Bizim derbideki rakı şişesi polemiğini unutmaya başlamışken yerini Almanya’dan bira şişesiyle dolduralım.
Dün akşam oynanan St. Pauli-Schalke maçının bitmesine az bir süre kala, St. Pauli 0-2 mağlup, takım sahada 10 kişi; taraftarlardan biri daha fazla dayanamıyor elindeki bira şişesini yan hakeme atıyor ve enseden hedefi tutturuyor. Maçın orta hakemi de gurbetçi Deniz Aytekin. Haklı olarak maçı bitiriyor.
Öküz her yerde öküz ne yaparsın…
Henüz resmen açıklanmamasına rağmen Liverpool’un önümüzdeki sezon giyeceği deplasman forması ortalıkta dolaşmaya başlamış. Renkler hoşumuza gitse de tasarımın çok basit ve özensiz göründüğünü söylemeliyim.
Son zamanlarda formalardaki V yaka da hoşuma gitmemeye başladı ama rahatlık bakımından futbolcuları sıkmıyordur o ayrı.
Liverpool’un bu yaz Asya kıtasının tanınmış futbolcularını transfer etmesi gündemde. Sebep ise Carlsberg sonrası rekor bir rakamla anlaştıkları forma sponsorları Standard Chartered.
Standard Chartered Londra merkezli ancak işlemlerinin %90’nını Asya, Afrika ve Orta Doğu’da sürdüren bir banka ve bu bankanın üst düzey yöneticilerinden olan Gavin Laws’ın yaptığı açıklamaya göre; Park Ji-sung’un Manchester’da yaptığını birileri de Liverpool’da yapmalıymış. Bu hem Standard Chartered için hem de Premier League için yararlı olurmuş. Laws ayrıca Asya ve Orta Doğu’da yaşayan insanların ülkelerini çok sevdiğini, 1 oyuncuları Liverpool’da oynasa bütün ülkenin onu izleyeceğini söylemiş. Ve son olarak da eklemiş;
“Liverpool’un Şampiyonlar Liginde olup olmaması bizim için çok önemli değil. İşlemlerimizin %90’nını sürdürdüğümüz bölgelerde saat farkından ötürü hedef kitlemiz o maçlar oynanırken uykuda oluyorlar”
Senede 20 milyon euro ödüyorum. Transfere de karışırım diyen sponspor modeli… Ee zaten yaz kampı için de bir Asya yapılır. Yoksa siz futbola hala bir spor dalı olarak mı bakıyorsunuz?
Alman polisi cumartesi günü oynanacak Borussia Dortmund-Hannover maçı öncesi büyük bir faciayı önledi. Maçın oynanacağı Signal-Iduna-Park stadının etrafında patlayıcılar bulan polis, 25 yaşındaki bir Alman vatandaşını da gözaltına aldı. İddialara göre zanlı Şubat ayından beri bu terörist atağı planlıyormuş.
Borussia Dortmund her maçı kapalı gişe oynayan hatta Avrupa ortalamasında 1 numara olan bir takım. Bu sezon içerde oynadıkları 13 maçın 9’unda 80.720 kişilik stad tamamen dolmuş. Sezon ortalaması ise 78.798. Bu haftaki maçın da full olacağı düşünülürse büyük bir faciadan dönülmüş…
Kamerun Millin takımı Afrika Uluslar Kupası elemelerinde Senegal’e 1-0 kaybetmiş. Maç sonrası Eto’o basın toplantısında. Moraller zaten bozuk bir de üzerine Kamerun’lu bir gazeteciden gelen “Bu mağlubiyet sonrası Milli takımı bırakmayı düşünüyor musun?” sorusu ve Eto’o’nun Fransızca kopuşu;
“Açıkcası şaşırdım kardeşim çünkü bütün negatif okları üzerine çekiyorsun şu an. Bence sen Kamerun’lu değilsin. Equinoxe’daki patronunla görüşeceğim çünkü sen bu işi yapmayı haketmiyorsun. Sen ve senin gibi gazeteciler, Afrika’nın Kamerun’nun ilerlemesini istemiyorsunuz. Hep negatifsiniz biraz değişmeye çalışın.”
