Dani Alves, Pique ve Marquez’den sonra Abidal

Hafta sonu Atletico Madrid deplasmanına çıkacak olan Barcelona’da defansif sorunların ardı arkası kesilmiyor. Getafe maçında kırmızı kart gören Pique ve Marquez’in yanı sıra Dani Alves de sakatlığı nedeniyle Vicente Calderon’da oynayamayacaktı. Bu üçlüye dünkü antremanda sakatlanan Abidal de eklendi. Abidal’in sakatlığı ciddi, yaklaşık 2 ay sahalardan uzak kalacak.

Barca Atletico maçına muhtemelen sağda Puyol, ortada Milito-Chygrynskiy ve solda Maxwell dörtlüsüyle çıkacak. Kanatlarda pek problem olacağını zannetmiyorum ama ortada beraber oynayacak olan Milito ve Chygrynskiy, Forlan ve Agüero karşısında zor anlar yaşayabilir. Bütün maç “kademede Puyol” lafını sık sık duyabiliriz.

Bu arada geçen hafta Getafe maçında Dani Alves yerine ilk defa sağ bekte oynayan solak Maxwell’in açıklamaya bayıldım; “Benim için sağda oynamak İngiltere’de araba kullanmak gibi.”

Matt Damon @ Stamford Brigde

Matt Damon boynunda Chelsea atkısıyla dünkü Londra derbisini tribünden takip etmiş. Geçen sezon da Arsenal – Tottenham derbisinde Arsenal atkısıyla Emirates tribünlerindeydi. Kırmızı mavi fark etmez ev sahibi kazansın diyor Matt Damon.

Ne severim bu adamı da belli değil. Şu “Bourne” serisinin devamı bir gelsin artık. Hatta belki çekimler için Londra’da bulunuyordur.

Facebook’tan maç bileti satan Nathan Baker

Arkadaşın ismini ilk defa duyuyorum. Bonservisi Aston Villa’da olup Lincoln City’de kiralık oynuyormuş. Pozisyonu da stopermiş. Bu genç arkadaş Aston Villa tarafından kendisine verilen 5 adet Aston Villa – Manchester United Carling Cup final maçı biletini tanesi 200£’dan facebookta okutmuş. Olayı tespit eden Aston Villa yetkilileri Nathan Baker’a ceza olarak bileti olsa bile 28 şubattaki finale alınmayacağını açıklamışlar. Biletler önümüzdeki hafta pazartesi günü satışa çıkıyor. Bu dağıtılan biletler futbolcu aileleri ve yakınları için. Satılmaları da kesinlikle yasak. Kulüp bunu önceden bildirmiş.

Genç Baker; “daha 18 yaşındayım yaptım bir salaklık affedin, en büyük ceza o gün Wembley’da maçı izleyememek olacak” demiş. Cepte 1000 £’la televizyon karşısında izlemek nasıl olacak onu da bi’ söyleseymiş bari.

Topu Capello’ya attılar

Terry’in kırdığı ceviz İngiliz basının ana gündem maddesi. Malzemeyi aldılar evire çevire kullanıyorlar. Önce Terry’nin Chelsea kaptanlığı alınsın başlıkları atıldı ancak Ancelotti oyuncusuna sahip çıktı. Şimdi ise İngiltere Milli takım kaptanlığı alınsın hatta bir daha Milli takıma hiç alınmasın gibi başlıklar atılıyor. İngiltere Futbol Federasyonu yazılıp çizilenler üzerine bugün resmi bir açıklama yapmış ve Terry konusundaki tek kararı Milli takım hocası Fabio Capello’nun önümüzdeki günlerde vereceğini belirtmiş. Capello’nun işi zor. Ne karar verirse versin basın atıp tutmaya devam edecek.

Tamam Terry’nin Bridge’e attığı kazığın ahlaki hiç bir açıklaması yok, büyük ayıp ama bu Terry’nin taş gibi stoper olduğu ve hem Chelsea’nin hem de İngiltere Milli takımının ona ihtiyacı olduğu gerçeğini değiştirmez. Capello gibi bir futbol adamının kararının da Ancelotti’den farklı olacağını hiç zannetmiyorum.

