Bu akşamki maçtan sonra söylenecek o kadar çok şey varki… Zaten herkes yazıyor, çiziyor. Ben tek bir şey söyleyeceğim. Şu adamdan 2 maçta 3 gol yiyip, yıldız yaptınız ya yazıklar olsun…
GS’nin içinde bulunduğu durumun sorumlusu yönetimdir fakat maalesef yönetim bir şekilde bu sorunun Skibbe, Lincoln, TFF tarafından kaynaklandığını belirterek bu zamana kadar eleştirilerden kaçtı. Fakat nihayet bugün itibariyle yönetim adamakıllı sorgulanmaya başladı. Tabi bu durumda “Yandı gülüm keten helva!” demek lazım. Daha önce akılları nerdeydi.
Bu arada Youla belki de hayatının en basit golünü atmıştır. Öyle düz, basit bir vuruş yaptı ki herhalde 5 yaşından beri bu tür vuruş yapabiliyordur.
GS bu sene böyle çok kahraman çıkaracağa benziyor. Kocaelili bir çocuk vardı ya neydi onun adı? 😀
Abi Taner ya nasıl bilmezsin, hepimize çaktı:)
De Sanctis o golde tam halisaha kalecisi modundaydi. Soluma vurur herhalde diye oraya yonelirken belkini donduremedi. Sanki penaltida ters koseye yatmis gibi oldu ki bunu cok yapiyor. Mondi de hemen sol ayak dibine yerden toplarda zayifti, De Sanctis’inde beli donmuyor masallah.
Bu De Santchis İtalya milli takımına hala nasıl seçiliyor hiç anlamıyorum
Bazen 23 yasinda oldugumu unutuyorum nostalji yapinca, 40 50 hissediyorum. Italya ki 90larin ortasindan ve 2000lerin ortasina kadar inanilmaz kaleciler cikaran ulke bu konuda sikintiya girmis vaziyette.
94 Dunya Kupasi’nda Pagliuca ile baslayan, Peruzzi’ler, Toldo’lar ve en son Buffon. Ki mesela 2004 sampiyonasi kadrosundaki 3 kaleci Peruzzi, Toldo ve Buffon’du. Bir de o zamanlar umut veren Abbiati vardi (Milano da Arif’in asirtmasini nasil cikartti hala anlamis degilim). Daha sonra ne olduysa Buffon’un arkasindan kimseyi cikaramaz oldular. Yani zamaninda Italya’nin 2. yada 3. kalecisini almak belki de dunyada top 10’de kaleci almakti ama maalesef bu seanryoda kazin ayagi oyle degil.
saygı. biraz saygı. bu blogları sadece galatasaraylılar okumuyor. eğer ki sadece galatasaraylıların okumasını istiyorsaniz en başına galatasaraylılardan başkası okumasın ya da tamamen taraflıdır diye yazın da olup bitsin. ben burda youla’nın çok iyi futbolcu olduğunu tartışmıyorum ancak bizim de sizin gibi nondamız yok ki malesef hamburg macında mac 1-0 iken kavalı ile topa vursun. Saygılar
GoKaN
Bu blogun sadece Galatasaray taraflı olmadıgını hakkında yazısında gorebilirsin. FB’li ve Gs’li iki kardeşiz biz.. Tek yazı okuyup bu kararı vermek çok doğru değil bence.Yeri gelince en çok Gs’yi eleştiren, olaylara objektif bakabilen ve diğer takımlara hakkettiği değeri veren biriyim. Ayrıca futbolculuğuna hiç inanmadığım ve beğenmediğim bir adamla iligili yazı yazmanın taraf olmakla ne alakası var anlayamadım?
İnzaghi, Mourinho gibi isimler içinde yazı yazmıştım, “bu adamdan hiç haz almıyorum” vs. diye o zaman Juventus taraflı mıyım nedir?
Bence blogu 1 yazı ile değerlendirmeyip, biraz daha iyi inceleyip, okursan taraflı olmadığımızı anlayıp sevebilirsin.
Saygılar
ben sahsen bu kadar objektif yazılar zar zor okuyorum etrafta ve de hic ama hic bi saygısızlık oldugunu dusunmuyorum ortada..youlanın zaten cok iyi bi futbolcu oldugunu tartısmak soz konusu bile olmamalı..inonude bizi “saygısız hareketleriyle” (mac 1-1’ken 88. dakikada topukla bos kaleye gol atmaya calısmak) kanser ettigi gunleri ben unutmadım daha..
öncelikle blogunuzu takip ettiğimi belirteyim.sadece galatasaray’ı da yazmadığınızı da çok iyi biliyorum. ilk defa bugun açıp okuyan birisi değilim.ayrıca sadece galatasaray ile ilgili de olması önemli değil o zaman da okurum yine yorumlar yaparım tıpkı “mayıslar.blogspot.com”‘u açıp yaptığım gibi. olay galatasaray’ı eleştirmeniz değil.youla’ya tu kaka demeniz değil tabiki eleştireceksiniz. biz de eleştiriyoruz sonuna kadar.ancak olay takımı kendi tuttuğun takımı eleştirmek değil.rakibe saygı duymak benim bahsetmek istediğim.”adam vasat ama arkadaş bazen de iyi isler yapabiliyor.” diyebilmek .yoksa inzaghi’yi sevmezsin ama tabiki ama saygı duymak farklı birşeydir keza mourinho da öyle.
