“Pedro Leon’un kadroda olmayışını size açıklamak zorunda değilim. Başkan sorarsa ona açıklarım. Pedro Leon’dan Zidane’mış, Maradona’ymış gibi bahsediyorsunuz ama daha 2 gün önce Getafe’de oynuyordu. Benim istediğim gibi çalıştığı zaman oynayacak ve bunu yapmadığı sürece oynaması zor.”
Ve Mourinho basın toplantısını terk eder…
link: http://www.dailymotion.com/video/xezjfw_mou-on-pedro_sport
Dün gece bileği kırılan United’lı Valencia… Muhtemelen sezonu kapattı. Daha grubun ilk maçından büyük şanssızlık.
link: http://www.dailymotion.com/video/xetpw5_man-utd-vs-rangers-antonio-valencia_sport
Alkışlar Zaragoza’lı 19 yaşındaki Marco Perez’e. Neyse önünde uzun seneler var. Son vuruşlarını geliştirir.
link: http://www.dailymotion.com/video/xemv9r_impresionante-falla-de-marco-pere_sport
2 sene önce Arapların kontrolüne geçmeden Manchester City’de forma giyen ve transfere saçılan paralar sebebiyle farklı dönemlerde takımdan ayrılmak zorunda kalan futbolcular şimdi neredeler?
Stephen Ireland, Richard Dunne – Aston Villa Martin Petrov – Bolton Wanderers Vedran Ćorluka – Tottenham Hotspur Kasper Schmeichel – Leeds United Dietmar Hamann – Milton Keynes Dons Ched Evans – Sheffield United Daniel Sturridge – Chelsea Paul Dickov – Oldham Athletic Matthew Mills – Reading Geovanni – San Jose Earthquakes Nery Castillo – Chicago Fire Emile Mpenza – Neftçi Rolando Bianchi – Torino Javier Garrido – Lazio Valeri Bojinov – Parma Elano – Galatasaray Sun Jihai – Shaanxi Chanba Gelson Fernandes – Saint-Étienne Georgios Samaras – Celtic Andreas Isaksson – PSV Eindhoven Darius Vassell – En son Ankara semalarında görülmüş…
Premier League Tottenham-Manchester City gibi muhteşem bir maçla başladı. Evet gol yok ama mücadele, istek, pozisyon ve atmosfer var. Bu yüzden Premier Lague hala en iyi.
Maçın ilk yarısı Tottenham ile City kalecisi Joe Hart arasında geçti. Hart inanılmaz toplar çıkardı. Mancini’nin Given yerine Hart tercihi şimdilik doğru gözüküyor. Peki ya diğer tercihlerine ne demeli? Açıkcası City’nin ne oynadığını ya da ne oynamak istediğini 90 dakika boyunca çözemedim. Takımdaki herkes yıldız ama kendine münhasır. Transfere 100 milyondan fazla harcamışın eyvallah para problem değil ama ortada hiç birşey mi olmaz? Tevez alıp vuracak, Silva geçip kesecek kaç maçta olur?
Tottenham ise keyifli takım. İlk maçın gazıyla taraftarı da arkalarına alıp iyi top oynadılar. Maç haklarıydı ama Hart’ı geçemediler. Özellikle sol açıktaki Bale gözüme çarptı. Geçen sezonlarda zaten sinyali veriyordu bu sezon çok katkısı olacak belli. Redknapp’in bir diğer artısı da kadro derinliğinin kalitesi. Defoe-Crouch ikilisiyle maça başlıyorsun tutmuyor Keane-Pavlyuchenko’ya dönüyorsun. Yedek bekleyen de sorun etmiyor oyundan çıkan da…
Dedik ya ilk maç gol yok ama keyif var. Özlemişiz Premier League’i. Tadı çok ayrı. Sırada Wolverhapton-Stoke maçı var. Belki Tuncay’la başlarız golleri görmeyi.
Geçen sene Ekim ayında bir kadına cinsel taciz ve darptan suçlu bulunarak 18 ay hapse mahkum edilen Wigan’ın Jamaika asıllı İngiliz forveti Marlon King iyi hal sebebiyle cezasının bitmesine 8 ay kala serbest bırakıldı.
Wigan ile olan sözleşmesi fesh edilen Marlon King’in bundan sonra işi zor. Tekrar antremanlara başlayacak da takım bulacak. Gerçi menajeri iddialı. King’in eski günlerine döneceğini söylemiş. Eski günler demişken King 2002 yılında da araba çalmak suçundan 5 ay yatmış. Umarım menajeri o günlerden bahsetmiyordur…
Bu istatistiklerle başarı kaçınılmaz! Bobiler’e şapka çıkartalım…
Deco başkana darbuka ne yakışmış. Yeni kariyerini bunun üzerine yapabilir.
link: http://www.dailymotion.com/video/xdt6sp_a-nossa-tribo_sport
“Mourinho’yu çok severim. Bende telefon numarası var ve onu her an arayabilirim. Zamanında saatlerce futbol özellikle hücum ve savunma taktikleri üzerine konuşmuştuk. Başucunuzda telefonu bulunması gereken ve her ihtiyacınız olduğunda arayabileceğiniz bir insan gibi geldi bana.”
Maradona
Dünya Kupasının tartışmasız en kötü iki yanı. Biri Afrika’nın yerel üflemeli çalgısı Vuvuzela diğeri ise TRT’nin demirbaş yorumcusu Ömer Üründül. Al birini vur ötekine. Adam gibi maçın keyfi çıkmıyor. Devamlı bir arı vızıltısı. Gol sesi bile duyulmuyor. O sesin arasından Üründül’ün kolektif ve saçma sapan yorumları. Yanlış futbolcu isimleri ve telaffuzları…
Televizyonun sesini kıssan bir garip geliyor kısmasan ekranı kırasın geliyor. Nasıl geçecek bu ay bilmiyorum. Gerçi FIFA yayıncı kuruluşların baskısıyla vuvuzelayı stad içinde yasaklamak için girişimlerde bulunmaya başlamış ama ne kadar doğru bilmiyorum. TRT’nin kolektif Ömer’i yasaklamak gibi bir girişimi yok. Bırakın bu yazı daha senelerce TRT’nin yayınladığı her maçta bizleri ayar etmeye devam edecek.
