Jaja giderken

Bu sabah Jaja’nın 5 milyon euro bonservis bedeliyle Arap Yarımadasının yolunu tuttuğunu öğrendim. Futbol dışında oldukça problemli bir isim olsa da geçen sezon en keyif alarak izlediğim isimdi. Hatta zaman zaman Muzo’ya şu adam sezon sonu Trabzon’la sıkıntı yaşarsa Galatasaray’a gelsin, zaten İstanbul’u da seviyor ben problemlerini bizzat çözerim Bilica’dan uzak tutarım diye dalga geçiyordum. Tabii futbol dışında bu kafayla İstanbul’a gelseydi Fatih hocadan büyük dayak yerdi o da ayrı;)

Şenol hoca gibi uzlaşmacı ve oyuncuların problemlerine onlar açısından bakabilen bir isim bile Jaja gibi çok çok yetenekli, tek başına maçın kaderini etkileyen bir ismi hiç düşünmeden yolluyorsa ciddi sıkıntılar söz konusuydu demektir. Yerine pozisyon olarak değil ama kontenjan için Romaric düşünülüyormuş. Yalnız o da az arıza adam değildir. Hatta Sevilla’da Zokora ile beraber ceza almışlıkları bile vardır. Gelen gideni aratmasın aman dikkat.

“Jaja giderken” için 2 yorum

  1. Şota’yı izleyemedim diye dövünürken bu adam gelmişti imdadıma (Yattara’dan sonra). Bu da gitti.. Allah sonumuzu hayır etsin.

  2. Jaja gitti. Hayırlı olsun diyelim. Bu gün yerel gazetelerde çıkan bir habere göre, olaya çok değişik açıdan bakılmış.

    http://i.milliyet.com.tr/YeniAnaResim/2010/08/09/jaja-mac-trabzon-da-mi–774403.Jpeg

    Bu linkte Jaja’nın her zaman verdiği bir poz var. El şamar şeklinde ve bir parmak kapalı. Dört parmak açık. Anlamı ise: “Arkadaş ben bu dünyanın tozunu atmışım, ben dünyadan alacağımı almışım. Her şey benim için boş. Hayatımı yaşarım.”

    anlamına geliyormuş. Ayrıca;

    Jaja arkadaşlarına yaptığı açıklamalarda. Ben kazandığım parayı hemen yerim. Para benim için önemli değildir. Zaten ailem çok zengin. Futboldan kazandığım parayı o gece bitiririm. demiş…

    Ne dersiniz?

Yorumlar kapatıldı.