Zoraki hedef de gitti orta sıra takımı olarak yola devam. Her geçen gün bundan da kötüsü olamaz ki dedikçe kötüye gidiliyor. Freni patlamış kamyon misali yokuş aşağı tam gaz. Önümüzdeki sezon için de maalesef hiç bir ışık görmüyorum. Muhtemelen yine bir hoca değişikliği. Onun istediği sistem ve yeni oyuncular. Harcanan paralar, deftere yazılan borçlar… Birbirine uyum sağlamaya çalışan kadro, istikrarsız sonuçlar. Zaman lazım zaman açıklamaları. O açıklamaları yapıp oralarda tutunmaya çalışanlar, onları aşağı alıp kendilerine çıkar sağlamaya çalışanlar… Ve tüm bu zaman içinde su gibi eriyip giden yine Galatasaray.
Neydik ne olduk be Galatasaray’ım. Küme düşsen de büyüklüğünden bir şey kaybetmezsin, bizler gelir seni yine destekleriz ama eskiden Çarşamba günleri Avrupa heyecanı yaşarken şimdi o duyguyu bile unutmak üzereyiz. Avrupa Kupası kazanışımızın bilmem kaçıncı yılını anarak değil o kupalarda tekrar mücadele ederek gurur duymak istiyorum ben. Şampiyon ol demiyorum mücadele et yeter. Yenilsen de yensen de. Sadece parçalının hakkını ver. Hakkım değil mi? Sen alıştırdın beni. Ben öyle büyüdüm. Başım ömür boyu öne eğilmeyecek kadar dik sayende ama diyorum ya sen alıştırdın. Sen yaptın. Yenilsen de yensen de en azından mücadele ettin. Ne yap ne et geri dön.
Benim Galatasaray’ım bu değil çünkü…
Dibe vursa çıkmaya başlayacak da ezeli rakip dibi nerede bu yolun nereye kadar gidecek bakalım…