Yıllardır dur durak bilmeden sağdan bindiren, gel soldan da bindir ya da defansın önünü toparla denildi mi de aslanlar gibi yapan Javier Zanetti, bu hafta sonu 39. Milano derbisine çıkacak. 39 rakamından daha da enteresan olanı üst üste 35. Milano derbisi olacak.
İlk kez 29 Ekim 1995’de yaşamış bu heyecanı Javier Zanetti. O derbi 1-1 sonuçlanmış. Hodgson o gün formayı genç Zanetti’ye emanet etmiş. Zanetti’nin en son yedek kaldığı Milano derbisi ise 1997 Kasım ayında. O da dizindeki hafif sakatlığı sebebiyle. Ardından 1998 yılının Ocak ayında almış Zanetti formayı ve 26 lig, 4 Avrupa ve 2 kupa maçında Milan’a karşı toplam 34 defa arada hiç maç kaçırmadan forma giymiş.
Gerçekten kelimeler kifayetsiz. Yıl olmuş 2011 hala 18’lik delikanlıdan farksız Javier Zanetti. Büyük profesyonel. Yaşayan efsane.
Salı akşamki Milli maçlar sonrası Sebastian Giovinco’nun Matri’ye yaptığı nefis asisti kaçırmışız. Nefis topuk.
Giovinco bu sezon Parma’da kiralık ama Juve’nin futbolcusu. Matri ise sezon sonu satın alma opsiyonuyla Juve’de kiralık oynuyor. Giovinco geri dönsün Matri’nin bonservisi alınsın güzel ikili olurlar seneye. Del Piero da ince ustalıkları öğretir gençlere.
Sebebini yazmama gerek yok heralde.
“Chelsea’den ayrılmamdaki sebep oyuncuların beni sabote etmesi değildi ama soyunma odasını kontrol etmek gerçekten çok zordu. Drogba takımın yıldızıydı ama bir türlü anlaşamadık. Sakatlığı sebebiyle Paris’e hastaneye gitmek istedi izin vermedim. O arada Anelka çok iyi oynadı. Drogba sakatlığı geçince hemen takıma girmek istedi ama izin vermedim. O dönem Robinho’yu Chelsea’ye almak istedim ama mümkün olmadı. Daha sonra Abramovich’ten Drogba yerine Inter’deki Adriano’yu istedim çünkü onu kontrol etmenin daha kolay olacağını düşündüm.”
Luis Felipe Scolari
Real Madrid ve Barcelona Milli maçlar sonrası sıkıntılı. Fransa Milli takımına giden Benzema, Hırvatistan maçının 74. dakikasında sakatlanarak oyundan çıktı. Ne kadar ciddi olduğuna dair bir açıklama yok. Madrid’e gelince belli olacak. Tam formunu bulmuşken sakatlık yüzünden kenarda kalırsa çok yazık.
Barcelona’da ise durum biraz karışık. Dün Arjantin’den gelen ilk haber Messi’nin antremanda kasığından sakatlandığı ve ciddi olabileceği yönündeydi. Daha sonra Katalan radyosuna bağlanan Arjantin Futbol Federasyon yetkilisi “Messi sakat değil yorgun o yüzden Kosta Rika maçında oynamayacak” dedi. Ancak yine de gergin bir bekleyiş var. Hatta Katalanlar Villarreal maçında oynamaz diyor. Ateş olmayan yerden duman çıkmaz şimdilik beklemek lazım.
Bu arada La Liga’da bu hafta sonu grev olup olmayacağı da bugün kesin olarak belli oluyor.
Edit: Karar çıktı grev mrev yok hafta sonu La Liga devam!
