Bir önceki bölümde Steve Nash Landon Donovan’a jakuzili limuzinde FIFA 11 dersi vermişti. Anlaşılan Donovan bozulmuş Nash’in karşısına çıkmıyor. Nash de ısrarcı be kardeşim.
Ay: Ekim 2010
Genoa’nın Milito isyanı
Bu Genoa ve Diego Milito aşkı bir başka. Adamı 2 sene önce Inter’e sattılar ama hala hakkını arıyorlar.
FIFA Ballon d’Or ödülü için aday listede gösterilmeyen Milito için resmi siteden bir açıklama yaparak adaletsizlik yapıldığını söylemişler. Hem Serie A hem de Şampiyonlar Liginde önemli işler yapan Milito’nun listede olmamasını büyük bir hata olarak değerlendirmişler.
Hakkaten güzel bir bağ var arada. Yaptıkları açıklama da doğru. Milito o listede olmalıydı.
Inter’den bir açıklama var mı? Evet var ama Milito’nun ismi geçmiyor. Listede bulunan futbolcuları Eto’o, Julio Cesar, Maicon ve Wesley Sneijder’i tebrik ediyorlar.
Mutu’nun marifeti
Bu hafta sonu cezası sona eren ve sahalara geri dönecek olan Mutu, geçen hafta yine rahat durmamıştı. Gittiği bir gece kulübünde garsonun ağzını gözünü patlatmıştı.
Olayı okumuş ama vah akılsız Mutu deyip yazmamıştım. Ancak İtalyan basını yüzü dağılan garsonun fotoğrafını yayınladı. Mutu’nun alkol oranı ne dereceyse artık adamcağızı fena yapmış.
Kimbilir sebep neydi? Özür filan dilemiş ama ne fayda… Bir daha disiplinsiz hareketimi görmeyeceksiniz demiş. Fiorentina’nın gidiş iyi değil Mutu’ya ihtiyaç var. Teknik direktör Sinisa Mihajlovic de oyuncusuna destek vermiş. Ee zaten o da normal değildi zamanında.
Büyük başkan n’aptın sen ya?
İspanyol magazin dergisi İnterviu, Barcelona eski başkanı Laporta‘nın 2008 yılında bir dedektiflik bürosuyla anlaşarak Ronaldinho, Deco, Eto’o, Pique ve Rijkaard’ı takip ettirdiğini iddia ediyor.
İddiaya göre takip her türlü. Özel e-maillere kadar herşey Laporta’ya ulaştırılmış, futbolcular tek tek takip ettirilmiş ve bunun için Barcelona’ya 600.000 euroluk fatura kesilmiş.
Yeni başkan Sandro Rosell de Laporta’ya ayar zaten. Kulübün önceki dönemlerdeki harcamalarını mercek altına aldılar. Laporta’ya dava açmanın hesabını yapıyorlar hatta genel kuruldan yetkiyi aldılar. Laporta ise herşey Barcelona içindi diyerek iddiaları reddediyor.
Ancak şöyle bir durum da var. Laporta’nın Rosell’in eşini de takip ettirdiği iddia ediliyor. Rosell’in Laporta’nın üzerine bu kadar gitmesinin sebebi bu da olabilir.
Laporta döneminde gelen kupalar, büyük başarılar ama meğerse ne işler dönüyormuş… E futbol asla sadece futbol değildir demişlerdi zamanında.
Pepsi için İngilizce konuşan Tevez
İngiltere’ye geldiği günden beri ağzından İngilizce kelime çıkmayan Tevez, Pepsi reklamı için iki kelime etmiş. Tamamen “duygusal” olsa gerek…
link: http://www.dailymotion.com/video/xfeikx_4x1-the-fantastic-promo-tevez_sport
Helikopterle deplasmana
Barcelona kafilesi Kral Kupasında karşılaşacağı Ceuta maçı için önce uçakla Malaga’ya gitti oradan helikopterlerle Ceuta’ya geçti. 1127 km.’lik yolculuk yaklaşık 2 saat sürdü.
Bu arada Ceuta maçıyla ilgili ilginç bir not. 10 sene önce yine Ceuta’yla kupada karşılaşan Barcelona’da Guardiola 46. dakikada Xavi’nin yerine oyuna girmiş. Tabii o zamanlar Xavi takımın gençlerinden zayıf rakipe karşı şans bulmuş.
Bugüne geliyoruz; Guardiola takımın patronu, Xavi ise takımın en önemli oyuncularından ve riske edilmemek için kadroda yok.
Hafta İçi Tv’de Futbol
Dünya futbolunun başı sağolsun
FIFA Ballon d’Or adayları
Bu sezon itibariyle birleşen ve beraber verilecek olan FIFA yılın futbolcusu ve Ballon D’or ödülü için 23 kişilik aday liste belli oldu. 6 Aralıkta 3 kişiye indirilecek olan listeye İspanyol ve Alman damgası vurulmuş. Tabii Messi ve Ronaldo’da her sene olduğu gibi adaylar arasında.
Ödül 10 Ocak 2011 tarihinde sahibini bulacak. 6 Aralıkta açıklanacak 3 kişi için tahminleri alalım.
Xabi Alonso (İspanya), Daniel Alves (Brezilya), Iker Casillas (İspanya), Cristiano Ronaldo (Portekiz), Didier Drogba (Fildişi), Samuel Eto’o (Kamerun), Cesc Fabregas (İspanya), Diego Forlán (Uruguay), Asamoah Gyan (Gana), Andrés Iniesta (İspanya), Júlio César (Brezilya), Miroslav Klose (Almanya), Philipp Lahm (Almanya), Maicon (Brezilya), Lionel Messi (Arjantin), Thomas Müller (Almanya), Mesut Özil (Almanya), Carles Puyol (İspanya), Arjen Robben (Hollanda), Bastian Schweinsteiger (Almanya), Wesley Sneijder (Hollanda), David Villa (İspanya), Xavi (İspanya).
Şili’li madencilerin kaderi bizimkilerden çok farklı
69 gün mahsur kaldıkları madenden yaklaşık 10 gün önce kurtarılan 33 madenci dün hükümet görevlileriyle futbol maçı yapmışlar. Maçı devlet başkanı Sebastian Pinera’nın da oynadığı hükümet görevlileri 3-2 kazanmış. 16’şarlıktan oynanan maçta hakemle birlikte sahada 33 kişi varmış.
10 gün önce madenden kurtul ve sahaya çık. Herkes sağlığına kavuşmuş kader işte. Hatta üzerine kendi aralarında espri bile yapmışlar. “Kaybedenler madene geri dönüyor kazananlar başkanlık sarayında ağırlanacak” diye.
Bu arada Madencilerin bulunduğu takımının ismi de “Umut”muş… Anlayana.