Ay: Nisan 2009
Baskı baskı baskı
Dün akşam Liverpool Fulham’dan 3 puanı Yossi Benayoun ile 90+2’de aldı. Uzun zamandır bir gole bu kadar çok sevinmemiştim. Maç fazlasıyla da olsa Liverpool şu anda lider. Akşam Aston Villa’dan Manchester’a bir sürpriz bekliyorum. Ferguson ve öğrencileri artık baskıyı ciddi şekilde hissediyorlardır. Sezon sonunda kaptan kaldıracak Premier lig kupasını!! İnandık!!
Mehmet Aurelio Galatasaray’da?
Kanal 24’deki Spor Moderatörü adlı programda Aziz Üstel‘in söylediğine göre Galatasaray Aurelio ile anlaşmış. Dizinden geçireceği kıkırdak ameliyatının başarılı olması durumunda 4-5 milyon bonservis, 2 milyon da kendisine verilerek transfer edilecekmiş.
Haber doğrudur, değildir bilemem ama bu mudur yani Fener’den ayrılma kararının sonu Marco?
İnanmadım
Beşiktaş, İnönü stadını yıkıp yerine yenisini yapmak için Anıtlar kurulundan izin bekliyor. Umarım çok güzel bir stad yaparlar da modern stadyum kıtlığı çeken ülkemiz yeni bir stadyum kazanır.
Lokasyon olarak Dünya’nın en güzel noktalarından birinde olan İnönü’nün tarihi dokusu bozulmadan bir stad yapabilseler oldukça güzel olur ancak planlarda böyle bir şey yok bildiğim kadarıyla.
Gelelim bu yeni İnönü stadı projesiyle ilgili inanmadığım noktaya. Beşiktaş başkanı Yıldırım Demirören, yeni stad yapılırken iç saha maçlarını Anadolu’nun değişik kentlerinde oynayacaklarını açıklamış. Ayrıca bu süreçte biraz hoşgörüye ihtiyaçları olduğunu söylemiş. Yani şampiyonluk hedefinden biraz uzaklaşabilirize getirmiş lafı…
Açıkçası ben İstanbul’da yaşayıp, antreman yapan Beşiktaşlı futbolcuların, her hafta maç yapmak için başka şehirlere gitmek isteyeceğini hiç sanmıyorum. Bu konuda kesinle bir rahatsızlık çıkar. Beşiktaş seneye ya Olimpiyat stadına gider ya da Ümraniye antreman tesislerine oldukça yakın olan İzmit İsmetpaşa‘ya…
Grafite Bayern’i sinek etmiş
Wolfsburg, Bayern Münich’i 5’lemiş ve Bundesliga’nın yeni lideri olmuş. Wolfsburglu Grafite’nin attığı 5. gol olağanüstü, resmen dalga geçmiş Bayern defansı ve kalecisiyle.
Bu arada gollerin videosu Japonca. Bana eski Winning Eleven günlerimi hatırlattı 🙂
Rakı balık dedik, Fenerbahçeli Lefter’in sokağına çıktık
Dün öğleden sonra İstanbul’da havanın güzel olmasını değerlendirip Büyükada‘da bir rakı balık yapalım dedik. Futbol orada da bizi yanlız bırakmadı. Tam balıkçıya girecekken kafayı bir kaldırdık meğerse efsane Fenerli Lefter‘in sokağındaymışız. Büyükada’da futbola başlayan ve şu anda Büyükada’da yaşayan büyük golcünün adının bir sokağa verilmesi çok hoşuma gitti.
Rakip de olsak böylesine efsane futbolculara saygımız sonsuz… Allah uzun ömür versin.
Kuaför Rooney
Milli Takım’dan Men
İskoçya Milli takım oyuncuları Barry Ferguson ve Allan McGregor, Çarşamba akşamı Hollanda ile oynadıkları maç öncesi kamp yaptıkları otelde gece geç saatlere kadar içki içtikleri için İskoçya futbol federasyonu tarafından çok ağır bir cezaya çarptırılmışlar. Alınan karar doğrultusunda, iki futbolcu da bir daha ömür boyu İskoçya Milli takım aday kadrosuna seçilmeyecekler. İki futbolcunun da formasını giydiği Rangers kulübü de, oyuncularına 2 haftalık maaşlarını ödemeyeceğini açıklamış.
Olay sonrası, her insanın hata yapabileceğini ve çok üzgün olduklarını söyleyen ve özür dileyen her iki futbolcu da, Hollanda maçında yedek kulübesinde otururken parmaklarıyla V işareti yaparak alınan sert kararı protesto etmişler.
“O forma kutsaldır, nasip olmaz herkese” böyle bir şey olsa gerek…
İşiniz okunmuş muza kalmışsa…
Bayılırım taraftarların antreman sonrası futbolculara baklava vs. yedirmesine. Ülkemize has bir olaydır.
Antalyasporlu taraftarlar ikram olayına yeni bir boyut getirmiş ve antreman sonrası futbolculara muz yedirmişler. Ancak işin daha da ilginç kısmı, muzlardan bir tanesi okunmuşmuş. Haftalardır gol atamayan forvetleri Djiehoua’ya bu okunmuş muzu özellikle yedirmişler. Gençlerbirliği maçında kesin gol bekliyorlarmış…
Bu Djiehoua’nın vücut yapısı da nasıl bir şeydir yahu?
Wenger’den ilginç öneri
Bu sezon gol yollarında büyük sıkıntı çeken ve bir çok maçı 0-0 sonuçlanan Arsenal‘in Fransız teknik direktörü Arsene Wenger, liglerdeki puanlama sistemi ile ilgili ilginç bir öneri getirmiş.
Wenger kazanılan maçlarda 3 puanın yanında aradaki her gol farkı için 1 puan verilmesini önermiş. Mesela Arsenal, Bolton‘u 5-1 yeniyor. Galibiyet için 3 puan ve aradaki 4 gol farkı için 4 puan yani toplam 7 puan alıyor! Böyle bir sistem ile şampiyonluk yarışı hiç bitmez gibi geliyor.
Daha önce Fransa’da buna benzer birşey denenmiş. Eğer bir maçta bir takım 3 gol atarsa ekstradan 1 puan alıyormuş. Ama yediğin golün hiç bir eksisi olmaması bu denemeyi anlamsız hale getirmiş.
Daha çok gol görme adına ve kapanıp defans yapıp, oyunu çirkinleştiren takımların sayısını azaltmak adına enterasan bir teklif ama bir fanteziden öteye geçeceğini zannetmiyorum.