Bu başlıktaki haberi az önce Maraton’un internet sitesinde okudum ve yeter artık dedim. Detaylar şöyle;
“Galatasaray’da yeni sezon için düşünülmeyen Hasan Şaş’a jübile önerecek. Kabul etmezse başka bir takıma gönderilecek. Tıpkı 2000 UEFA Kupası’nın kazanılmasında büyük pay sahibi olan ama jübilesi yapılmayan Hakan Şükür, Arif Erdem, Hakan Ünsal, Bülent Korkmaz ve Ergün Penbe’ye yapıldığı gibi! Hasan Şaş’ın Galatasaray’a olan sevgisini ve bağlılığını bilenler başka bir forma giymek istemeyeceği için jübile teklifine ‘hayır’ diyemeyeceğini belirtiyorlar. Sarı kırmızılı camiada Hasan Şaş’la yolların ayrılması, UEFA Kupası’nı kazanan kadrodan son futbolcunun da tasfiye edilmesi anlamına geliyor. Galatasaray daha önce de Hakan Şükür, Bülent Korkmaz, Hakan Ünsal, Ergün Penbe ve Arif Erdem gibi kulübe büyük başarılar kazandıran futbolcularını jübile dahi yapmadan gözden çıkarmıştı. Hasan Şaş takımdan bir şekilde gönderilirse 9 yıl önceki efsane kadrodan kimse kalmayacak.”
Hakan Şükür, Bülent Korkmaz, Hakan Ünsal, Ergün Penbe, Arif Erdem ve Hasan Şaş. Bu isimlerin hepsine saygım sonsuz. Türkiye’ye bugüne kadarki en büyük sportif başarıları kazandırdıkları için onlara minnetarız. Sayelerinde Galatasaraylı olduğumuz için ayrı bir gurur duyuyoruz ve her daim kafamız dik yürüyoruz. Ancak işin bir de öbür tarafı var.
Futbol takımları zaman içinde kendilerini yenilemek, modern futbola ayak uydurmak adına yaş ortalamalarını düşürmek zorundadır. Bu isimler sırf büyük başarılar kazandırdı diye istedikleri yaşa kadar babalarının kulübü gibi kadroda yer alamaz. Bunlar futbolun gerçekleri. Hakan Şükür gibi iyi bir profesyonel olursun 38 yaşına kadar oynarsın ona lafım yok. Ama o da geçen sezon sonunda yok Amerika’da oynayacağım, yok Katar’da oynayacağım diyerek jübile önerisini reddetti ve şimdi TRT’de yorumculuk yapıyor. Keşke jübile önerisini kabul etseydi de onu Ali Sami Yen’den “Kral Hakan Şükür” diye yolcu edebilseydik.
UEFA kupasını kaldıran kadrodaki efsane isimlerin hepsine Galatasaray kulübü tarafından en az 33 yaşından sonra jübile önerilmiştir ve hepsine gel Galatasaray’ın çatısı altında bir görev al denmiştir ama bu isimlerin hiç biri bunu kabul etmemiş ve futbola devam edeceğiz demişlerdir. Bu dönemden sonra oynadıkları futbolda da ne kadar başarılı oldukları soru işaretidir. Bıraksalar çok daha iyi olmaz mıydı?
Şimdi sıra Hasan Şaş’ta. Çok ağır bir sakatlık geçirdi ve artık oynadığı maçlarda o eski Hasan Şaş’ı göremiyoruz. Her sene şampiyonluk kovalayan, Avrupa’da başarı isteyen Galatasaray’da oynayabilecek düzeyde olmadığı çok açık. Çok sevdiğimiz Hasan, başarıya aç ve yetenekli gençlerin Galatasaray’a yarar sağlaması adına onların önünü açmalı ve jübilesini Galatasaray formasıyla yapmalıdır.
Yeter artık sıkıldım bu Galatasaray’ın vefasız olduğuna dair yapılan haberlerden. Canınız sıkıldıkça, ortalığı karıştırmak için temcit pilavı gibi bu konuyu açmayın artık! Arif ve Hakan Ünsal Avrupa’ya gitti “Galatasaray evlatlarımız orada mutsuz” dedi ve geri aldı. Hakan Şükür 38, Ergün 34 yaşına kadar bu formayı giydi. Büyük Kaptan bu takımı ayağa kaldırır denilerek genç yaşta inanılarak teknik direktörlüğe getirildi. Galatasaray daha ne yapsın??
Kimsin,necisin hiç bilmem ama en az Aceto kadar iyisin.
Üslubun sert ama çok güzel. Yazılarını okumak büyük keyif benim için.
Eline sağlık.
Aceto baba kadar iyi olmak için daha 40 fırın ekmek yememiz lazım ama bunu duymak bile büyük keyif.
Yorumun için çok teşekkür ederim.
heralde kulübün anahtarını verirsek bütün herkesi rahatlatırız…
Hocam başlıktan kıllanmadım değil ama yazının ana fikri gerçekten çok doğru. Bir insanın kulübünden vefa beklemesi için öncelikle işine, futbola saygısı olması gerekir. Sen sakatlığın süresince kendine dikkat etmez, 15 küsür kilo alırsan kulüp de senle sözleşme yapmaz, bu kadar basit. Ne güzel iş yahu, futbol oynayamayacak duruma gel ama kulüp sana bilmemkaç milyon euro sözleşme önermedi diye kulüp vefasız olsun. Galatasaraylı taraftarlar da her okuduklarına inanmayıp bir şeyleri sorgulamayı öğrensinler artık. Kılavuzu Hakan Ünsal olan bir Galatasaray medyasının söylediklerine bakanlar ilk önce Hakan Ünsal’ın Rizespor kariyerini bir gözden geçirsin…