Skor 3-0 ancak oyuna baktığımız zaman hiç de bu net skoru hak edecek bir performans yoktu sahada. Ankaragücü bütün maç bal yapmayan arı misali topla oynadı durdu. İlk yarıda 2 tane hata yaptılar 2 tane yediler. Son gol ise 90+3’de artık ne olacaksa olsun modundayken geldi.
Erken gelen gol Galatasaray’ı biraz tembelliğe itti. Uzun zamandır bu kadar top yapamadığımız bir maç izlememiştim. Devamlı uzun top. Arda’nın yokluğu tabii ki bunda en önemli etken. Aklı başında topu taşıyan, oyuna ağırlığı koyan bir ismin eksikliğini çektik.
Keita’nın bu aralar sadece top oynamayı düşünmesi güzel. Jo’nun Baros girdikten sonra solda da etkili olabildiğini görmek güzel. Baros’un golle dönüp moral kazanması güzel. Neil zaten geldiği günden beri en güzel.
Bir kez daha söylüyorum; 3-0 güzel ama oyun yeterli değil. Dikkatleri çekmek lazım. Kendi sahanda rakibe bu kadar topla oynama fırsatı verilmez. Bir gün biri gelir Ankaragücü gibi bal yapmayan arı olmaz iğnesini batırır gider. Ligin şu son haftalarında da çok can acıtır.
Keita çalımlarıyla Elyasa’nın başını döndürdü, hatta başında dönmese bile yıldızlar gördüm ben. Herhalde seni sol bekte Keita’ya karşı oynatıcaz dediklerinde berbere özel talimat verdi. Bu maça özel olarak hazırlanıp çıkmış belli…