10 Aralık’taki El Clasico öncesi gerilimi biraz olsun düşürmek için diyeceğim ama o gerilim düşmez:) Xabi Alonso yemeği yapıyor, Puyol elinde kırmızı şarabıyla kapıyı çalıyor. Keyifli.
Bu arada bugün öğrendiğim bir haber. Eric Cantona şu an İstanbul’da. Galatasaray-Fenerbahçe derbisi öncesi bir belgesele konuk olacakmış.
Premier League’de mücadele eden 20 kulüp, bu sene futbolcu transferlerinde aracılık yapan menajerlere toplam 72 milyon pound ödemişler. Geçen seneye bakacak olursak bu rakam 67 milyon pounddu. Yani yaklaşık 5 milyon poundluk bir artış var.
Bu harcamaların en büyük sahibi sizin de tahmin edebileceğiniz üzere %13’lük bir oranla Manchester City. City menajerlere 9.7 milyon pound ödemiş. Agüero, Dzeko ve Nasri kolay gelmiyor tabii. İkinci sırada ise 7.9 milyon pound ile Tottenham var. Şaşırtıcı! Amerikalı sahiple transferde uzun aradan sonra astronomik rakamlar ödeyen Liverpool ise menajerlere 7 milyon pound kaptırmış.
Chelsea (6.4 milyon pound), Newcastle (6.3 milyon pound), Arsenal (4.6 milyon pound) ve Manchester United ise diğer takipçiler. Sir Alex Ferguson şehrin mavi tarafına oranla daha cimri. 4.5 milyon pounda bitirmiş işi.
En az menajer komisyonu ödeyen kulüp ise Swansea; 248.000 pound.
Hastasıyım şu İngiltere’deki kupa sürprizlerinin. Manchester United:1 Crystal Palace:2. Dev gol Darren Ambrose’den. İsim de nefis.
Dün Chelsea-Liverpool maçının ardından bahsetmiştim. Liverpool’daki ikinci teknik direktörlük dönemini geçiren Kenny Dalglish, bugüne kadar Chelsea’ye hiç yenilmemiş. Telegraph’ın hazırladığı görselle herşey ortada.
13 maçta; 10 galibiyet, 3 beraberlik. Attığı 29, yediği 11.
“Bence Neymar Messi’ye oranla daha komple bir futbolcu. İki ayağıyla da topa çok iyi vuruyor, her iki kanatta da topu çok iyi sürüyor ve goller atıyor.”
Pele
Çerçeveyi iyi görmüş, kaleci de hatalı hafiften. Golden sonra kulübeye koşup sarıldığı isim Reyes gibi geldi bana. İlk gol Avrupa’da geldi darısı La Liga’nın başına.
Kendisini ne çok severim(!) bilirsiniz ama Sezar’ın hakkı Sezar’a… 2010 yılında toplam 45 gol atmıştı, 2011’in bitmesine henüz 1 ay var ve gol sayısı 48.
2002 yılında Sporting ile başlayıp Manchester United ile devam eden ve şimdilerde Real’de durmayan Ronaldo’nun gol karnesi;
Oasis klasiği Wonderwall‘u da ne severiz belli değil. Yanlız ses fena değil de o el kol hareketleri olmamış.