Açıkcası ben ne bu postta Youla’ya ne de herhangi bir postta başka birisine saygısızlık ettiğimi dusunmuyorum. Tüm bunların da taraf olmakla ilgilisini de hala anlayamadım. Ama bu senin fikrindir ona da saygı duyarım. Olayın güzelliği burada herkesin fikirleri farklı, umarım başka konularda ortak noktada olabiliriz ya da yine zıt olup farklı bakış açıları getirebiliriz olaylara…
GS’nin içinde bulunduğu durumun sorumlusu yönetimdir fakat maalesef yönetim bir şekilde bu sorunun Skibbe, Lincoln, TFF tarafından kaynaklandığını belirterek bu zamana kadar eleştirilerden kaçtı. Fakat nihayet bugün itibariyle yönetim adamakıllı sorgulanmaya başladı.
Tabi bu durumda “Yandı gülüm keten helva!” demek lazım. Daha önce akılları nerdeydi.
Bu arada Youla belki de hayatının en basit golünü atmıştır. Öyle düz, basit bir vuruş yaptı ki herhalde 5 yaşından beri bu tür vuruş yapabiliyordur.
GS bu sene böyle çok kahraman çıkaracağa benziyor. Kocaelili bir çocuk vardı ya neydi onun adı? 😀
Abi Taner ya nasıl bilmezsin, hepimize çaktı:)
De Sanctis o golde tam halisaha kalecisi modundaydi. Soluma vurur herhalde diye oraya yonelirken belkini donduremedi. Sanki penaltida ters koseye yatmis gibi oldu ki bunu cok yapiyor. Mondi de hemen sol ayak dibine yerden toplarda zayifti, De Sanctis’inde beli donmuyor masallah.
Bu De Santchis İtalya milli takımına hala nasıl seçiliyor hiç anlamıyorum
Bazen 23 yasinda oldugumu unutuyorum nostalji yapinca, 40 50 hissediyorum. Italya ki 90larin ortasindan ve 2000lerin ortasina kadar inanilmaz kaleciler cikaran ulke bu konuda sikintiya girmis vaziyette.
94 Dunya Kupasi’nda Pagliuca ile baslayan, Peruzzi’ler, Toldo’lar ve en son Buffon. Ki mesela 2004 sampiyonasi kadrosundaki 3 kaleci Peruzzi, Toldo ve Buffon’du. Bir de o zamanlar umut veren Abbiati vardi (Milano da Arif’in asirtmasini nasil cikartti hala anlamis degilim). Daha sonra ne olduysa Buffon’un arkasindan kimseyi cikaramaz oldular. Yani zamaninda Italya’nin 2. yada 3. kalecisini almak belki de dunyada top 10’de kaleci almakti ama maalesef bu seanryoda kazin ayagi oyle degil.
saygı. biraz saygı. bu blogları sadece galatasaraylılar okumuyor. eğer ki sadece galatasaraylıların okumasını istiyorsaniz en başına galatasaraylılardan başkası okumasın ya da tamamen taraflıdır diye yazın da olup bitsin. ben burda youla’nın çok iyi futbolcu olduğunu tartışmıyorum ancak bizim de sizin gibi nondamız yok ki malesef hamburg macında mac 1-0 iken kavalı ile topa vursun.
Saygılar
GoKaN
Bu blogun sadece Galatasaray taraflı olmadıgını hakkında yazısında gorebilirsin. FB’li ve Gs’li iki kardeşiz biz.. Tek yazı okuyup bu kararı vermek çok doğru değil bence.Yeri gelince en çok Gs’yi eleştiren, olaylara objektif bakabilen ve diğer takımlara hakkettiği değeri veren biriyim. Ayrıca futbolculuğuna hiç inanmadığım ve beğenmediğim bir adamla iligili yazı yazmanın taraf olmakla ne alakası var anlayamadım?
İnzaghi, Mourinho gibi isimler içinde yazı yazmıştım, “bu adamdan hiç haz almıyorum” vs. diye o zaman Juventus taraflı mıyım nedir?
Bence blogu 1 yazı ile değerlendirmeyip, biraz daha iyi inceleyip, okursan taraflı olmadığımızı anlayıp sevebilirsin.
Saygılar
ben sahsen bu kadar objektif yazılar zar zor okuyorum etrafta ve de hic ama hic bi saygısızlık oldugunu dusunmuyorum ortada..youlanın zaten cok iyi bi futbolcu oldugunu tartısmak soz konusu bile olmamalı..inonude bizi “saygısız hareketleriyle” (mac 1-1’ken 88. dakikada topukla bos kaleye gol atmaya calısmak) kanser ettigi gunleri ben unutmadım daha..
öncelikle blogunuzu takip ettiğimi belirteyim.sadece galatasaray’ı da yazmadığınızı da çok iyi biliyorum. ilk defa bugun açıp okuyan birisi değilim.ayrıca sadece galatasaray ile ilgili de olması önemli değil o zaman da okurum yine yorumlar yaparım tıpkı “mayıslar.blogspot.com”‘u açıp yaptığım gibi. olay galatasaray’ı eleştirmeniz değil.youla’ya tu kaka demeniz değil tabiki eleştireceksiniz. biz de eleştiriyoruz sonuna kadar.ancak olay takımı kendi tuttuğun takımı eleştirmek değil.rakibe saygı duymak benim bahsetmek istediğim.”adam vasat ama arkadaş bazen de iyi isler yapabiliyor.” diyebilmek .yoksa inzaghi’yi sevmezsin ama tabiki ama saygı duymak farklı birşeydir keza mourinho da öyle.
Açıkcası ben ne bu postta Youla’ya ne de herhangi bir postta başka birisine saygısızlık ettiğimi dusunmuyorum. Tüm bunların da taraf olmakla ilgilisini de hala anlayamadım.
Ama bu senin fikrindir ona da saygı duyarım. Olayın güzelliği burada herkesin fikirleri farklı, umarım başka konularda ortak noktada olabiliriz ya da yine zıt olup farklı bakış açıları getirebiliriz olaylara…