Ashley Cole’un ehliyet gitti

2009 Kasım ayında eşi Cherly Cole ile birlikte paparazzilere fotoğraf vermemek için arabasıyla kaçan, kaçarken de hız sınırını aşıp polise yakalanan Ashley Cole’a açılan dava sonuçlanmış. Ehliyetine el konulan Cole’un o güzel Lamborghini marka arabasını 4 ay boyunca garajda yatacak. Ayrıca 1000 pound da para cezası ödeyecek. Senede milyonlar kazanan adama 1000 pound koymaz zaten demeyin Cole’un avukatı parayı ödemek için mahkemeden 21 gün süre istemiş. Hakim isteği gülerek olsa da kabul etmiş.

Bu arada Cherly Cole demişken(!)

Afrika Uluslar kupasında yarı finalistler

Cezayir ve Gana’nın ardından diğer 2 yarı finalist Kamerun’u eleyen Mısır ve Zambia’yı eleyen Nijerya oldu.

Turnuva boyunca izlediğim Kamerun maçlarında şans hep yanlarındaydı. Grup maçlarında Zambia’ya attıkları gol bunun en güzel örneklerden biri. Son şampiyon Mısır ise turnuva başından beri kendinden emin ve iyi top oynuyor. Maçın skoru 3-1. Bana göre normal sonuç ancak Mısır’ın 3. golünün çizgiyi geçmemesine rağmen hakem tarafından geçerli sayıldığını da belirteyim.

Nijerya-Zambia çeyrek finali ise izlemeye başlayıp da izlemeye dayanamadığım bir maçtı. Skoru sonradan öğrendim. Normal süresi 0-0 biten maçı Nijerya penaltılarla almış. Açıkcası Zambia’dan süpriz bekliyordum ama tecrübe kazanmış.

2 günlük aranın ardından Yarı finaller perşembe günü oynanacak;

18.00 Gana – Nijerya 21.30 Mısır – Cezayir

Afrika Uluslarda ilk yarı finalistler Gana ve Cezayir

Gana Essien gibi kilit bir ismin eksikliğine rağmen ev sahibi avantajıyla arkasında ciddi taraftar desteği olan Angola’yı Gyan Asamoah’ın golüyle 1-0 yenerek adını yarı finale yazdırdı.

Günü diğer çeyrek finali Fil Dişi Sahilleri-Cezayir maçı ise inanılmazmış. -Mış diyorum çünkü Milano derbisiyle çakışınca ikinci planda kaldı. Maçın skoru 3-2. 89’da Fil Dişi’ni 2-1 öne geçiren Albul Kader Keita. 90+2’de skoru 2-2 yapan Bougherra ve uzatmalarda Cezayir’e turu getiren Bouazza. Turnuvanın favorisi Fil Dişi Sahilleri eve dönüyor. Bizim Keita’nın gol muhteşem videosu aşağıda…

Çeyrek final karşılaşmaları bugün de devam ediyor. Saat 17.00’de Mısır-Kamerun ve 21.30’da Zambia-Nijerya.

Afrika Uluslar son 8

Açıkcası grup maçlarını çok da detaylı izlemedim. Açılıştaki Angola-Mali maçı hariç izlediğim diğer maçlar da bana pek keyif vermedi.

Son 8’e kalan takımlar arasında en formda gözüken son şampiyon Mısır. Fil Dişi Sahilleri de yavaş yavaş açılıyor. Bir diğer favori Kamerun gruptan çıkarken şansı yanındaydı. Gana’da Essien’in sakatlığı büyük eksik. Angola ev sahibi avantajını iyi kullanıyor. Zambia turnuvanın sürprizi. Nijerya iyi mi kötü mü bir türlü çözemedim.

Bugün Angola-Gana karşılaşmasıyla çeyrek final maçları başlıyor. Eşleşmeler ve tahminlerim şöyle;

Angola – Gana Fil Dişi Sahilleri – Cezayir Mısır – Kamerun Zambia – Nijerya

Organize

Afrika Uluslar Kupasında aynı grupta mücadele eden Mali ve Cezayir’e aynı saatte aynı sahada antreman yapabilirsiniz denilmiş. Cezayir sahaya daha erken geldiği için antremana başlamış. Mali ise kapıda kalmış.

Biz küçükken top oynadığımız toprak bir saha vardı. Orada böyle şeyler olurdu. Erken gelen sahayı kapar sonrakiler de bitsin diye yanda can çekişirlerdi.

İki olayın pek de farkı yok sanki…