Galatasaray Başkanı Adnan Polat, çok değil bundan daha 2 hafta önce “4 Mayıs sabahı görüşelim” diyerek şampiyonluğa hala inandığını belirtmişti. Ancak bu söylemi öncekiler gibi tutmadı çünkü bırakın kötü oynamayı, futbol bile oynamayan takımını hesaba katmamıştı ya da katmak istememişti.
Bugün 4 Mayıs, Galatasaray bu söylemden sonra 5 puan daha kaybetti ve 4. sırada yer alıyor. Son olarak 3 puan verdiği takım ligden düşmesi kesinleşen ve sadece 4 galibiyeti bulunan Hacettepe…
Dün ligin zirvesindeki Beşiktaş, Fenerbahçe ile derbi maçı yapıyor ama bir Galatasaraylı olarak ne yazık ki benim umrumda bile değil çünkü ben bu hafta kazanan ve ensemde nefesini hissettiren Bursaspor’un derdindeyim. Galatasaray tarihinin en iyi kadrolarından birini kuruyorsun. Her kulvarda şampiyonluk hedefliyorsun ancak sezon sonunda geldiğin nokta içler acısı…
Adnan Polat Galatasaray taraftarının en sevdiği isimlerden biridir. Bundan önceki dönemlerde yaptığı işlerle ve sezon başında takıma kazandırdığı isimlerle bu sevgiyi daha da arttırmıştır. Ancak başkanın sezonun ikinci yarısından itibaren yaptığı açıklamalarla takımın başarısızlığını takımın dışında araması en büyük yanlışı olmuştur. Federasyon’la atışmalar, rakip takım kasapları ve son olarak tezgahlar bugünkü sonun başlangıçlarıdır. Adnan Polat bu taraftar senin eserin diyen tribünler bile yavaş yavaş bu takımın hali senin eserin diyecek seviyeye gelmiştir.
Galatasaray yönetimi ilk hatasını bu kadar üst düzey isimlere sahip bir kadroyu Skibbe gibi daha genç, tecrübesiz, Türkiye’yi tanımayan ve oynadığı her maçı kazanma zorunluluğu olan bir takımı çalıştıracak düzeyde olmayan bir teknik direktöre emanet ederek yapmıştır. Şampiyonlar ligine katılamayarak başlayan Skibbe dönemi Ali Sami Yen’de bugün küme düşmesi kesinleşen Kocaelispor’dan 5 yiyerek sonra ermiştir.
Skibbe ile yollar ayrıldıktan sonra bu zor dönemde taşın altına kim eline koyar denilmiş ve büyük kaptan Bülent Korkmaz göreve çağrılmıştır. Adnan Polat ile Bülent’in yakınlık derecesini bildiğimden oturup masada para bile konuşmadan el sıkıştıklarına da eminim. Ancak büyük kaptan ben de dahil olmak üzere bir çok Galatasaraylı’yı hayal kırıklığına uğratmıştır. Kendisini hala Kayseri Erciyes teknik direktörü sanarcasına 1-0 olsun benim olsun mantığıyla oynattığı negatif futbolla sadece bir kaç hafta içersinde Galatasaray için daha yetersiz olduğunu gözler önüne sermiştir. Benim düşüncem Bülent Korkmaz bugün çıkmalı ve gerçek bir Galatasaraylı olduğunu kanıtlayarak aynen şunları söylemelidir. “Ligin bitimine kadar 4 maç daha takımın başındayım ancak sezon sonunda ayrılıyorum. Çok sevdiğim Galatasaray için daha yetersizim, umarım önümüzdeki dönemlerde daha fazla tecrübe edinip bu göreve tekrar gelme şansı yakalarım…”
Adnan Polat ve yönetiminin istifa edip Galatasaray’ı şu dakikada daha da büyük bir kaosa sürüklemeyeceğine eminim. Bu dakikadan itibaren yapılması gereken yabancı, tecrübeli ve Galatasaray isminin ağırlığını kaldırabilecek bir teknik adamla anlaşarak kadroda net bir revizyona gitmektir. Yaşlı ve miladını doldurmuş, genç ama verilen şansları değerlendirememiş tüm isimlerle yollar ayrılarak bu revizyon başlamalı, Baros ve Kewell dışındaki tüm yabancılara da yol verilerek devam etmelidir.
Hea tabi bu revizyona girişmeden önce 4 hafta boyunca avuçlarımızı açıp Bursaspor’un her hafta puan kaybetmesi için dua etmeyi ihmal etmemiz gerekir. 4 hafta içinde bizim en az 5 puan daha kaybedeceğimizi düşünürsek UEFA şampiyonu olacağız diyerek başladığımız sezonun sonunda UEFA’ya gidebilecek sırada bile olamayabiliriz.