman zorlandılar. Sabri iyiydi filan demeyin bana sağ bekte Uğur’un formayı alıp bir daha vermeyeceği günü bekliyorum ben hala. Rijkaard ve Neeskens Aydın’ı pek sevdi ama haftaya kesiği yer heralde maç içinde hiç devamlılığı yok. Leo Franco’yu hala çözemedim, önümüzdeki maçlara bakacağız. Büyük kaptan Arda yine harikaydı. Oynadı, oynattı, attırdı… Elano’nun golüne şapka çıkarmaktan başka söylenecek bir şey yok. Taraftara merhaba demenin daha güzel bir yolu olamazdı heralde.
Bir iki cümle de Kayserispor için karalayalım. Kayserispor ne oynuyor? Sahaya neden çıkıyor? Pek anlayamadım. Tolunay’ın bu kafayla bu sene işi zor. Bu arada Makukula hakikaten Ariza adammış. Servet’e ayıboğan diyorlar yeri geldi zaman zaman ayıboğanı bile boğdu.
Bir mesaj da Muzo B’ye. Bu sene lig kopar paşam;)